Adana, Çukurova'nın bereketli topraklarında, Toros Dağları'nın kucağında, Anavarza'nın tarihî kalıntıları arasında, yarpuzundan çakırdikenine, Anadolu'nun tam özünü yaşatan bir şehirdir. Bu topraklardan çıkan lezzetler, Adana'nın zengin gastronomi mirasının en önemli göstergesidir. Sıcak şehrin sıcak insanları tarafından yapılan ve âdeta kalpleri fetheden Adana ve ciğer kebabı, şirden dolması, şalgam suyu gibi lezzetler, şehrin yemek kültürünün ruhunu yansıtıyor.
Adana gastronomi merkezi olma yolunda ilerliyor
Türkiye'nin en önemli lezzet duraklarından biri olan Adana, dünya çapında bir gastronomi merkezi olma yolunda hızla ilerliyor. Bu hedefe ulaşmada en önemli katkıyı bence “Adana Lezzet Festivali” sağlıyor. Bu yıl yedincisi yapılan “Uluslararası Adana Lezzet Festivali” muhteşem yemeklerin dünya çapında tanınması için iyi bir fırsat veriyor. Adana'nın usta şefleri tarafından hazırlanan ünlü yemekler, Merkez Park'ta kurulan stantlarda muazzam bir kalabalık oluşturan ziyaretçilere sunuldu. Yine festivalin genelinde Adana'nın gastronomi kültürüne dair geleneksel yemek pişirme yarışmaları, gastronomi atölyeleri ve konserler gibi bir dizi etkinlik düzenlendi.
"Bereketli Topraklar Üzerinde Tarımdan Turizme"
Festival, 6 Ekim günü Yeni Adana Müzesi Konferans Salonunda gastronomi alanındaki son gelişmeler ve geleceğe yönelik çalışmaların ele alındığı "Bereketli Topraklar Üzerinde Tarımdan Turizme" başlığıyla yapılan oturumlarla başladı. Bu etkinlikte, gastronomi alanında başarılara imza atmış, çalışmalarıyla fark oluşturmuş, mutfak konusunda uzman kişiler ve kanaat liderleri bir araya geldi. Adana Valisi Yavuz Selim Köşger ile Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar burada birer konuşma yaptı. Sayın Vali Köşger, "Adana, sahip olduğu zengin mutfak kültürüyle dünyanın en önemli lezzet merkezlerinden biri olma potansiyeline sahip. Bu festival, şehrimizin gastronomi alanındaki gücünü ve potansiyelini tüm dünyaya göstermek için önemli bir fırsat sunuyor" dedi. Başkan Karalar ise “Her yıl bu günlerde Adana’nın eşsiz güzelliklerini tanıtma fırsatı yakaladığımız için heyecanlanıyoruz. Adana çok özel bir kent. Olağanüstü zenginlikleri bir arada barındıran dünyadaki ender kentlerden biri” diye konuştu. Uluslararası Adana Lezzet Festivali, Yeni Adana Müzesinde yapılan konuşmalardan sonra Merkez Park’ta yapılan bir kortejle devam etti. Kısa bir açılış töreninden sonra yakılan dev mangal ateşiyle de festival resmen başlamış oldu.
Dumanlı hava sahası
Festival zamanı Adana’ya yukarıdan bakanlar semaya doğru yükselen çok fazla dumanla karşılaşıp endişelenmiş ve belki de panik yapmışlardır sanırım. İşin aslı Adana Lezzet Festivali’nin olduğu Merkez Park’ta kebapçılar çok yoğun çalıştıklarından dumanlar göğe doğru yükselerek inanılmaz bir manzara oluşturuyordu.
Festival yine çok başarılıydı
Bir “gastronomi şehri” olarak görülmesi gereken Adana; mutfağını, yemek kültürünü ve yöresel lezzetlerini tüm dünyaya tanıttığı mükemmel bir uluslararası “lezzet festivali” daha yaptı. Bu organizasyonda büyük emeği geçen ‘Yedi İletişim’den Haluk Özsevim, ‘Guide İletişim’den Tülay Şamcı ve Dilek hanımlara, Ebru Koralı ve ‘Onbaşılar Kebap’tan Tayyar Zaimoğlu gibi daha sayamadığım tüm gizli kahramanlara teşekkür ediyorum. Son yıllarda ülkemizde yapılan en iyi gastronomi festivallerinden biri gerçekleşmiş oldu. Öncelikle ekip çok iyi organize olmuş. Havalimanında sizi karşılayan bir masa, otele ve festival alanına çıkışlar düzenli ve dakik, yemek organizasyonlarına hatta gastronomi trenine kadar her şey en ince ayrıntısına kadar düşünülmüş. Program hiç şaşmadı desem abartmış olmam. Festival alanı iyi düşünülerek organize edilmiş. Bir yanda kebapçılar diğer yanda tatlıcılar ve belediye stantları farklı noktalara yerleştirilmişler. Konuşmalar, yarışmalar söyleşiler yine farklı yerlerde. Herkes ilgili olduğu tarafa yöneliyor ve çok geniş olan bu etkinlik alanında tüm ziyaretçiler hayatından memnun bir şekilde dolaşıyor ve eğleniyor.
