Yaz aylarında sinema salonlarında iyi film bulmak zor. Ama aralarında bazen kaçırmamak isteyeceğiniz iyi yapımlarda olmuyor değil. Elbette böylesi yapımlar için iyi bir sinema takipçisi olmak gerekiyor. Ülkemiz sinema anlamında da tam bir işgal altında olduğundan Amerikan yapımları dışında pek fazla film görme şansımız olmuyor. Özellikle İstanbul dışındaki şehirlerde ya yerli yapım komediler ya da Amerikan sineması sinema salonlarımızı işgal etmiş durumda. Oysa özellikle Asya sineması ya da güney Amerika sineması çok iyi işler yapıyor.
Asya sineması, Avrupa ya da Güney Amerika sineması derken Bollywood’u özel bir yere koymak lazım. Kendine has tarzıyla muhteşem filmler çektikleri muhakkak. Ama o filmlerden pek azı bizimle buluşuyor.
Bu hafta vizyona giren filmler içinde bir de Hint filmi var: Hayran. İki buçuk saate yakın süresiyle epeyce uzun bir film. Sona doğru o klasik Hint usulüyle bitmeyen aksiyon sahneleri sıkmıyor değil. Ama her şeye rağmen bu haftanın en izlenir filmi. Bir kere müstehcen sahne ya da benzeri olumsuzluklar yok. Hikâyesi de hiç fena değil. Her ne kadar filmin uzunluğundan sebep zaman zaman gereksiz bulsanız da özellikle gençlerle izlenebilecek bir film olarak çıkıyor karşımıza.
Filmin hikayesi kısaca şöyle: Gaurav Chadana, Bollywood’un en büyük starlarından bir tanesi olan aktör Aryan Khanna’nın takıntı derecesinde fanatik bir hayranıdır. Aryan’ı bu denli sevmesinin yanı sıra, ona fiziksel olarak da çok benzemektedir. Yaşadığı şehir olan Delhi’deki bir yetenek yarışmasını Aryan’ın taklidini başarıyla yaparak kazanır. Bu başarısını “idolüyle” paylaşmak ve ayrıca da yaklaşan doğumgününü bizzat kutlamak için Aryan Khanna’nın yaşadığı Mumbai’ye gider. Ancak burada işler hiç istediği gibi gitmez, başına olmadık şeyler gelir. Artık Aryan’dan nefret eden Gaurav’ın hayattaki tek amacı, Aryan’ın şöhretini alaşağı etmek olacaktır.
Filmi daha fazla anlatıp bir süprizbozan vermek istemem. Ama filmle ilgili değinilmesi gereken birkaç şey elbette mevcut.
Görüntü yönetimi Amerikan yapımlarında bile nadir göreceğiniz kadar iyi. Her ışıkta oldukça iddialı işler yapmışlar. Aksiyon sahneleri de abartılı Hint usulüne göre daha dozajında.
Özellikle filmin başrolü ve filmde iki ayrı karakteri oynayan Shahrukh Khan tek kelimeyle muhteşem. Uzun zamandır böylesi etkileyici performans izlemedim desem yeridir.
Filmin basit ve tek mesajı da yerini buluyor: Dünyalık şeylere gereksiz hayranlık duymayın.
İki buçuk saate yakın süresiyle bu haftanın en seyirlik filmi kuşkusuz “Hayran” . 7 Ağustos’ta evlerinize gidebilirsiniz talimatından sonra bocalayanlar olursa sinemada biraz aksiyon biraz gerilim olsun niyetiyle izleyebilirler. Gerçi memleketin aksiyonu ve gerilimi yanında pek tat vereceğini sanmam ama en azından normalleşme sürecinde yumuşak bir geçiş için faydalı olabilir.
15 Temmuz’da yaşadığımız ve pek çok şehit verdiğimiz o şanlı geceden sonra bizi etkileyebilecek, sarsabilecek bir film daha geleceğini de sanmam. En süper kahramanından en dramatik olanına kadar tüm filmlerde göreceğimizden daha çok şey gördük o gece. Şimdi kendi süper kahramanlarımızın filmlerini yapma zamanı.