23 Nisan’da Meclis Başkanı İsmail Kahraman’ın daveti ile verilen resepsiyonda bu sene de devletin zirvesi ve siyasetin üst yönetimini bir araya getirdi.
Bu yıl resepsiyonda farklı bir ortam da vardı o da resepsiyon salonunda çalan ilahi müzik. 23 Nisan gecesi aynı zamanda Miraç gecesi olması hasebi ile çalan müzik duygulara da hitap etti.
Türk Silahlı Kuvvetleri’nin komuta kademesi, Başbakan Binali Yıldırım, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, kabine üyeleri, komutanlar, yüksek yargı temsilcileri, diplomatlar resepsiyona katıldılar.
Gazeteciler için devlet ve siyasetin bir arada olduğu resepsiyonlar özel ve önemli bilgiler alma adına çok önemlidir. Bu resepsiyonda da meslektaşlarım aynı hareketlilik ve heyecan içinde idiler. Özellikle kuvvet komutanları etrafında bu sefer farklı bilgiler peşinde idiler. Komutanların gazeteciler ile sohbetlerinde Türkiye’nin uluslararası operasyonları yani Fırat Kalkanı Harekatı’nın detayları ve terör örgütlerine yönelik operasyonlar gündemde idi. Gazeteciler askerlerin siyasi görüş ve açıklamalarına dönük haber çıkarma telaşları da yoktu. Çünkü asker artık siyaset değil görevini yapan konumunda… Hükümet ile ilgili uyumsuzluk da söz konusu değildi. Devlette uyum milletin huzuru için önemli bir mesaj oldu.
TBMM Başkanı Kahraman, nezaketi ile tüm davetlileri karşıladı. Dahası davetlilerle aynı nezaketle ilgilendi. Meclis Başkanı İsmail Kahraman’ın 23 Nisan özel oturumunda Miraç gecesi ile ilgili söylediği sözlerini resepsiyonda da tekrarladı. ‘Miraç kandili’ değil ‘Miraç Gecesi’ne vurgu yaptı ve ‘Kandil’ sözünün eskiden elektrikler olmadığında camilerde dini günlerde asılan kandillerden geldiğini ifade etti. Ben bu sözü tuttum ve gecede sohbet ettiğim siyasiler ve bürokratlara ‘Miraç geceniz mübarek olsun’ dedim.
Meclis başkanına karşı muhalif gazetelerde eleştiriler de gündeme geldi. Başkan Kahraman’ın rahatsızlığı nedeni ile Meclis dışındaki programa katılamamasını, meclis oturumunda saygı duruşunda bulunmadığı ve Gazi Mustafa Kemal’i anmadığı, eleştirileri haksız ve yersiz. Ancak bu söylemlerin başka amacı var.
Bu amacı buradan sizlere aktarayım. Referandum bitti ve şimdi sıra uyum yasalarının hızlıca çıkmasında. CHP ve muhalifler bu yasaları engelleme adına yine bir çalışma içinde girdiler.
Çünkü Meclis Başkanı İsmail Kahraman, Meclis İç Tüzüğü’nün değiştirilmesi için çalışma başlattı. Meclis başkanının bu çalışmasından rahatsız olanlar şimdiden hedef oluşturmaya çalışıyor. Yani yine algılara oynuyorlar. Uyum yasaları meclise geldiğinde yine Meclis’i germe derdindeler anlayacağınız. Milletin gündemi ile alakaları yok.
Hani “Erken seçim olur mu?” diye tartışmalar var ya!.. 23 Nisan resepsiyonunda Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Mustafa Destici, bu soruyu Başbakan Binali Yıldırım’a sordu. Destici Başbakan Yıldırım’a, “7 Haziran seçimleri, peşinden Kasım seçimleri, sonrasında darbe kalkışması ve ardından referandum seçimleri yaşadık. Acaba bir seçim daha var mı? Ona göre hazırlık yapalım” dedi.
Başbakan Binali Yıldırım da BBP Genel Başkanı Destici’ye, esprili bir yanıt vererek, “Kasımda seçim görülüyor, ama hangi kasım” dedi. Bu esprili yanıt oradakilerin gülüşmelerine neden oldu.
Bu cevapla seçimlerin 2019 Kasım ayında mı? Ya da daha öncesindeki 1 Kasım ayında mı? Sorusu gündemimize oturdu sanırım.
Basın milletin ortak sesidir. Dolayısı ile medya ile siyaset ve devletin yönetiminin böyle ortamlarda buluşmaları önemli.
Selam ve dua ile…