Güncel

Ermenilerden namuslarını korumak için su kuyularına atladılar! Müslüman Türk kadınları...

Bayburt'un Aydıntepe ilçesine bağlı Yukarıkırzı köyünde Ermenilerin saldırıları karşısında iffetlerini korumak için su kuyularına kendilerini atarak hayatlarını kaybeden Müslüman Türk kadınlarının ismi İffet Anıtı'nda yaşatılıyor.

Abone Ol

<p>Aydıntepe ilçesine bağlı Yukarıkırzı köyünde inşa edilen ve Türkiye'de bir ilk olma özelliği de taşıyan İffet Anıtı'nda Birinci Dünya Savaşı yıllarında Bayburt ve civarında Ermeni çeteleri tarafından gerçekleştirilen mezalime ilişkin figürasyonlar ve bu mezalim sırasında Müslüman Türk kadınlarının namuslarını korumak için kendilerini içerisine attıkları su kuyuları sergileniyor.</p>

<p>O yıllardan muhafaza edilen açıklamalı bilgi ile sergilenen su kuyusu taşı da anıtta yer alıyor. Ermeni mezaliminin acı hatırasını gelecek nesillere aktarmak için yükselen anıt estetik yapısıyla da dikkat çekiyor.</p>

<p>Bayburt Şehit ve Gazi Aileleri Derneği Başkanı Selami Köksal "unutturmayacağız, unutmayacağız" diyerek Ermenilerin yaptığı zulümlerden bahsetti. Köksal, "1917-1918 yılları arasında Ermenilerin Bayburt'ta yaptığı zalimliklerden, zulümlerden kaçan namuslarını korumaya çalışan kadınlar kendilerini canlı canlı su kuyularına atarak, şehit oldular. Biz de Ermenilerin burada yaptığı zalimlikleri, mezalimi unutturmamak ve gelecek nesillere aktarmak için bu anıtı yaptık. Unutturmayacağız, unutmayacağız" diye konuştu.</p>

<p>Köy sakinlerinden Mustafa Lüleci ise hayattayken köyün yaşlılarından dinlediği Ermeni mezalimini anlatırken gözyaşlarını tutamadı. Ermeni mezalimine şahit olan Mehmet Ali Efendioğlu'dan dinlediği acı olayı anlatırken gözyaşlarına boğulan Lüleci, "Ethem Ağa'nın Hanı diye bir yer varmış, orada çocuklar oyun oynarken Armen isminde 5 vakit namaz kılıp, tespih çeken Ermeni asıllı, Müslüman görünümlü bu kadını Ethem Ağanın Han'ında haçı öperken görmüşler."</p>

<p>"Anne babalarına söylemişler ve kimse inanmamış. Yapmayın etmeyin o namazında, niyazında bir kadın demişler. Daha sonra Ermeni çeteleri köye geldiği zaman, bu Armen isimli sözde Müslüman kadın Ermeni askerlerine Türk kadınlarının ben yerini size göstereyim diyor."</p>

<p>"Ermeniler ise Armen'e inanmıyor, nerden bilelim Ermeni olduğunu diyorlar o sırada Armen, haçını çıkarıp öpüyor. Ermeni çeteleri Armen'in Ermeni olduğuna ikna oluyorlar. Armen isimli bu Ermeni kadın Türk kadınları, aşağıda toplandılar diye bir bir kadınların yerini söylüyor. Ermeni çeteleri, köydeki genç ve güzel kadınların yüzlerine hayvan pisliği, çamur sürüyorlar."</p>

<p>"Türk kadınları teslim olmuyor, mücadele ederek kendilerini kuyuya atıyorlar. O dönemde yaşamış Süleyman Ağa denilen kişi bahçeye indiğinde Ermeni askerinin gelinine saldırdığını görüyor. Süleyman Ağa, gelinine saldıran Ermeni askerini hançeriyle vuruyor. İkinciye saldırırken o esnada Süleyman Ağayı şehit ediyorlar. 1966 yılında çay ocağı vardı, o çay ocağında mezalimi bilen yaşlılar hep toplanırdı. Savaş kelimesini duyunca hiçbiri konuşamazdı, gözleri dolardı. Ermenilerde merhamet yok, çoluk çocuğa acımazlardı derlerdi. Anlatacak çok şey var ama anlatamaz durumdayım, hepsi çok acı şeyler."</p>

<p>"Bu topraklar kolay kazanılmadı" şeklinde konuştu. Şehit Türk kadınlarının anısına anıt içerisinde yapılan müzede yer alan bir tabelada yer alan yazıda, Ermeni çetelerinin elinden bir şekilde kaçan ve kocası askerde olan genç kadın su kuyusunun başına gelerek, "bacılar ben cephedeki erimin namusunun kirletilmesine müsaade edemem, bu namus ancak böyle korunur" diyerek kuyuya atlar.</p>

<p>"Namuslarını koruma savaşı veren 18 kadın ve gelin, kuyuya atlayan genç kadının izinden giderek kendilerini kuyuya atarak şehit olurlar." ifadelerine yer verdi.</p>