CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, kurultayda konuşma yaptı.
Kılıçdaroğlu, "Biz hiçbir evladımızın çocuğumuzun yatağa aç girmemesi için mücadele eden bir partiyiz" dedi.
CHP örgütlerinin 100 yıllık mirası yaşattığını kaydeden CHP lideri, "Bu salon, diğer partilerin kurultaylarına benzemez. Bu salonda beşli çeteler yok, sarayın oligarkları yok, uyuşturucu baronları yok. Bundan sonra da onlar bu salonda asla olamayacaklar" diye konuştu.
CHP kurultaylarında her türlü düşüncenin özgürce dile getirildiğini savunan Kılıçdaroğlu, "Onların kurultayları ise haber değeri olmayan kurultaylardır. Biz tartışırız. Parti disiplinini gözetiriz ama unutmayız. Partinin yükünü taşıyan örgütlerdir. Dolayısıyla örgütler, 100 yıllık birikimimizin temel taşıdır. Hiç kimse örgütün otoritesini, gücünü asla tartamaz. Ben dahil hiç kimse kendisini partinin üstünde asla ve asla göremez" ifadelerini kullandı. Kılıçdaroğlu daha sonra şöyle devam etti:
"Sizleri zaman zaman üzdüm ama bir şey bilmenizi isterim: Asla, sizi üzecek, utandıracak hiçbir şey yapmadım. Hep sizler için, Türkiye için mücadele ettim. Bu parti, bütün kurultaylarından tartışarak ve güçlenerek çıkmıştır. Yine güçlenerek çıkacaktır."
Kılıçdaroğlu ayrıca, "Umutsuzluk bizim kitabımızda yok. Tarihe yön vereceğiz. Ben hiçbir zaman umudumu yitirmedim. Bu salondaki kimsenin umudunu yitirmesine hakkı da yoktur yetkisi de yoktur" dedi.
"SIRTIMDAKİ HANÇERLERLE SEÇİME GİRDİM"
Altılı Masa çalışmalarını hatırlatan CHP lideri, "Ülkeyi nasıl yöneteceğimiz için oturduk çalıştık. Ortak mutabakat metni hazırladık. İş Cumhurbaşkanlığı seçimine gelince hepinizin malumu olan masadan kalkmalar ve oturmalar oldu. Sırtımdaki hançerlerle seçime girmek zorunda kaldım. Usta Nazım'ın dediği gibi, 'Ateşi ve ihaneti gördük.' Ama yılmadık, çalıştık. Yapılan bütün kumpaslara, yalana dolana rağmen, vatandaşlık verilen milyonlarca sığınmacıya rağmen, saray devletinin harcadığı milyarlara rağmen; çalıştık, yılmadık, yıkılmadık, asla ve asla boyun eğmedik. Çünkü şuna inanıyordum: Yolu doğru olanın, yükü ağır olur. Yükümüz ağırdı, üstelik hançerlerle birlikte ağırdı. Ama beni asıl üzen sırtımdaki yük değil, hançerlerdi" dedi.
"SİVAS'IN ÖTESİNE GİDEMİYORDUK, EN ÇOK DEĞİŞEN PARTİ CHP"
28 Mayıs'tan sonra partisinde "değişim" seslerinin başladığını hatırlatan Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:
" Seçim bitti, kazanamadık. Daha nefes almadan değişim söylemleri başladı. Değişim söylemini dillendirenler, uzun süredir değişmeyenlerdir. Ama seçimden sonra ilk işim onları değiştirmek oldu. Değişim. Herkesin, aklı olan herkesin bilmesi gereken bir gerçek var: Hayatın kendisidir değişim. Değişim değişmez değildir. Şimdi burada ayrıntıya gireceğim. İlk değişimi 2019'da söyledim. En büyük değişimi yaşayan parti CHP'dir dedim. 2021, 22, 23... En büyük değişimi yaşayan parti CHP'dir. Örnek, örnek. Her salı konuşmaya çıkarlardı. 'Efendim bu CHP var ya...' Sivas'ın ötesine gidemiyor diyordu. Gidemiyorduk. Diyarbakır'a, Hakkari'ye, Mardin'e gidemiyorduk. Bugün oralardan milletvekili çıkardık. Hangi değişimden söz ediyorsunuz. Girilemeyen evlere girdik. Girilemeyen mahallelere girdik, sokaklara girdik. Girilemeyen illere ve ilçelere girdik. CHP, Türkiye coğrafyasının her yerinde konuştu, tartıştı. Değişimi, değişimin içinde olanlar fark edemezler. Onun için bu ayrıntıya girdim. Asla yan yana gelemezler dedikleri insanlarla yan yana geldik, kucaklaştık. Çünkü, dilimizi değiştirmek zorundaydık.
Biz, sadece muhalefet eden bir parti görünümündeydik. Her şeye itiraz eden bir parti olarak bizi dillendiriliyordu. Ama öyle köklü bir değişim oldu ki, Türkiye'nin en temel sorunlarına çözüm ürettik. Biz, hangi sorun varsa o sorunlara akılcı çözümler üreten tek partiyiz.
CHP sağa kaydı diyorlar. Bunlar sağın da solun da ne olduğunu bilmiyorlar. Çok açık ve net söylüyorum: Cumhuriyet Halk Partisi, halkın partisidir. Avrupa'nın en güçlü sosyal demokrat partisi CHP'dir. Aldığı oy itibariyle, üyeleriyle, ürettikleriyle dünyaya ve sosyal demokrat partilerine örnek olan bir partidir."