Gençlik dert mi, gençlik derdi mi?

Abone Ol

Klasik yöntemlerle teknolojik gelişmeler arasında sıkışıp kalan metot metamorfozu gençliğimiz ile iletişimimiz arasında köprü attırıyor. Gençliğimizi dertleniyoruz ama gençliğimizin bizden dertlendiğinden bihaberiz.

Aslına bakarsanız bendenizin durumu tam da içler acısıdır. Araftalık durumu yani. Genç miyim; yoksa orta yaşlı mı; yoksa her ikisine de dahil olamamış birisi mi? Ya da her havadan biraz nasibini almış bir gündönümü mü?

Teknolojik gelişmelerin son 15 yıl içerisinde gösterdiği gelişmeler 15 yıl önce gündemimizde olmayan onlarca harcamayı sundu bize altın tepsi içinde. Harcamadan kastım sadece ödeme anlamında mı? Tabii ki hayır!

Bu altın tepsi aynı zamanda yüklenilen maddi, manevi, psikolojik ve sosyolojik birçok sorumluluğu içeriyor. Normal insan ömrünü dikkate aldığımızda 15 yıl ortalama bir neslin geçişini temsil eder mi bilmem ama teknoloji çağına geçildiği bu zamana denk geldiğinden sanki iki nesli devirmiş gibi bir pozisyon oldu.   

Klasik yöntemlerle yetişmiş ve ardından gelen gençliği yetiştirme gayreti, derdi olan bir kesim var. Klasik yöntem yani daha az dijital olan yöntemler. Mesela bir adres bulmak için insanlarla selamlaştığımız, bir bilgiye ulaşmak için kitaplar devirdiğimiz, birini göresimiz geldiğinde kalkıp gitmek zorunda olduğumuz dönemler, zamanın daha yavaş ve daha az akışkan yöntemlerinden. İnsanı da damla damla dolduran, yetiştiren klasik yöntemler…

Yanlış anlaşılmasın! Nerde o eski zamanlar edebiyatı yapmayacağım. Çağın gerektirdiği şekilde davranmak ve teknolojinin sağladığı imkân/nimetlerinden faydalanmak zaten Müslüman olarak bizim kaçmamız değil bilakis geliştirmemiz gereken şeylerdir.

Tam da burada geliştirmemiz gereken çok şeyin varlığı önümüze geliyor. Sizce ilmihal bilgisi olmayan bir Müslüman olur mu? Teknolojinin hızı ve hayata kattığı akışkanlık içinde ilmihal bilgisini nasıl edinebiliriz? Gençlerimize hangi yolla ait oldukları dinin temelini atmalarını sağlayabiliriz?

Üniversite çağına gelmiş bir gencimiz okuluna yakın günlük sohbet yapılan bir yurtta kalmak yerine daha uzak ama sınırsız internet imkânı bulduğu başka bir yurdu tercih ediyorsa klasik yöntemlerle klasik yolları yürüyemeyeceğimiz aşikârdır.

Gençliğin hayatın hızına olan muhataplığını daraltmadan temelini sağlamlaştırmanın yoluna bakmalıyız. Bunun ilk ve en önemli şekli gençliğin bir miktar gerisine çekilip ona olan güveni göstermemizdir. Ardından onlardan önde olarak dikkatlerini çekmemiz gerekiyor.

Demem o ki nasıl yapsak da şu gençliğimizi kurtarsak yerine ne yapsak da kendimizi kurtarsak derdini yüklenirsek örnekliğimiz onları da kurtaracaktır…