İnsanlığın tanımı yeniden yapılsın

Abone Ol

Bize insanları anlatırken:

Yalan söylemeyen,

Hırsızlık yapmayan,

Başkasının hakkına girmeyen,

Kendisini geliştirmeye çalışan,

Çalışkan,

Dürüst,

İşini iyi yapan,

Memleketine faydalı olan insanların “iyi” insanlar olduğunu anlattılar.

Okul öyle öğretti, toplum öyle öğretti, ailelerimiz öyle öğretti.

Kitaplarda da öyle yazıyordu.

Biz insan tanımı yapacak olsak biz de öyle öğretirdik.

Ama gelin görün ki…

İyi insan olmak için yukarıda saydığım hasletlerin yetersiz olduğunu gördük.

Ne zaman gördük bunu?

Zalimlerin mazlum insanlara uyguladığı işkenceye karşı kayıtsız kalanlara bakınca gördük.

Zalimlere destek verenlerin ürünlerini boykot edelim diyenlere ‘karşı gelenleri’ görünce ne kadar iyi olurlarsa olsunlar iğrendik onlardan.

Ne aşağılık varlıklarmış dedik hatta onlara.

Boykot edilen iş yerlerine gidip de boykot edenleri tahrik ettiklerinde gördük o pis yüzlerini.

Bırakın boykot etmeyi, bilakis gidip fazla fazla ürün satın alanları gördükçe insanlığın tanımı yeniden yapılsın istedik.

Batı dünyasında bile yer yerinden oynarken, zulüm ayyuka çıktığı hâlde kılını kıpırdatmayanları görünce o insanlarla aynı ülkede yaşıyor olmaktan nefret ettik.

Bebekler öldürülürken, analar feryat ederken, babalar kahrolurken, elleri cebinde havaya bakarak ağzı açık vaziyette ıslık çalanları görünce onlar adına onların insanlığından utandık.

Zulüm dursun diyerek ellerinden ne geliyorsa fazlasını yapmaya gayret edenlerle dalga geçenleri, onları tiye alanları, onların heveslerini kıranları gördükçe bunlar insan değil, hayvanlar da böyle yapmaz, bunların bir adı olmalı diye düşünürken “hayvandan daha aşağı” nitelemesine sığındık.

Gemi batarken boğulan insanların çığlığını duymamak için koro hâlinde şarkı söyleyenler gibi; bebekler, yaşlılar, kadınlar katledilirken çiçekle, böcekle uğraşanların hayvanları, bitkileri sevdiğine inanır mısınız?

Bu insan denilen varlıkların insanlarla ilgili karar verirken bile ideolojik davrandıklarına şahit olduğumuz günden beri bunlara nasıl hitap edilir inanın bilemez hâle geldik.

Kendilerini bu dünyada dokunulmaz zannedenler bunlar.

Başlarına hiç bela gelmeyecek gibi yaşıyorlar.

Ahireti düşünen yok zaten.

Bunların ahiret kavramı da yok.

Zaten kalbinde zerre miktarı Allah korkusu olan bir insan savaşta kural tanımadan öldürülen bebeğe dinini sormaz.

Bunları bu hâle getiren eğitim sistemine de yuh olsun!

Sadece eğitim sistemine mi? Medyaya da yuh olsun!

Dünyayı parmağının ucunda oynatanların dümen suyuna giren zihniyete de yuh olsun!

Bunlar var diyerek yolumuzdan dönecek değiliz.

Boykotsa boykot, duaysa dua, eylemse eylem, paylaşımsa paylaşım…

Elimizden ne geliyorsa yapacağız!

Düşmanın, zalimin, katilin yaptığını görmezden gelenlere kulaklarımızı tıkayıp onları Allah’a havale ederek yolumuza devam edip zulme karşı daha da dirençli bir şekilde duruş sergileyeceğiz.

İyi ki ahiret var!

Yoksa bunlarla baş edememek insanı kahrından öldürürdü…