MÜSİAD, Cumhurbaşkanlığı’nın himayelerinde Türkiye Katılım Bankaları Birliği ve TOBB desteğiyle önemli bir zirveye ev sahipliği yapıyor. Bugün ve yarın dünyanın farklı bölgelerinden ekonomi uzmanlarının ve yatırımcıların katılacağı toplantılar zinciriyle İnsani Finans masaya yatırılacak. Hemen aklımıza gelen soru neden İnsani Finans, insani olmayan finansta mı var? Evet var, yaşadığımız ekonomik düzen insani sistem değil. Küresel düzenin ekonomik sistemi kapitalizm, onunda ana aracı faiz. Dünyadaki ekonomik adaletsizliğin temelinde bu faizli acımasız düzen yatıyor. Maalesef yaşadığımız dünya bu çarpık, vahşi kapitalist düzene dur deme gücünü gösteremiyor. Dünyanın kaynaklarını bu sistem sayesinde sömürenler, dünya siyasal sistemine de hâkim oldukları için bu çark böyle işlemeye devam ediyor. İşte bu bozuk sisteme karşı kurulacak yeni düzeni insani finans olarak değerlendirmek çok anlamlı.
Bu adaletsiz düzene dur deme bilgisine Müslümanlar sahip ancak onlarda bildiklerini uygulamaktan acizler. Bu can yakıcı meseleye sadece bir kısık ses şeklinde çok az sayıda insan, kurum ve devlet sahip çıkmaya çalışıyor. Rahmetli Erbakan Hoca “Adil Düzen” mottosuyla ifadelendirdiği küresel kapitalizme kafa tutan bir sistemin mücadelesini vermeye çalıştı ancak ömrü yetmediği gibi içini dolduracak müşahhas sonuçlara da şahit olamadık.
Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan yıllardır bu faizli düzene bir çeki düzen verelim diyor fakat küresel sistem o kadar güçlü ki sonuç almakta zorlanıyoruz. Dünyanın birçok yerinde de faizli sömürü düzenine karşı vicdanlı seslerden haykırışlar oluyor. Bu zirve bu yankıları bir araya getirerek ortak bir çabaya vesile olur inşallah. MÜSİAD Genel Başkanı Abdurrahman Kaan bu konu da ısrarlı yaklaşım sergiliyor. “Helal olanı yasal hale getireceğiz” diyor. Girişim sermayesi fonlarıyla çok ortaklı, katılımlı bir sistemin önü yasal olarak açıldı. Bu sistemi güçlendirerek sadece eleştirmek değil çözüm üretmek peşinde olacaklarını ifade ediyor.
İnsani Finans Zirvesi’nin manifestosunda çok anlamlı bir özet yapılmış. Bu zirvenin arkasındaki maksadı anlatan, iktisat penceresinden insan olmanın, üretmenin, kazanmanın, paranın ne manaya gelmesi gerektiği veciz bir şekilde ifade edilmiş.
“Ben insanım. Düşünür, çalışır, üretirim. Kazanır ve paylaşırım. Aklım, fikrim, emeğim, sanatım, stresim, zamanım, paraya dönüşür ve bu para benim için kıymetlidir. Pahalıdır. Benim kazancım saftır. Beni temsil eder. Ve değeri rakamlarla ölçülemez. Paramın ne yaptığı, getirisinden önemlidir. Param benim çocuğum gibidir. Ne yaptığını, kimde olduğunu, neye hizmet ettiğini bilmek isterim. Beni insan yapan budur.”
Böyle anlamlı bir organizasyonu gerçekleştirdiği için başta MÜSİAD Başkanı Abdurrahman Kaan’ı, Yönetim Kurulu Üyesi Burak Benşin’i, projenin yürütme kurulu başkanı Kamil Kılıç’ı tebrik ediyorum. Bu çalışmanın sonuçlarının raporlaştırılarak, kitaplaştırılarak kamuoyuyla paylaşılmasının maksadın hasıl olması açısından önemli olduğunu hatırlatmak istiyorum. Bu çalışmanın farklı başlıklar altında sürdürülmesi de gerekiyor; kavramlar, uygulamalar, yeni ürünler, teknolojik yeniliklerin getirdiği imkânlarında dikkate alınmasında fayda var. Meselelere iyilik ve çözüm açısından bakarsak önümüze daha nice kapılar açılacaktır.