İngiltere'de Kamu Savcılığı Direktörü Stephen Parkinson, sosyal medyada nefret mesajları ve tehdit içerikli paylaşımlar yapan kişileri uyararak, "dava edilebilirsiniz" ifadesiyle ciddi bir ikazda bulundu. Parkinson, bu tür çevrim içi eylemlerin toplumsal kargaşaya katkıda bulunabileceğini vurguladı ve insanların sosyal medya üzerinden yayılan yanlış, tehdit edici veya ırksal/dini nefreti körükleyen içerikleri paylaşmanın suç teşkil edebileceğini hatırlattı.
Parkinson, sosyal medya kullanıcılarının söylediklerine ve paylaştıklarına dikkat etmeleri gerektiğini, aksi takdirde yasal sonuçlarla karşılaşabileceklerini belirtti. Özellikle, internette ırkçı nefret söylemlerinde bulunan iki kişiye dava açtıklarını söyleyerek, "Bir şeyi retweet ederseniz, onu yeniden yayınlıyorsunuz demektir. Tek görevi interneti ve sosyal medyayı taramak olan özel polis memurlarımız var. Odaklandıkları şey bu." dedi.
İngiltere'deki Şiddet Olayları ve Aşırı Sağcı Saldırılar
İngiltere'de son dönemde artan aşırı sağcı şiddet olayları, ülkede endişe verici bir duruma yol açtı. Özellikle Southport kentinde 29 Temmuz'da gerçekleşen bıçaklı saldırı sonrası, sosyal medyada saldırganın kimliği hakkında yayılan spekülatif haberler aşırı sağcıların tepkisini tetikledi. Southport'ta aşırı sağcılar, polisle çatışarak Southport İslam Toplumu Camii'ne taşlı saldırı düzenledi. Bu olaylarda çok sayıda polis yaralandı, polis minibüsü ateşe verildi ve 5 kişi gözaltına alındı.
Bu tür olaylar yalnızca Southport'la sınırlı kalmadı. 2 Ağustos'ta Sunderland'de aşırı sağcı bir kalabalık, kentteki bir caminin önünde toplanarak polisle çatıştı. Sunderland'de yaşanan bu olayların ardından aşırı sağcı hareketler ülkenin diğer bölgelerine de sıçradı. Hartlepool, Liverpool, Glasgow ve Dover gibi kentlerde de benzer şiddet olayları yaşandı.
3 Ağustos'ta ise yaklaşık 20 İngiliz kentinde ve Kuzey İrlanda'nın başkenti Belfast'ta aşırı sağcılar, göçmenlere ait iş yerlerine, camilere ve polis araçlarına saldırdı. Bu şiddet olaylarında toplamda 92 kişi gözaltına alındı.
4 Ağustos'ta Weymouth, Middlesbrough ve Rotherham kentlerinde toplanan aşırı sağcı gruplar, göçmenleri ve Müslüman toplumu hedef aldı. Rotherham'da düzensiz göçmen ve sığınmacıların tutulduğu bir otelin önünde bir araya gelen aşırı sağcılar, binaya taş ve sandalye attı.
Bu olayların artmasıyla birlikte, İngiliz polisi ülkede huzurun yeniden sağlanması için yoğun çaba sarf ediyor. Blackpool ve Manchester'da polis, eylemlerin sona ermesi çağrısında bulunarak yeniden toplanmayı yasakladı. İngiltere genelinde bu tür olayların yayılmasını önlemek için alınan önlemler, sosyal medyada nefret söylemlerinin ciddi sonuçlar doğurabileceğini bir kez daha gözler önüne serdi.