Ancak bu sonuçlar, Batılı anket firmalarının çıkış anketleriyle çelişiyor. Muhalefet partilerinden Birleşik Ulusal Hareket'in lideri Tina Bokuchava, seçimlerin "Gürcü halkından çalındığını" belirterek, sonuçları kabul etmediklerini söyledi. Bir diğer muhalefet lideri Nika Gvaramia ise iktidarın "anayasal bir darbe" yaptığını öne sürdü.
Seçimin hemen ardından iki muhalefet yanlısı televizyon kanalı tarafından yapılan çıkış anketleri, Gürcü Rüyası'nı %40-42 arasında gösterirken, dört muhalefet grubunun toplamda %48-51 arasında destek aldığını ortaya koydu. Ancak hükümete yakın Imedi TV'nin çıkış anketi Gürcü Rüyası'na %56'lık bir destek verdi.
Seçim sürecinde şiddet olayları ve usulsüzlük iddiaları gündeme gelirken, muhalefet seçimlerin Avrupa veya Rusya arasında bir yol ayrımında olduğunu savundu. Gürcistan, 2008'deki beş günlük savaşın ardından topraklarının %20'sinin Rusya işgali altında olduğu bir ülke olarak, hala Rusya'nın etkisi altında kalmaya devam ediyor.
Gürcü Rüyası, seçmenlere Avrupa Birliği'ne üyelik hedefinde olduklarını vaat ederken, aynı zamanda muhalefeti Batı'nın Gürcistan'ı Ukrayna'daki savaşa sürüklemekle suçladı. İvanişvili'nin söylemleri giderek daha Batı karşıtı bir çizgiye kayarken, dördüncü bir Gürcü Rüyası dönemi, ülkenin Rusya'ya yakınlaşmasına neden olabilir.