‘Adana gastronomi treni’
Lezzet festivali kapsamında, ‘gastronomi treni’ adıyla güzel bir proje de yer alıyor. Biz de bu trenle Adana’dan hareket ettik. 1912 yılında Almanlar tarafından inşa edilen tarihi Varda Köprüsü’nde kısa bir mola verdikten sonra Pozantı’nın Belemedik Tabiat Parkı'na geldik. Burada Pozantı Kaymakamı Fatih Karamahmut ve Belediye Başkanı Mustafa Çay bizleri karşıladı. Bu bölgede yetişen yöresel ürünlerden oluşan nefis bir kahvaltı yaptık. Sonbahar mevsimi nedeniyle oluşan doğal ortam ve tarihî mekânda sıkma ve böreklerin yanı sıra bal, çilek, peynir, üzüm, zeytin ve birbirinden lezzetli reçellerin tadına baktık.
Adana Kebap
Adana dendiğinde ilk akla gelen lezzet, tartışmasız coğrafi işaret tescilli “Adana kebabı”. Adını bu kentten alan ve şehrin bir simgesi hâline gelen Adana kebabını bu ilde kimler iyi yapıyor derseniz işte size dört marka…
Adana'nın tarihî markası Onbaşılar Kebap
1904 yılından beri Adana'da hizmet veren Onbaşılar Kebap, şehrin adıyla anılan Adana kebabı ve kebap çeşitlerinin öncülerinden biridir. Festival komitesinde de görev alan Tayyar Zaimoğlu'nun sahibi olduğu Onbaşılar, erkek koyun etinden geleneksel tariflerle kebap yaparak lezzetlerini sürdürmektedir. Onbaşılar Kebap, Adana'nın kendine özgü mangalında eti pişirerek etin gerçek lezzetinin alınmasını sağlıyor. 100 yılı aşkın bir süredir değişmeyen lezzet ve ürünlerini, kendine özel sunumu ile konuklarına benzersiz bir damak tadı yaşatan Onbaşılar, Adana'nın en sevilen kebap restoranlarından biridir.
Adana'nın lezzetli yüzü: Cihangir Kebap Kaburga
1986 yılında Manisa'da dünyaya gelen Siirtli Cihangir Korkmaz, kebapçılık mesleğine Adana'da, amcasının yanında çalışarak adım atıyor. 1995 yılında başladığı kebapçılık kariyerinde tam zamanlı olarak 19 yıl boyunca çalıştıktan sonra 2013 yılında kendi işletmesini açan Korkmaz, Adana kebapçılığına yeni bir soluk getirdiğini söylüyor. Cihangir Kebap Kaburga, Adana kebap yapmaya devam ederken ’ikiyüzlü kebap’ ile Adana lezzetlerine yeni bir tat katıyor. Özel soslarıyla da dikkat çeken Cihangir Kebap Kaburga, lezzetli yemekleriyle ön plana çıkıyor. Şu anda Adana'da iki şubesi bulunan Cihangir Kebap, İskenderun ve Ordu'da da şubeleriyle Adana kebabın lezzetini en iyi şekilde sunuyor.
En iddialı kebap ve ciğer Birbiçer’de
Adana’da inanılmaz leziz mekânlar bulunuyor. Bunlardan biri de “‘Birbiçer Ciğer Kebap’” olarak 1947 yılında Adana Bakımyurdu caddesinde açılan restoran. Dede ve babadan sonra şu an işin başında üçüncü kuşak torun Alparslan Birbiçer bulunuyor.
Adana'nın en iyilerinden: Hasan Usta Kebap
Hasan Usta Kebap, 1986 yılında Hasan Oral tarafından kuruldu. Adana'da, İstanbul'da ve Ankara’da çok sayıda şubesi bulunan ünlü kebapçının İstanbul şubesinin başında ise kardeş İzzettin Oral Usta var. Hasan Usta Kebap'ın lezzetinin sırrı, Siirt'ten getirilen ve tamamen erkek kuzulardan yapılan kebap harcında gizli. Etin ağızda bıraktığı tadın bozulmaması için kebabın içine pul biber dâhil hiçbir baharat katılmıyor. Mekânın dizaynı da oldukça dikkat çekici. İçerisi sanki bir botanik bahçesi gibi, çeşit çeşit doğal çiçekler eşliğinde keyifli bir kebap ziyafeti çekebilirsiniz.
Adana kebabını dünyaya tanıtan usta: Biral Serttaş
Adana'da kebapçılık sektörünün önemli isimlerinden Biral Serttaş, aynı zamanda TÜRES şube başkanı. Serttaş'ın sahibi olduğu Kasrı Kervan Kebap, Adana'ya gelenlerin mutlaka uğraması gereken mekânlardan biri. Sertaş, aynı zamanda bir TV programı da yapıyor. Programında Adana kebabı gibi birçok lezzeti dünyaya tanıtmaya çalışıyor. Adana kebabının akademik kariyerini yapmak için yola çıktığını belirten Serttaş’ın Kasrı Kervan Kebap dükkânı Turgut Özal Bulvarı Güzelyalı Mahallesi'nde bulunuyor. Adana'ya yolunuz düşerse mutlaka bu mekânı ziyaret etmenizi tavsiye ederim.
Burada yer veremediğim ve kenti geldiğinizde ziyaret edebileceğiniz daha birçok lezzetli kebap mekânı var. Onları da bir sonraki Adana yazımda yazarım inşallah.