90 yaşındaki Osman Erol 35 yılda 40 bin fidan dikti

Sürekli içinde fidan dikme isteği olduğunu söyleyen Erol, "Geceleri uyku uyuyamıyorum, kalkıp ağaç dikmeye gidiyorum. Traktörüm var, ağaçları sürekli kontrol ediyorum. Yağmur çamur demeden her zaman gider bakarım, sularım." dedi.

Cebinde sürekli badem çekirdeği taşıdığını dile getiren Erol, "Erik, armut ağacı diktim. Köylüler diktiğim ağaçların meyvelerini yiyor. Köyde ağacımın olmadığı yer yok. Kavak, söğüt, badem, aklınıza ne gelirse var. İşim sadece dikmeyle değil, sürekli bunlarla uğraşıyorum. Hiçbir menfaat sağlamıyorum." ifadelerinde bulundu.

İlerleyen yaşına rağmen yaz kış demeden her gün diktiği fidan ve ağaçların bakımını yapan Erol'a, Kızılırmak Kaymakamlığı tarafından da teşekkür belgesi verildi.

Erol, bu işleri yaparken hiç zorlanmadığını vurgulayarak, "Kaymakama da söz verdim, ölene kadar ağaç dikmeye devam edeceğim. Ben ölünce de insanlar meyveleri yiyip bana dua etsin." ifadelerini kullandı.

Köy muhtarı Metin Çalış da Osman Erol'un elinden yıl boyu küreğin düşmediğini belirtti.

Çalış, "Buralar kurak olduğu için vatandaşlar sıkıntı çekiyordu, gölgelik arıyordu. Osman amcamızdan Allah razı olsun, köyümüzün etrafını komple ağaçlandırmıştır. Köylümüz de rahat ediyor. Ankara'dan, İstanbul'dan gelen köylülerimiz meyve ağaçlarından faydalanıyor. İl dışından gelen vatandaşlarımız meyve toplayıp götürebiliyor." dedi.

Gelecek nesillere güzel bir miras bırakılacağına işaret eden Çalış, "Osman amcamız olmasaydı Hallaçlı köyümüzde ağaç sevgisi olmazdı. Osman amcamızın sayesinde köyümüze ağaç sevgisi geldi." ifadelerini kullandı.

Köyde çobanlık yapan Samet Çalış da eskiden hayvan güderken gölgelik yer bulmakta zorluk çektiğini, şimdi Erol'un sayesinde ağaç dibinde oturarak dinlenebildiğini söyledi.

.