İsrail ordusunun Gazze Şeridi’ne açtığı savaş altıncı ayına girerken ateşkes için Kahire’de gerçekleştirilen görüşmeler başarısızlıkla sonuçlandı.
Hamas’ın haklı talepleri İsrail tarafından kabul edilmedi.
Itamar Ben-Gvir ve Bezalel Smotrich gibi fanatik bakanların şantajlarına boyun eğen İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, hükûmetin dağılmasından ve başbakanlık görevinin sona ermesinden korkuyor.
Çünkü hükûmet düşerse -büyük ihtimalle- hem siyasi hayatı sona erecek hem de bir dizi suçtan yargılanacak.
Bu nedenle siyasi ikbali için savaşı uzatmak ve İsrail toplumuna “zafer” olarak pazarlayabileceği bir sonuç almak istiyor.
Refah’a saldırmakta kararlı görünmesinin ve “Oraya kara operasyonu düzenlemezsek savaşı kaybetmiş olacağız.” demesinin sebebi de bu.
Hamas liderlerinden Hüsam Bedran, ateşkes için İsrail ile yürütülen dolaylı pazarlıkların gerçekçi bir anlaşmayla sonuçlanmasını Netanyahu’nun engellediğini söylüyor.
Bedran, topun İsrail’in ve işgalcilere her türlü desteği veren ABD’nin sahasında olduğunu belirtiyor.
Hamas liderinin de işaret ettiği gibi ABD bu savaşın taraflarından biri.
İsrail medyasına göre Amerikalı yetkililer, Washington’ı ziyaret eden İsrail Savaş Kabinesi Üyesi Benny Gantz’a, Avrupa’nın İsrail’e silah ambargosu girişiminin ABD tarafından engellendiğini söyledi.
Netanyahu’yla birtakım görüş ayrılıkları yaşasa da Biden yönetiminin İsrail’i koruyup kollamaya devam ettiğinden şüphe yok.
Nitekim ABD Başkanı, önceki gün Kongre’de yaptığı “Birliğin Durumu” konuşmasında, Gazze Şeridi’nde çoğu Hamas üyesi olmayan 30 binden fazla masum insanın katledildiğini söyledi ancak aynı konuşmada, “İsrail’i en çok destekleyen benim” diyerek işgalcilere desteğinin sorgulanamayacağını da savundu.
Biden’ın Hamas, 7 Ekim olayları ve savaş sonrasıyla ilgili söyledikleri İsrail’inkinden pek farklı değil.
Hamas’ı “terör örgütü” olarak niteleyen ABD Başkanı, İsrail’in 7 Ekim’de “Holokost’tan sonraki en kanlı gününü” yaşadığını ve Hamas’ı sonuna kadar kovalamaya hakkı olduğunu öne sürdü.
Biden, Gazze sahiline geçici bir liman kurulması için Amerikan ordusuna talimat verdiğini ve söz konusu liman aracılığıyla Gazze Şeridi’ne deniz yoluyla daha çok insani yardım ulaştırılacağını açıkladı. Biden ayrıca Hamas’ın “silah bırakarak, rehineleri salıvererek ve 7 Ekim saldırılarının sorumlularını teslim ederek” savaşı anında sona erdirebileceğini söyledi.
ABD Başkanı’nın Kongre üyelerine hitaben yaptığı konuşmada söyledikleri, İsrail ve müttefiklerinin Gazze Şeridi’ndeki Hamas yönetimini ve direnişi sona erdirme konusunda görüş birliği içinde olduğunu bir kez daha teyit etmiş oldu.
Amerikalı gazeteci David Ignatius, Washington Post’taki makalesinde Biden yönetiminin Mısır ve Katar aracılığıyla Hamas’a baskı yapabileceğine; Doha’da ikamet eden Hamas liderlerinin, Gazze’dekileri ikna edememeleri hâlinde Katar’dan kovulmalarını isteyebileceğine işaret etmişti.
Washington bir yandan Netanyahu hükûmetine diğer yandan da ara bulucular vasıtasıyla Hamas’a baskı yaparken hem İsrail’in güvenliğini hem de kendi imajını korumaya çalışıyor ve Gazze Şeridi’ne tüm dünyanın tepkisini çeken “İsrail usulü” değil, ikiyüzlü “Amerikan usulü” müdahale için daha çok inisiyatif alıyor.