Kaybetmek herkesin kaderi olabilir…

Abone Ol

Ligin ilk maçı Göztepe ardından UEFA Avrupa Ligi gruplara kalma adına Vardar maçı ve son olarak Trabzonspor maçları bize gösterdi ki kalesine gelen ilk atakların hepsi golle sonuçlandı ve üç maçta tam altı gol kalesinde gördü Fenerbahçe. Bu istatistiğe göre Fenerbahçe ye en başta stoper ve sol bek transferi gerekli yani otoritelere göre bir oyun kurucu ve bir golcü daha lazım denilse de evet bunlarda gerekli lakin ilk olarak acil müdahale edilmesi gereken bölge belli. Kale ise ayrı bir sorun… Volkan sanırım alışkanlık haline getirmiş olsa gerek son birkaç sezon ilk haftalar hep kötü başlangıçlar yapıyor. Trabzon sporun gol için denediği şut girişimlerinin sadece iki tanesi kaleyi buldu bunlarda golle sonuçlandı. Bence Aykut hoca bu takımın başına tekrardan gelerek kariyeri adına risk aldı Allah yardımcısı olsun. Camia hocanın bu fedakârlığına karşılık sabır göstermeli çünkü en az beş maçlık bir periyoda daha ihtiyacı var Aykut hocanın.

Trabzonspor cephesinden bakıldığında kaçmış olan üç puan mıdır; kazanılan bir puan mıdır? Bence doğru cevap için her ikisi de geçerlidir; özellikle Josef son dakikadaki pozisyonda biraz daha sakin olsa atacağı golde maçın hakemi Ali Palabıyık santra bile yaptırmadan maçı bitirecek. Maçı yirmi sekiz faulle bitiren Trabzonspor ellinci yılında da Kadıköy’den galibiyet hasretini yirmi bir yıla çıkardı nerdeyse ellinci yılın yarısı kadar süren bir hasret. Burak Yılmaz’ın golden sonra sakatlanarak oyundan çıkması bu hasreti dindirme adına belki de kaçan önemli bir fırsattı. İlerleyen dakikalarda özellikle Fenerbahçe ikinci golü bulup skoru eşitledikten sonra beraberliğe razı bir görüntü içindeydi Trabzonspor kaleci Onur Kıvrak’ın oyunu soğutma adına işi ağırdan alması bunun bir göstergesiydi.

Futbol oyunun ezber yönü denen bir kavramı vardır tıpkı trafikte araç kullanmak gibi bunu da ancak kadrosu oturmuş takımlar yapabilirler. Aykut hoca ilk neşteri vurmaya sahada hayalet gibi dolaşan Van Persie’den başlamalı çünkü Van Persie ile çıktığı her maça on kişi başlıyor. Solda Hasan Ali ve İsmail Köybaşı arasında net bir tercihte bulunmalı. Fenerbahçe de bir diğer sorun Valbuena ve Alper haricinde topa hükmeden bir başka oyuncusu yok. Dar alanda kaptırılan her top kalelerinde pozisyon vermelerine sebep oluyor. Ayrıca Aykut hoca, Mehmet Topal ve Josef de Souza ikilisinin birinden vazgeçip oraya oyunun iki yönünü de oynayan Mehmet Ekici’yi monte etmeli. Mehmet Ekici, Giuliano ve Soldado ile bambaşka bir kimliğe bürüne bilir Fenerbahçe ama bu hamleyi yaparken de stopere mutlak Simon Kjaer ayarında bir oyuncuyu ivedi bir şekilde bulmaları şart bu konu sol bek mevki içinde geçerlidir. Oynanan oyun futbol kültürü adına iç açıcı olmasa da ve lige ilk iki haftada Dört puan kaybı ile başlanmış olsa da toparlanmalıdır Fenerbahçe. Şahsım olarak yaşadığım tecrübeler bana şunu öğretmiştir ne yaşarsanız yaşayınız hayatta “Kaybetmek herkesin kaderi olabilir’’ önemli olan elinizde ki parçaları birleştirmek ve hayat’la yeniden yarışa bilmektir.

Allaha emanet olun…