Kadınlarımız evlerine girsin, camiye girmelerini sonra tartışırız

Abone Ol

Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, Almanya’daki bir cami açılışında “Hanım kardeşlerimizin camilerden daha fazla istifade etmesini sağlamalıyız. ‘Cuma namazına gidemez, bayram namazına gidemez.’  diyorlar. Hanımların ayağını camiden kesiyorlar. Gidecek, hanımlar da camilerde yerini alacak ki camilerimizin asıl anlamı güç bulsun.” dedi.

Bu konuşma üzerine birileri hemen pusuya yattığı yerden kafayı çıkarıp kadınlarımız ve kızlarımız üzerinden feminizm propagandasına başladı. Cumhurbaşkanımızın sözünü bağlamından koparıp kadını camiler ve ibadetler konusunda da erkeklerle yarıştırma, erkeklere rakipmiş gibi gösterme gayretkeşliğine soyundu.

Sanki kadınlara camiler yasaklanmış, ibadet etmeleri engellenmiş gibi bir hava estiriyorlar. Bunu yapanların ekseriyetinin de camiyle, cemaatle, ibadetle hatta Müslümanlarla arası hiç iyi değil. Tesettürlü bir Müslüman kadın görse tüyleri diken diken olanlar, Müslüman kadınların sorunlarıyla ne kadar ilgiliymiş ve dertleriyle dertlenirmiş gözlerim yaşarıyor doğrusu.

Hiçbir Müslüman; kadınların camiye gitmemesi gerektiğini, camilerden uzak tutulması gerektiğini söylemiyor. Ancak şunu da göz ardı etmemeliyiz: Kadınların camiye gitmeleri, erkeklere olduğu gibi emredilmeyip sadece müsaade edilmiştir.

Şimdi cuma namazlarında özellikle erkekler bile camilerde sorun yaşarken, yer bulmakta sıkıntı çekerken cuma namazı farz olan erkeği dışarıda bırakıp kadınlarla mı dolduralım camileri…

Vakit namazlarında buyursunlar, caminin arka safları Müslüman hanım kardeşlerimizi bekliyor. Ya da ülkemizdeki camiler, erkeklere fazlasıyla yetip kadınlarımızı da alacak seviyeye gelirse buyursunlar. Yeter ki “Biz erkeklerle omuz omuza namaz kılacağız, ilk gelen ön safa geçer, ben neden arka safa geçiyorum ki ikinci sınıf insan mıyım?” gibi fitne fesat kokan, gâvur icadı feminist fikirleri camimize, cemaatimize, meclisimize taşımasınlar.

“Kadının Rabb’ine en yakın olduğu yer, evinin iç kısmıdır. Kadının, evinin avlusunda kıldığı namaz mescitte kıldığı namazdan daha faziletlidir. Evinde kıldığı namaz avluda kıldığı namazdan; evin iç kısmında kıldığı namaz, evinin açık yerinde kıldığı namazdan daha faziletlidir.” (Ebu Davud, Salat, 53; Zebidi, Ithaf, 6/230)

Hadis-i şeriften de anlaşıldığı gibi kadının camiye gitmesi yasaklanmıyor ancak evinde namaz kılmasının faziletinden bahsediliyor. Gerçi olayı farklı noktalara çekenler, hadislere de birer kılıf buluyorlar; sıhhatini sorgulayanı mı ararsın, toptan reddedeni mi ararsın, hepsi bizde mevcut…

Ya hu bizim kadınlarımızı eve döndürememek gibi bir sorunumuz var. Batı’ya ve batıla özene özene kadınlarımızı evimizden, yuvamızdan uzaklaştırdık. Bir yer hariç her yerde kadınlarımız artık… O bir yer neresi mi? Maalesef ki evimiz…

Batı medeniyetsizliğinde kadın evden bir çıktı; aile bitti, yuva bozuldu, toplum bozuldu… Babası belli olmayan çocuklar; ana sütü nedir bilmeyen, anasının kokusuna hasret bebekler… Maalesef ki durum, hızla bizde de oraya gidiyor.

Ne olur kadınlarımızı asli yuvasına, evine, ailesine döndürelim; camiye dönüp dönmemesini daha sonra tartışırız.