Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ABD’nin Los Angeles kentinde Türk vatandaşları ile bir araya geldi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakan Binali Yıldırım’ın selamlarını getirdiğini belirten Çavuşoğlu, “Sizi hiçbir zaman yalnız bırakmıyoruz, her zaman yanınızdayız. Dünyanın neresinde olursa olsun tüm vatandaşlarımızın yanındayız. Farklı siyasi görüşlerden olabilirsiniz ama Türkiye söz konusu olduğunda hepimizin aynı noktada olması lazım.” ifadelerini kullandı.
ABD’ye FETÖ uyarısı
Çavuşoğlu, Türkiye’nin dış politika önceliklerinin barış ve adalet üzerine kurulu olduğunu anlattı.
FETÖ meselesine değinen Çavuşoğlu, “FETÖ’nün nasıl hain bir örgüt olduğunu tüm dünya anladı. İnşallah ABD de bunu bir gün anlar. Maalesef Amerika’dan istediğimiz desteği bugüne kadar göremedik. İade taleplerimiz gerçekleşmedi, henüz bir soruşturma açılmadı.” değerlendirmesini yaptı.
Türk-Amerikan ilişkilerindeki sorunlara temas eden Çavuşoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
ABD’nin teröre destek vermesi dolayısıyla ilişkilerimiz gergin
“ABD bizim en önemli müttefiklerimizden biridir. Bazı konularda görüş ayrılıklarımız ve ilişkilerimizde inişler-çıkışlar olabilir ama bu FETÖ meselesi ile ABD’nin PYD’ye silah vermesi meselesi dolayısıyla ilişkilerimizde bir gerginlik var. Bunları da diyalog yoluyla aşmaya çalışıyoruz. Esasen iki gün sonra Vancouver’da ABD ile beraber katılacağımız toplantı bile Kore Savaşı’ndan bu yana aramızda oluşturduğumuz müttefikliğin bir yansımasıdır.”
Bakan Çavuşoğlu, son dönemde Avrupa Birliği (AB) ülkeleriyle yaşanan yumuşama havasına ilişkin şunları söyledi:
Almanya ilişkileri düzeltmek istedi
“Bizim normal şartlarda ne ABD ile ne AB ile ne de Almanya ile problemimiz yok. Almanya şimdi ilişkileri düzeltmek istedi. Son ziyaretimizde ilişkilerde yeni bir sayfa açtık. Avusturya’nın yeni Dışişleri Bakanı telefon açıp, ‘Ben Türkiye’yi ve Türkleri çok seviyorum. Derslerimde İslam medeniyetini anlattım. Osmanlı’nın dünya medeniyetine katkılarını anlattım. Dolayısıyla ilişkilerimizi düzeltebilir miyiz?’ dedi. ‘Memnuniyetle’ dedim. Ayın 25’inde kendisini, gençliğinde geldiği Büyükada’da ailesiyle birlikte ağırlayacağız ve yeni bir sayfa açacağız.”
Türkiye’de yabancılara, Hristiyanlara veya Yahudilere karşı düşmanlık gibi unsurların olmadığını vurgulayan Çavuşoğlu, Avrupa’da artan yabancı düşmanlığına dikkat çekti ve sürecin 2. Dünya Savaşı’na benzememesi uyarısında bulundu.
“İki eşit ortak gibi konuşacağız”
Mevlüt Çavuşoğlu, “Türk milleti uyandı, Türk milletinin yeniden kendisine güveni geldi. Bunu Avrupalı dostlarımıza anlatmaya çalışıyoruz. Dolayısıyla Türkiye gibi bir ülkeye ve Türk milletine nasıl davranacağınızı biraz öğrenmeniz lazım. Tepeden bakarak baskıcı anlayışla olmaz, iki eşit ortak gibi konuşacağız. Sorunları da bu şekilde aşacağız.” açıklamasını yaptı.
“Siyasi çözüm olmadan ve Suriye’ye istikrar getirmeden olmaz”
Suriye’deki son gelişmelere de temas eden Çavuşoğlu, “Suriye’de geçen yıllarda sürekli katliamları konuşuyorduk ama 2017’de özellikle Astana Süreciyle ve attığımız adımlarla bugün Suriye’de şartlar daha iyi. Tamamen iyi mi, hayır değil. Siyasi çözüm olmadan ve Suriye’ye istikrar getirmeden olmaz ama iyiye gidiyoruz. Siyasi sürece odaklandık. Türkiye burada başrolü oynuyor.” dedi.
Bu sürece İran ve Rusya’nın dahil olduğunu, ABD’nin de orada olduğunu kaydeden Çavuşoğlu, süreçten Avrupalıların da dışlanmadığını dile getirdi.
Irak’taki son duruma da değinen Çavuşoğlu, “Irak’taki sorunun çözümü için iki taraf da bizden arabuluculuk istiyor. Bölgesel yönetim ciddi bir hata yaptı, hatasını anladı ama Irak’ın istikrarı ve sınır bütünlüğü bizim için önemli. Ayın 21’inde Bağdat’a gideceğim. İnşallah Türkiye bu sorunun çözümünde de önemli rol oynayacak. Bizim gizli ajandamız yok, kimsenin toprağında gözümüz yok. Savunduğumuz şey adalet.” diye konuştu.
Konuşmasının sonunda Çavuşoğlu, ABD’deki Türk toplumunun bir araya gelmesi noktasında Büyükelçi Serdar Kılıç’ın çok çaba sarf ettiğine ve Türk-Amerikan Ulusal Yönlendirme Komitesi (TASC) adlı bir çatı yapının da kurulduğuna vurgu yaptı.
Bakan Çavuşoğlu, Los Angeles’taki programının ardından Kanada’nın Vancouver kentinde gerçekleştirilecek Kuzey Kore konulu dışişleri bakanları toplantısına katılacak ve burada ABD Dışişleri Bakanı Rex Tillerson ile bir görüşme gerçekleştirecek.