Jeffrey Epstein davası: Çocuk ticareti ve ardındaki karanlık gerçekler

Abone Ol

Dünya Jeffrey Epstein adlı ABD'li finansörün çocuk ticareti skandalı ile çalkalanıyor.

Bir yanda savaş, bir yanda aç çocuklar derken, şimdi de fuhuş finansörlerinin çocuk sapkınları için kurduğu adayı konuşuyoruz.

19 yıl öncesine dayanan bir olay olmasına rağmen 2024 yılına bomba gibi düşmesi ve çıkan belgelerle tartışma konusu olması sebebiyle herkes bu olayı araştırmaya başladı.

Bilmeyenler için Jeffrey Epstein olayını biraz daha açalım.

Epstein, 18 yaş altı kız çocukların ticaret şebekesini organize etmekle suçlanan Amerikalı bir finansör ve hüküm giymiş bir suçluydu.

Suçluydu diyorum çünkü kendisi 2019 yılında hüküm giydiği cezaevinde nedense kameraların o an kapalı olduğu zaman diliminde kendisini asarak ölü bulunuyor…

Epstein’in kariyeri nasıl başlıyor?

1953'te New York Brooklyn'de doğan Epstein, üniversite diploması olmamasına rağmen prestijli bir Manhattan özel okulunda matematik öğretmeni olarak profesyonel hayatına başladı.

Daha sonrasında finans sektörüne geçiyor, Bear Stearns'te bir iş bulduktan sonra sonunda Bill Gates ve Leslie Wexner gibi müşteriler için önemli bir servet yöneten kendi firması J. Epstein & Co.'yu kuruyor.

Epstein'in hain planları 2005 yılında 14 yaşındaki bir kız çocuğuna cinsel tacizde bulunmakla suçlandıktan sonra ortaya yavaş yavaş çıkıyor.

Epstein reşit olmayan birinden fuhuş istemek suçunu kabul ediyor, 13 ay hapis yatıyor ve çıkıyor.

2019'da Epstein, Florida ve New York'ta reşit olmayan çocukların ticareti yapmak ve fuhuş ticareti yapmak için komplo kurmak gibi federal suçlamalarla yeniden tutuklanıp ve bir ay sonra Manhattan hapishane hücresinde intihar ediyor. Yukarıda bahsettiğim gibi kameraların kapalı olduğu bir zaman diliminde kendisini asıyor.

Epstein'ın ölümü komplo teorileriyle dolu ve bazıları güçlü ortakları hakkındaki potansiyel bilgileri susturmak için öldürüldüğünü speküle ediliyor.

Epstein davasının daha tartışmalı yönlerinden biri, Mossad İsrail istihbarat ajansı bağlantılarıyla ilgili iddiaları içeriyor.

Bazıları Epstein'ın Mossad için bir aday veya idareci olarak çalıştığını, servetini ve sosyal bağlantılarını şantaj malzemesi toplamak veya güçlü bireyleri etkilemek için kullandığını iddia ediyor.

Ancak bu iddiaları destekleyen somut bir kanıt yok ve büyük ölçüde spekülatif olarak kabul ediliyor.

2019 yılından beri Amerika tarafından gizlenen belgeler 2024 yılında kamuoyuna sunulması ile bu kadar yankılanıyor.

Soruşturmanın şu anki durumu; Epstein'ın ölümü, ceza davasını fiilen sona erdirdi ancak iddia edilen çocuk ticareti şebekesi ve güçlü figürlerle olan bağlantıları hakkındaki soruşturmalar devam ediyor.

Eski ortağı Ghislaine Maxwell, 2021 yılında fuhuş ticareti ve ilgili suçlardan suçlu bulundu ve Epstein'ın mirası aleyhine birkaç sivil dava da devam ediyor.

Jeffrey Epstein davası, cevapsız sorular ve ısrarcı spekülasyonlarla işaretlenmiş karmaşık ve rahatsız edici bir olay olmaya devam ediyor.

Daha da ilginç olan konu ise, Epstein adasında bulunan kızların ve dünya genelinde kaçırılan çocukların akıbetidir.

Soruşturma kapsamında, Epstein'ın özel pilotu Nadya Marçinko'nun ifadesi alındı. Marçinko, Epstein'ın Türkiye'den kız çocuklarını kaçırdığını ve Amerika'ya getirdiğini söyledi.

Bu iddialar, Türkiye'de de büyük yankı uyandırdı.

Türkiye'de özellikle 99 depreminde kaçırılan çocuklar da konuşulan konular arasında.

Kara bir ağın kurulduğu iddia edilen bu sistemde öldürülen, fuhuş ticaretine zorlanan çocuklar hakkında net bilgiler bulunmamakla birlikte bu tür suçların hâlâ devam ettiğine dair şüpheler var.

Ki ben öyle düşünüyorum...

Bu düşüncemi destekleyen olaylar ise Hollywood yıldızlarının genç görünmek adına çocukların korkularından salgıladıkları maddeyi kendilerine enjekte etmelerinden tutun, sünnet derisi ile yine kendilerini genç görünmek adına yaptıkları vahşeti anlatmakla bitmez. Bu olaylar, bu ticaretin hâlâ devam ettiğini gösteriyor.

Son olarak, Jeffrey Epstein davası, hem geçmişteki hem de günümüzdeki toplumsal kırılma noktalarını ortaya koyan korkunç bir gerçeği gün yüzüne çıkaran bir olay.

18 yaş altı çocukları hedef alan bu tür suçlarla mücadele etmek, adaleti sağlamak ve savunmasız bireyleri korumak, hepimizin sorumluluğudur.

Epstein'ın ölümü ve iddiaların ardındaki belirsizlik, bu davayı çözüme kavuşturmak ve benzer olayların önüne geçmek için daha fazla çaba sarf etmemiz gerektiğini hatırlatıyor.

Unutmamalıyız ki bu karanlık gerçekleri şu an benim size yaptığım gibi açığa çıkarmak ve adaleti sağlamak, gelecek nesillerin güvenliği için bir öncelik olacaktır.