Dünya

Gazze'deki gazeteciler hiçbir uluslararası kararın kendilerini İsrail'den koruyamadığını ifade ediyor

İsrail ordusunun, 7 aydır saldırılarını sürdürdüğü Gazze Şeridi'ndeki gazeteciler, doğrudan hedef alınmaya, sevdiklerini kaybetmeye ve çeşitli zorluklara rağmen İsrail'in suçlarını ve hakikati ortaya çıkarmak için görevlerine devam ediyor.

Abone Ol

İsrail'in 18 yıldır kuşatma altında tuttuğu, 7 Ekim 2023'ten bu yana da şiddetli saldırılarını sürdürdüğü yaklaşık 2,3 milyon nüfuslu Gazze Şeridi'nde yaşayan Filistinliler gibi gazeteciler de aileleriyle her gün çeşitli tehlikelerle karşı karşıya kalıyor.

Gazeteciler, İsrail ordusunun saldırıları nedeniyle 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü'nde ölüm tehlikesi başta olmak üzere iletişimin kesilmesi, ekipmanların yetersizliği, yakıt, gıda, su ve ilaç eksikliği ile mücadele ediyor.

Gazze'deki hükümetin Medya Ofisi verilerine göre, İsrail ordusunun 7 Ekim 2023'ten bu yana Gazze Şeridi'ne yönelik saldırılarında en az 141 gazeteci öldürüldü, 70'i yaralandı ve onlarcası da alıkonuldu.

Hiçbir uluslararası kararın kendilerini koruyamadığını aktaran Gazze'deki Filistinli gazeteciler, İsrail'in devam eden saldırıları ve soykırım savaşı gölgesinde gerçeği aktarmak için görevlerini sürdüreceklerini belirtiyor.

Gazze'de gazeteciler doğrudan hedef alındı

Irak'ta yayın yapan El-İtticah kanalının muhabiri Mazin el-Belbisi, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Filistinli gazetecilerin çok sayıda İsrail ihlaline maruz kaldığını dile getirdi.

Belbisi, "Gazetecilere karşı çok suç işlendi. Basın mensupları sahadaki gelişmeleri aktarırken doğrudan hedef alma ve saldırılar nedeniyle 142 gazeteci hayatını kaybetti." dedi.

İsrail ordusunun Gazze'deki saldırılarına dair Belbisi, "İsrail, işlediği katliam ve suçlarının haber takibini engellemek için apaçık şekilde gazetecileri doğrudan hedef alıyor." ifadesini kullandı.

Belbisi, "Hedef alınmaya, tehlikelere ve uygun olmayan çalışma ortamına rağmen Gazzeli gazeteciler, gerçeği aktarmak ve İsrail'in Filistinliler ile gazetecilere karşı işlediği suçları ortaya çıkarmak için çalışmaya devam etmekte ısrarcı." diye konuştu.

"Tüm zorluklara ve engellemelere rağmen haber takibi devam edecek"

Al Araby kanalı muhabiri Abdullah Mikdad, "Tüm zorluklara, sıkıntılara ve engellemelere rağmen haber takibi devam edecek. Mesajımız budur, biz Filistinli gazeteciler olarak bu meydan okumayı kabul ettik, buna alışkınız." dedi.

Mikdad, "Bu yılki Dünya Basın Özgürlüğü Günü hüzünlü bir atmosferde geçiyor. Birçok meslektaşımız ailelerini, sevdiklerini, ofislerini ve geçim kaynaklarını kaybetti. Buna rağmen geleceğin daha iyi olması yönünde hala umudumuz var." ifadelerini kullandı.

Gazetecilerin Gazze'deki durumuna ilişkin Mikdad, şunları söyledi:

"Birçok meslektaşımızı ya İsrail'in hedef alması sonucu veya savaş sebebiyle Filistin topraklarından ayrılmaları nedeniyle kaybettik. Bazılarından da kuzey ile güneyi ayıran askeri kontrol noktası yüzünden ayrı kaldık."

 "Hiçbir uluslararası yasa İsrail'i caydıramadı ve gazetecileri koruyamadı"

İsrail'in yoğun saldırıları nedeniyle evlerini terk etmek zorunda kalan Gazze halkı gibi yüzlerce Filistinli gazeteci de güvenli bir yer arayışıyla yerinden edildi.

El-Gad kanalı muhabiri Muhammed Ebu Namus, "Bugün, (Dünya Basın Özgürlüğü Günü) Gazze Şeridi'nde yıkıcı savaş nedeniyle çok farklı koşullarda geçiyor." dedi.

Ebu Namus, "Hiçbir uluslararası yasa ve sözleşme, İsrail'i Filistinli gazetecilere karşı suç işlemekten caydıramadı ve gazetecileri de koruyamadı." ifadesini kullandı.

Gazetecilerin baskı altında çalıştıklarına işaret eden Ebu Namus, sözlerine şöyle devam etti:

"Soykırımın başlangıcından bugüne kadar özgürlüklerin ve düşünce özgürlüğünün korunmasını kapsayan hiçbir uluslararası norm ve sözleşme olmadı. Filistinli bir gazeteciye kovuşturmaya maruz kalmadan İsrail'in yalanlarını ortaya çıkarabileceği garantisini kimse veremez."

İsrail ordusunun, Gazze'ye yönelik saldırılarında Anadolu Ajansının (AA) serbest habercisi olarak görev yapan kameraman Muntasır es-Savvaf, 18 Kasım 2023'te kendisi gibi gazeteci olan babası Mustafa es-Savvaf, annesi, iki kardeşi ve onların çocukları dahil 45 akrabasını kaybetmişti.

İsrail ordusunun 1 Aralık'ta düzenlediği hava saldırısında, Savvaf, kardeşi Mervan ve bazı akrabaları yaşamını yitirmişti.

AA serbest kameramanı Muhammed el-Alul da 5 Kasım 2023’te İsrail'in bombardımanında 4 çocuğunu ve 3 kardeşini kaybetmişti.

AA foto muhabiri Ali Cadallah da 11 Ekim 2023'te Gazze'nin kuzeyindeki evlerine düzenlenen saldırıda babası ve 4 kardeşi dahil ailesinden birçok kişiyi kaybetmişti.

İsrail ordusunun 12 Nisan'da Gazze Şeridi'ndeki gelişmeleri takip eden ve TRT Arapça ekibinin de aralarında bulunduğu bir grup gazeteciyi hedef alması sonucu TRT Arapça ekibinden kameraman Sami Muhammed Şehade yaralanarak ayağını kaybetmişti.

İsrail'in 7 Ekim'den bu yana Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda en az 14 bin 685’i çocuk, 9 bin 670'i kadın olmak üzere 34 bin 596 Filistinli öldürüldü, 77 bin 816 kişi yaralandı.

Enkaz altında hala binlerce ölü olduğu bildirilirken, halkın sığındığı hastane ve eğitim kurumları hedef alınarak sivil altyapı da tahrip ediliyor.