Fenerbahçe, Antalyaspor karşısına artık alışık olduğumuz bir oyuncu kadrosu ve oyun planıyla sahadaydı. Seyirciler de bu sene Kadıköy’de alışık olduğumuz gibi stadı neredeyse tıka basa doldurmuş, müthiş bir atmosfer oluşturmuşlardı. Kadıköy’de alışılmadık tek şey, Emre Belözoğlu’ydu. Maçın ilk 5 dakikalık diliminde sayabildiğim kadarıyla 3 basit pas hatası ve 1 de top kaybı ile oynadı. Emre’nin bu aksaklığı yüzünden maçta bir türlü aradığı ritmi bulamadı Fenerbahçe. Jailson’un hamle hatasıyla 6. dakikada gelen Antalya golünün şaşkınlığı Emre’nin silkinmesiyle de ilk 20 dakikalık dilimin ardından sona erdi. Ancak ileri uç oyuncularının üretkenlikten uzak olmasıyla gol gelmedi ve devre Antalya’nın üstünlüğüyle geçildi.
İkinci yarıya beklendiği gibi baskılı başlayan Fenerbahçe tribünlerin de baskısıyla gereksiz bir telaş içine girdi. Gol geciktikçe stres katsayısı artarken Antalya’ın 58’de ardı ardına kaçırdığı bu stresin bir getirisi oldu. Maç buradan dönseydi kaleci Altay da kuşkusuz maçın adamı olacaktı. Ancak stresi yönetemeyen Fenerbahçe, kalan dakikalardaki şuursuz baskıdan netice alamadı. Dahası başta Aatıf olmak üzere Antalya forvetleri biraz daha paylaşımcı olsa skor çok daha farklı da olabilirdi. Sonuç olarak Fenerbahçe ağır favori çıktığı bir maçta hesapta olmayan bir kayıpla haftayı kapadı. Rakiplerin durumu da göz önüne alındığında, bu, telafi edilebilir bir kayıp gibi gözükse de sadece 7 haftada kaybedilen 10 puan şampiyonluğa oynayan bir takım için oldukça düşündürücü!