Lara Zeynep Şalabi. Sekiz yaşında. Kısacık ömrünün son yıllarını ağır bir hastalığın acısına sabrederek geçirdi. Geçen hafta vefat etti. Ailesi Zincirlikuyu Mezarlığı’na defnetmek istedi. “Yer yok!” dendi. “Aile mezarlığı olsa defnedilebilirdi…” diye açıklama yaptıklarını öğreniyoruz yetkililerin. “Teklif edilen diğer mezar yerini kabul etmedi aile.”
Lara Zeynep’in cenaze namazı Teşvikiye Camii’nde kılındı. Ve aile mezarlığına defnedildi. Babası Pol Yusuf Şalabi’nin ailesinin defnedildiği mezarlığa. Feriköy Latin Katolik Mezarlığı’na.
Yasin ayetleri eşliğinde toprağa indirildi cenaze. Babası Pol Yusuf Şalabi sessiz gözyaşlarıyla toprağa koydu cenazeyi. Sağ yanı üzere yatırdı, yüzünü Kâbe’ye doğru çevirdi. Lara Zeynep’in üzerine Müslüman annesinin ve Hıristiyan babasının akrabaları tarafından toprak atıldı. İmamın okuduğu Kur’ân’ı aynı acının avuçlarında buluşmuş Müslümanlar ve Hıristiyanlar birlikte dinledi, dualara beraberce “âmin!” dediler.
Güzel… Güzel de… Araya medya düşkünü, reyting heveslisi, bilgi şampiyonu, tele-hocalarımız girmese… Keşke hiçbir yere girmeseler. Keşke susmak diye bir erdemi benimseyip köşelerinde nefis muhasebesine başlasalar.
“Müslüman sayılmalı mı, sayılmamalı mı”ymış Lara Zeynep? Tartışma hayli alevlenmiş ama şükür ki kısa sürmüş. Meşhur hocamızın birisi diyesiymiş ki: “Cenaze sahibi anne ya da babadan biri Müslüman’sa cenaze Müslüman sayılır…” Ve daha neler neler…
Aklım 12 Mart 2012’ye gitti şimdi. İsviçre’de Belçikalı öğrencileri taşıyan otobüsün İtalya sınırında tünel duvarına çarpmasıyla en az 22 çocuk vefat etmişti. Çocukların çoğu da henüz buluğ çağında değildi. On-on bir yaşlarındaki kanlı çocuk cenazeleri kaldırılırken, bizim habercilerimiz sözüm ona “içimizi ferahlatacak” haberi vermişti: “Ölenler arasında Müslüman çocuk yok!”
Lara Zeynep, işte o “tünel faciası” sonrası yaşadığımız “yürek faciası”nın yeni şahidi.
Çocuğun “Müslüman olmayanı” olur mu hiç?
“Her doğan, İslâm fıtratı üzerine doğar” diyen Allah Resulü’nün[asm] haberini bir tür temenni mi sanıyorsunuz? Bu haberi tarihsel bir detay olarak bir köşeye mi astınız? Allah’ın Elçisi’nin sözüne inanıyor musunuz yoksa iman mı ediyorsunuz?
Daha açık sorayım: Her çocuğun Müslüman fıtratı üzerine olduğunu sanıyor musunuz yoksa emin misiniz? Emin olan adını söyler gibi söyler Lara Zeynep’in Müslümanlığını. Annesinden babasından delil getirmez. Orada burada belge aramaz.
Hani birbirinize “hadis inkârcısı” yahut “hurafeci” diyerek laf atıyorsunuz ya… Buyurun, modern zamanların laiklik hurafesine fazlasıyla kaptırmışsınız kendinizi de, Allah Resulünün biricik hakikatini sadece hatıra olarak kabul ediyor, kendi gerçekliğinizi başka yerden devşiriyorsunuz? Hadis inkârcısı da hurafeci de aynı yerde duruyor, gördünüz mü?
“Hayâ imandandır” da der Allah Resulü… İmandan…
Bari Lara Zeynep’ten utansaydınız.
Not: Ben olsam İBB Mezarlıklar Müdürlüğü’nün yerinde yer olmayan yerde yer açardım Lara Zeynep’e…