İnsan itibar ettiğine, inandığına yönelir ve ne kadar tanırsa o kadar bilinçli yaklaşır. İnsan bu dünyadaki en değerli varlık, bunu Rabbimiz (c.c) söylüyor. İnsanın hatırı Allah’tan (c.c) kaynaklıdır. Kişi ait olduğu yer ile tanımlanır.
İnsanın kendisi de fıtraten bir aidiyet ihtiyacı içindedir. Ait olduğumuz yerler, bizim en güçlü köklerimizdir. Bir şey yapacaksak, inandığımız ve tutunduğumuz kriterleri baz alarak yapmaya çalışırız.
Allah (c.c) ne diyorsa odur
Allah (c.c) ve O’nun güzel Resulü Peygamber efendimizin (s.a.v) bize söylediklerine baktığımızda; “İnsanı incitme, zarar zararla karşılık verme, koru, ihtiyacı olursa el uzat, gıyabında duyunca üzüleceği şekilde konuşma, sorunu olursa çözmesine yardımcı ol, hürmet et” şeklinde pek çok tavsiyede bulunduklarını görüyoruz.
Bunu hayata geçirebilmemiz için, bilgi kaynağı ile yürek bağımızın güçlü olması gerekir. Aynen, öğretmenini seven çocuğun o dersi çok sevmesi ve başarılı olması gibi.
İnsana hürmet, ilim ile edep kazandıktan sonra gelir
İlimde derinliğin ilk tezahürü edeptir.
Önce Allah’a (c.c) sonra onun değer verdiklerine edeple muamele etmek, ilimden nasipdar olmanın neticesidir. İnsanın var olan değerlerinin açığa çıktığı ilk yer ailedir. Eşler birlikte emanet olan her şeylerini nasıl koruyup geliştireceklerini, birbirlerine nasıl değer katacaklarını, Allah’a (c.c) nasıl daha iyi kulluk yapacaklarını konuşur, kesintisiz ilimle zihinlerini ve gönüllerini beslerler. Ailede var olan, o insanda vardır.
Ailede olmayan ve sadece dışarıda olan o insanda yok demektir. Bu sebeple, insanın kalitesi, ailesinde nasıl olduğu ile belli olur. Ailede en iyi olmak, dini en iyi anlamak demektir, Peygamber efendimiz (s.a.v) ailede en iyi idi. O’nu modelleyebilmek; tanımak ve sevmekle başlar.
Eşine hürmet, hürmete değer olduğuna inandığında gerçekleşir
İnsanın değerini biz kullar değil, Yaratan Rabbimiz (c.c) belirliyor.
İnsana değer vermek, Allah’ın (c.c) sözünü dinlemektir. Değer vermek önce kişiyi sonra da değer verdiği kişiyi çoğaltır, zenginleştirir, insanca davranıyor olmanın huzuru ile kuşatır. Sevgi ise değer gördüğü yere akar. Hürmetin koruduğu sevgi muhabbetle beslenmeli ve ailede insanın ufak şeylere takılıp kalmasının önündeki engeller kaldırılmalıdır. Çünkü insan içten sevgi ve hürmet ile korunmazsa, en acil ihtiyacı giderilmemiş olur ve ihtiyacı giderilmemiş organizma sıkıntı üretir. Yoktan yere huzursuzluklar, şikâyetler, mutsuzluk ve tahammülsüzlükler ortaya çıkar.
İnsanın zihni verilen her malzemeyi kullanır
Öyleyse, neye baktığımıza, neyi dinlediğimize ve kimlerle beraber olduğumuza dikkat edelim. Bilgi kirliliği bizde akıl zehirlenmesine ve doğru çalışamamasına sebep olabilir. Öyleyse biz de aileye ve eşimize doğru davrandıracak kaynaklara yönelelim.
Muhabbet içinde olduklarımıza gönülden yöneliriz. Bu ise eşlerin en önemli ihtiyacıdır. Bu sebeple, ailede muhabbeti tesis etmek, ailedeki bünye direncini güçlendirecek en etkili unsurlardandır. Aynı zamanda, sevgiyi muhabbetle besleyip, hürmetle muamele etmek, insanlık basamaklarını tırmanmamıza da vesile olacaktır inşallah.