Son yıllarda Türkiye’de tarım ve hayvancılık sektöründe, özellikle küçükbaş hayvancılıkla ilgili ciddi bir eksiklik yaşandığı aşikâr. Büyükbaş hayvancılıkla ilgili yapılan pek çok projeye rağmen küçükbaş hayvancılık, gerektiği kadar desteklenmiyor. Ancak bu boşluk, son dönemde Türkiye Damızlık Koyun Keçi Yetiştiricileri Merkez Birliği Genel Başkanı Nihat Çelik’in de gündeme getirdiği gibi "Kırsalda Bereket, Hayvancılığa Destek Projesi"ne küçükbaş hayvanların dahil edilmesiyle giderilebilir.
Büyükbaş Hayvancılıkla Yatırım Yapıldı, Peki Küçükbaş?
Türkiye’de tarım ve hayvancılık sektörü, birçok yönden kalkınma ve istihdam yaratma potansiyeline sahip. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın açıkladığı "Kırsalda Bereket, Hayvancılığa Destek Projesi" çerçevesinde büyükbaş hayvan üreticilerine yönelik önemli adımlar atıldı. Bu projede, Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğü (TİGEM) işletmelerindeki gebe büyükbaş hayvanların, üreticilere uygun maliyetlerle verilmesi, özellikle aile işletmelerinin hayvancılıkla ilgilenmesi için büyük fırsatlar sunuyor. Ancak, küçükbaş hayvancılıkla ilgili atılacak adımlar, bu projeyi çok daha kapsamlı ve etkili hale getirebilir.
Küçükbaş Hayvancılık, Kırsal Kalkınma İçin Büyük Bir Fırsat
Özellikle kırsalda yaşamını sürdüren çiftçiler için koyun ve keçi yetiştiriciliği, hayvancılığın en önemli ve eski unsurlarından biridir. Küçükbaş hayvancılık, hem et üretiminde hem de süt üretiminde büyük bir paya sahiptir. Kırsal alanlarda kadın ve genç girişimcilerin bu alanda daha fazla yer alması gerektiği aşikârken, mevcut projeye küçükbaş hayvancılığın dahil edilmesi, bu hedeflere ulaşmada önemli bir adım olacaktır. Koyun ve keçi, tıpkı büyükbaş gibi yerli üretim açısından büyük katkılar sağlayabilir ve ithalat bağımlılığını ortadan kaldırabilir.
Türkiye İçin Yeni Bir Fırsat
Dünya genelinde hayvancılıkla ilgili çeşitli projeler ve politikalar uygulanmaktadır. Örneğin, Avrupa Birliği ülkelerinde, özellikle kırsal kalkınma ve yerel ekonominin güçlendirilmesi adına küçükbaş hayvancılığa büyük destekler verilmiştir. İngiltere ve Fransa gibi ülkelerde koyun yetiştiriciliği, ekonomik anlamda önemli bir yer tutmaktadır. Fransa, dünya çapında koyun eti üretiminde büyük bir paya sahipken, aynı zamanda küçükbaş hayvanların sürdürülebilir tarım için büyük katkılar sunduğunu savunuyor. Avrupa’daki bu uygulamalar, Türkiye için de örnek teşkil edebilir. Küçükbaş hayvancılığa yapılan yatırımlar, kırsal kalkınmanın yanı sıra yerel ekonomiyi canlandırabilir ve sürdürülebilir tarımın önünü açabilir.
Küçükbaşla Kırsalda Yeni İstihdam Alanları
Türkiye, küçükbaş hayvancılık açısından büyük bir potansiyele sahiptir. Ülkemiz, özellikle Orta Anadolu, Ege ve Güneydoğu Anadolu gibi bölgelerde geleneksel olarak koyun ve keçi yetiştiriciliği yapmaktadır. Ancak, bu alanda verimlilik artışı sağlamak ve uluslararası pazarda rekabetçi olmak için ciddi adımlar atılmalıdır. Küçükbaş hayvancılığı destekleyen projelerle, hem yerli üretim artırılabilir hem de et ve süt açığı kapatılabilir. Yetiştiricilerin talepleri doğrultusunda küçükbaşların da "Hayvancılığa Destek Projesi"ne dahil edilmesi, ülkemiz için önemli bir kalkınma fırsatı sunacaktır.
Projenin yalnızca küçükbaş hayvancılığı değil, kırsal kalkınmayı da hedeflemesi, daha geniş bir ekonomik fayda sağlayabilir. Genç çiftçiler, kadın girişimciler ve deprem bölgesindeki çiftçilere öncelik tanınarak, bölgesel eşitsizlikler de ortadan kaldırılabilir. Küçükbaş hayvancılığın eklenmesiyle birlikte, daha fazla istihdam yaratılabilir, kırsalda iş gücü artabilir ve genç nüfusun tarım ve hayvancılık sektörüne ilgisi artabilir.
Hayvancılıkla İthalat Bağımlılığını Azaltabilir
Türkiye, küçükbaş hayvancılığı projelere dahil ederek önemli bir ivme kazanabilir. Kırsaldaki yaşam standartları iyileştirilebilir, kırsal kalkınma sağlanabilir ve sektöre yeni dinamikler kazandırılabilir. Hayvancılıkla ilgili atılacak her adım, Türkiye’nin hem et ve süt üretimindeki açığı kapatacak hem de yerli üretimin artmasıyla ithalat bağımlılığını azaltacaktır. Küçükbaş hayvancılığın desteğiyle bu hedeflere daha hızlı ulaşılabilir.
Bundan önceki yıllarda, büyükbaş hayvancılığa yönelik projeler önemli ölçüde başarı sağlamışken, şimdi sıra küçükbaş hayvancılıkla ilgili benzer başarıları elde etmeye gelmiştir. Küçükbaşların da bu projeye dahil edilmesi, sadece hayvancılık sektörünü değil, ülke ekonomisini de güçlendirecek ve daha sürdürülebilir bir kalkınma sağlayacaktır. Geçmişteki başarılı örneklerden yola çıkarak, Türkiye’nin bu fırsatı en iyi şekilde değerlendireceğine inancım tam.