Kamu kurumlarına insan kaynağı temini yıllar içerisinde çok değişik yöntemlerle yapıldı. 2000 yılından önce kamu personelinin temini konusunda bir sınav yoktu. Üniversiteden mezun olan adaylar, diplomaları ile bakanlıkların merkez ve taşra teşkilatlarına başvurularını yapıyor ve ihtiyaca göre atamalar gerçekleştiriliyordu.
1999 ve 2000 yıllarında Devlet Memurları Sınavı (DMS), 2001 yılında Kurumlar İçin Merkezi Eleme Sınavı (KMS) yapıldı. 2002 yılından itibaren ise KPSS yapılmaya başlandı. Yıllar içerisinde sınavın oturum sayısı, formatı, içeriği değişti fakat KPSS, kamuya eleman temininde belirleyici oldu.
Kamuda istihdam edilmek isteyen herkes eğitim durumuna göre açılan sınavlara girdi ve puan üstünlüğü esası göz önüne alınarak kamu kuruluşlarına atandı ya da atanamadı. Buraya kadar her şey normaldi ve her aday, aldığı puana göre ortaya çıkan sonuca razı oldu.
2016 yılında Türkiye çok ciddi bir ihanete uğradı ve FETÖ askerî darbesi; devletin tüm kurumlarını, geleneklerini, demokratik açılımlarını, sivil ve özgürlükçü yaklaşımlarını sekteye uğrattı. Zira tehdit ciddiydi ve saldırı bizzat kamu çalışanları tarafından yapılmıştı.
Devlet, çok seri bir şekilde kendini koruyacak mekanizmaları devreye aldı ve binlerce kamu çalışanı ihraç edildi. Bu tarihten itibaren kamuya eleman sağlama yöntemi değişti. Kamuya öğretmen atamaları için KPSS sınavının yanında mülakat uygulamasına başlandı. Kamuda çalışmak isteyen öğretmenler, güvenlik soruşturmalarından geçirildi ve mülakatlarda devleti koruma hassasiyeti ile hareket edildi.
14 Mayıs 2023 Genel Seçimleri öncesinde Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, kamuya alımlarda mülakatın kaldırılacağını ve KPSS puanı ile alımların yapılacağını deklare etti. Bu açıklama ülke sathında sevinçle karşılandı ve özellikle gençler bu vaat karşısında olumlu tepki gösterdiler.
Gelinen noktada Millî Eğitim Bakanı Sayın Yusuf Tekin, bir televizyon programında öğretmen alımlarında mülakat yapılacağını açıkladı. Daha sonra mülakatın yöntemi ile ilgili bilgi paylaşımı yapıldı. Özetle, kamuya alımlarda KPSS puanı yüzde 50, mülakat puanı yüzde 50 etkili olacak.
Bu açıklamalar; öğretmen adaylar, adayların velileri ve genel kamuoyunca tepkiyle karşılandı. Zira Türkiye’de mülakat müessesesi maalesef sabıkalı ve birçok noktada adam kayırmaya ve torpile zemin hazırlamıştır. KPSS’den 60 alan adayın 90’a çıkarıldığı, 90 alanın 70’e indirildiği örnekleri bolca görmek mümkündür.
Sayın Millî Eğitim Bakanı, bakanlıkta çok ciddi ve destek gören uygulamalara imza attı. Yapılan değişiklikler toplumun her kesiminden takdirle karşılandı fakat mülakat konusunda çok ciddi tepkiler ortaya konmaktadır. Kamuya ilk atamalarda sadece KPSS puanının yeterli olması toplumun vicdanını rahatlatacaktır.
Çalışan ile çalışmayanı ayırt edecek başka yöntemler uygulanmalıdır. Sayın Bakan Tekin, binlerce mülakat komisyonunun gerçekten hakkaniyetle karar vereceğine inanıyor olabilir fakat belediyelerdeki işe alımları yapanlar da kamu görevlileridir. Torpilin, iltimasın, adam kayırmanın okuluna dönüşen kurumlar var.
Bu milletin tüm fertlerinde, özellikle de etkili ve yetkili insanlara ulaşamayacak binlerce kişinin geleceğini olumsuz etkileyecek zeminlerden uzak durulması icap ettiği kanaati hâkim. Sahadaki baskın görüş; adalet duygusunun zedelenmemesi, daha fazla siyasi ve toplumsal maliyetin üretilmemesi gerektiğidir.