Gazze'deki son çatışmaların ardından, bölgedeki tansiyon giderek yükseliyor ve İran ile İsrail arasında doğrudan bir çatışma ihtimali gündeme geliyor. İsrail'in Şam'da birkaç Devrim Muhafızı liderini hedef almasıyla birlikte Tahran'ın büyük bir askerî misilleme tehdidiyle karşılık vermesi bekleniyor. ABD ise İsrail'e desteğini açıkça ilan ederek, olası bir çatışmada yer alacağını belirtiyor.
Ancak, doğal olarak ortaya çıkan soru şu: İran ve İsrail arasında bir savaş kaçınılmaz mı? Ve eğer savaş çıkarsa, ABD'nin de dâhil olması durumunda ne olacak? Bu, savaşı sona erdirecek bir çatışma mı olacak yoksa her şeyi yerle bir edecek bir savaş mı?
İki ülke arasındaki çatışmaların uzun bir geçmişi var ve her iki taraf da çatışmaları düşük seviyelerde tutma ve doğrudan savaştan kaçınma konusunda becerikli bir şekilde ilerledi. Ancak, son olaylar ve bölgedeki gelişmeler, doğrudan çatışmanın artık kaçınılmaz bir hâl aldığı endişesini uyandırıyor.
İran, bölgesel etki alanını genişletmeye ve İsrail'e karşı güçlü bir pozisyon elde etmeye çalışıyor. Yemen'de, Irak'ta ve Lübnan'da etkili bir şekilde faaliyet göstererek İsrail'i çevreleyen bir tehdit oluşturuyor. Ayrıca nükleer programını geliştirme konusundaki ısrarını sürdürerek bölgedeki dengeleri daha da bozuyor.
İsrail ise kendini savunma pozisyonunu güçlendirmeye çalışıyor ve İran'ın bölgesel genişlemesine karşı kararlı bir şekilde direniyor. Ancak, İsrail'in tek başına bir zafer elde etmesi zor olabilir ve ABD'nin desteğine ihtiyaç duyabilir.
Böyle bir çatışmanın sonucu belirsizdir ve her iki taraf için de büyük riskler barındırır. Ancak, her iki ülke de çatışmadan kaçınmaya hazır görünmüyor ve tansiyon giderek artıyor. Umarız ki diplomasi ve diyalog yoluyla bu gerginlikler çözüme kavuşturulabilir ve bölgede barış ve istikrar sağlanabilir.