Galatasaray Olağan Mali Genel Kurulu’nda iki skandal yaşandı.
1) 15 Temmuz’da Türkiye’ye işgal girişiminde bulunan, 248 vatan evladını şehit eden, Meclis’i bombalayan FETÖ’nün kilit isimleri Hakan Şükür ve Arif Erdem, salonda bulunan üyelerin yüzde 70’inin oyuyla ihraç edilmedi.
2) Yüzde 51 ile seçilmiş milletin adamı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan yuhalandı. Bu asla maruz görülecek bir durum değildir. FETÖ’cü Hakan Şükür ve Arif Erdem’i ihraç etmeyenler alenen teröre destek olmuş, şehitlere hakaret etmiş, deyim yerindeyse devlete meydan okuma cüretini göstermiştir. İşgalcilerle aynı safta buluşmuştur. Galatasaray’daki bu hücrenin sayısı 300-400 kişiden ibaret. Başta Aydın Doğan kombineli muhabiri Kadir Çetinçalı ve Sami Çölgecen’den, yerli ve milli savcılarımız hesap sormalıdır. Teröre destek ve militanları meşrulaştırmaya çalışmak asla cezasız kalmamalıdır.
DURSUN ÖZBEK NEREDEYDİ?
Ayrıca, ihracı reddeden diğer isimlerde -en azından kulüp bünyesinde- yaptırım ile karşılaşmalı. Genel Kurul’daki skandaldan ve FETÖ’yü kollama kararından Galatasaray Başkanı Dursun Özbek’in de kabahati büyük. Özbek, oylamalar yapılırken neden salonda değildi? Çetinçalı, FETÖ yancılığında zirve yaparken, neden kürsüye çıkıp müdahalede bulunmadı? Spor yatırımlarında çığır açan hükümet, Dursun Özbek’i hiç yalnız bırakmamışken, Özbek, Galatasaray’atarihine bir kara leke sürülmesine nasıl müsaade etti? Özbek, hatasının bedelini ödemeli. Devlete meydan okunurken ilk önce onun karşı çıkması gerekiyordu. Diğer yandan yaşananlara hiç şaşırmadım, bu; sayıları 300-400 kişiyi bulan yapı, Abdülhamid’e darbe yapan, Menderes’i astıran zihniyetin varisleridir. Ayrıca, kimse bu ülkenin Cumhurbaşkanı’nı yuhalayamaz. Sevmeyebilirsin, politikalarını eleştirebilirsin ama asla yuhalamazsın. Millî iradeye saygısızlık edemezsin. Eğer edersen karşılığında yaşayacaklarına razı olmalısın.
BEDEL ÖDEYECEKSİNİZ
Ben; haddini bilmez, FETÖ lehine karar veren, Galatasaray’a kara bir leke vuran kişilerin dışarından talimat almadan hareket edemeyeceğini düşünüyorum. Ama akıbetleri de belli, milleti hedef alan, milletin adamına karşı duran, terör çanakçılığına soyunanların gün yüzü görmeyeceği kesindir. Savcılar dışında, Galatasaray’ın yerli ve milli üyelerini bu pisliği temizlemeye davet ediyorum, FETÖ’cü Şükür ve Erdem için ihanete el kaldıran tüm üyeleri ihraç edin. Şayet Galatasaray, halkın takımı ise. Herkes şunu aklına soksun, Türkiye’nin iktidarı millettir ve 16 Nisan’da sandıktan “Evet” çıkarsa bu tescillenecektir. Devletin sahibi olan millet, devletine meydan okuyan yalı aşiretleri, para oligarkları, kendisini dokunulmaz sanan grupları yola getirmeyi iyi bilir…