Yeni fenomenimiz; Alparslan Kuytul isimli şahıs.
Kameraları pek seviyor. Uzmanlık alanı ise kitleleri kışkırtmak ve manipüle etmek.
15 Temmuz’a, 15 Temmuz ruhuna, Zeytindalı Operasyonuna karşı…
Konuşmalarında hem FETÖ, hem de PKK’ya yakın mesajlar veriyor.
Rejim eleştirileri, fikren ve zihnen anayasaya karşıtlık ve marjinal tutumlarıyla da DEAŞ’ı anımsatıyor.
Öyle bir yapı ki hem legal hem de illegal muhalif herkes tarafından sempatik bulunuyor. Adana’da yaşanan olayın ardından savunmaya geçen kesimlere bakılırsa “ittifakta” tüm muhalif partililer yer almakta.
Olaya dair yoruma geçmeden önce ne yaşanmış aktaralım.
Haber şöyle: Furkan Vakfı Genel Başkanı Alparslan Kuytul'un destekçisi olan bir grup Adana'da izinsiz gösteri düzenledi. Polis ekiplerinin uyarılarına aldırış etmeyen grup taşkınlık çıkardı. Bu sırada polis ekipleriyle göstericiler arasında arbede yaşandı.
Olay sonrası polisin taşkınlığı bastırmak ve resmi işlem yapmak amaçlı müdahalesi kamuoyunda, orantısız güç kullanıldığı gerekçesiyle eleştiriye muhatap oldu.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ise eleştirileri kabul etti ve konuyla ilgili Twitter hesabından bir açıklamada bulundu. Bakan Soylu, yasa dışı gösteri ile alakalı; "Bugün, tüm tahrik, hakaret ve istismara rağmen orantısız güç uygulamak, bizim yöntemimiz olmamalı idi" diyerek konuyla ilgili soruşturma başlatıldığını açıkladı.
Konuya dair yorumlarımı madde madde ifade edeceğim. Bu sözde sivil toplum kuruluşunu uzun zamandır takip ediyorum. Fitne yuvası olarak ifade edebileceğim vakıf hakkında ve dünkü olaya dair görüşlerim şöyle…
1-Furkan Vakfı ve Kuytul görevini yerine getirmeye devam ediyor.
Bu grup 15 Temmuz karşıtı, FETÖ ve PKK dostu tescilli provokatördür.
2- ABD ajanı olduklarını ispat edemem ama Türkiye’nin selametini istemedikleri kesin.
3-Görevleri; “ AK Parti dindarlara zulüm ediyor” algısı oluşturmak.
4-Uzun zamandan beri kitlesel bir sokak hareketine çalıştıklarını bilmek için istihbaratçı olmak gerekmiyor. Vakıf açıklamalarını sosyal medyadan takip etmek yeterli veri sağlıyor.
5-Biden ekibinin yeni planı: Gezideki gibi sekülerleri sokağı dökmek yerine dindar görünümlü ajan yapıları devreye sokup ayaklandırmak. Amaç; Cumhur İttifakı’na kan kaybettirilmek isteniyor.
6-Polisin orantısız şiddet kullandığını savunanlar, adı konmamış suç örgütünün girişimlerini görmezden geliyorlar. Olayda neyi hedeflediler? Büyük kalkışmaya engel olunduğu takdirde mağdur rolüne bürünecek veya kalkışmayı başaracaklar! Algıyı bozmazsak iki ihtimalde de kazanıyorlar.
7-Polisimiz ne Batı’daki gibi baskın rolde ne de Doğu’daki gibi egemen pozisyondadır. Batı’da sistem zarar görmesin diye -örgütlüyü bırakın- adi suçlarda bile polis acımasızca müdahale eder. Polisin devleti koruma refleksi, hiçbir ülkede buradaki gibi değersizleştirilmiyor.
8-Gelelim kadın ve çocuklu görüntülere… Çocuklara çok üzüldüm. Rabbim onları korusun. Bu çocukların vebali ana-babalarınındır. Çocukları sözde eylem yerine getirip kullanan sözde babalara Allah hidayet versin. Bu vatanın aleyhine çalışan herkes de kahr-u perişan olsun.
9-Biz ne 28 Şubat’ta ne de 15 Temmuz’da çocuklarımızı sokağa çıkarmadık. Alnından öpüp en yakınımıza teslim ettik. Çocuğu polis karşısına çıkaran samimi değildir. En adi şekilde duygu sömürüsü yapmak için kendi çocuklarını kullanmışlardır. İşte bu gruptan tiksinmek için bir neden daha.
10- Başörtülü polisin, başörtülü provokatöre müdahalesini kınayanlar var. Sapla samanı birbirine karıştırmayalım. Başörtülüler suçtan münezzeh mi? Örneğin; FETÖcüler? Polis haksız güç uyguladıysa hakkında işlem yapılır fakat kadın polisin davranışını analiz ederken inancını ve giyim tarzını konuya dahil etmek; şekilci bakmanın dar görüşlülüğüne hapsediyor bizi. Başörtüsünü normalleştirebilir miyiz artık!
11- DEAŞ ile en büyük mücadeleyi malum hükümetimiz gerçekleştirmekte. Fırat Kalkanı en somut örnek. “ Devlet IŞİD’e yardım ediyor” diye iftira eden din düşmanı soysuzlar bugünlerde DEAŞçılara benzeyen Kuytulculara pek hayran bakıyorlar. Neden acaba?
12- Savcı, hakim… Adalet mekanizmasına büyük iş düşüyor. Dini grup maskesi altında sürekli illegal söylem üreten bu yapının suç dosyası açığa çıkarılmalı. Suç aleni işleniyor, gereken gecikmeden yapılmalı. Suç, tescillensin.
13-Polisin içinde varsa kripto FETÖcü, Apocu vs. onlar da çıkacak.
Bugünkü olayda bilinçli bir şekilde şirazeyi kaçıran polis de hesap verecek.
Gezi’de çadırları yakan FETÖcü polisler nasıl açığa çıktıysa, bunlar da bilinecek.
Hiçbir hainlik gizli kalmaz.