Çocuklarının dağa kaçırılmasından HDP'yi sorumlu tutan Diyarbakır annelerinin 3 Eylül 2019'da başlattığı oturma eylemi yaklaşık 5 yıldır aralıksız sürüyor.
Evlat nöbeti tutan ailelerin sayısı yurdun dört bir yanından gelenlerin de katılımıyla 375'e yükseldi. Dayanışma ve kararlılıkla yürütülen oturma eylemi ve ailelerin çağrıları sayesinde 53 aile evladını terörün pençesinden kurtarmayı başardı. Bu süre zarfında diğer ailelerin evlat nöbetinde umutlu bekleyişi sürüyor.
Anneler Günü'ne çocuklarının özlemiyle giren anneler, evlatlarından gelecek müjdeli haberi bekliyor. Eylem sayesinde çocuklarını terörün pençesinde kurtaran aileler de oturma eylemini sürdüren ailelere zaman zaman destek ziyaretinde bulunuyor.
“7 Anneler Günü’dür evladımdan ayrıyım”
Oğlu Bayram için oturma eylemini sürdüren Ayten Elhaman, 5 yıldır HDP il binası önünde olduğunu, 7 yıldır evladına hasret olduğunu söyledi. İlk göz ağrısını kendisinden alındığını belirten Elhaman, “ 7 Anneler Günü’dür evladımdan ayrıyım. Allah, hakkımızı onlara bırakmasın. Evladımı onlardan alacağım. Evladım hiçbir zaman Anneler Günü’nü kaçırmazdı. Daha 3-4 yaşlarında bile Anneler Günü’nü kutlardı. Büyüdükten sonra da bana hep ayakkabı alırdı. ‘Cennet, annelerin ayağı altında’ derdi. Buradan sesleniyorum. Anneler Günü nedeniyle bütün anneleri buraya çağırıyorum. Gelsinler, sessimize ses olsun. Bilsinler ki evlatlarımızı o katillere bırakmayacağız” dedi.
Oğlu Mustafa Biçer’i terörün pençesinden kurtaran Ayşegül Biçer, oğlu gelmeden önce buruk, acı içinde geçirdiği Anneler Günü olduğunu ifade etti. Biçer, “2 yıldır Anneler Günü’nde evladım yanımda. Nasıl ki sevindim, o heyecanı, mutluluğu yaşıyorsam, rabbimden dileğim tüm anne ve babalar o sevinci yaşasın” diye konuştu.
“Çocuklarımız yanımızda olsaydı sevinirdik, Anneler Günümüz olurdu”
9 yıl önce 16 yaşında dağa kaçırılan oğlu Aziz için eylem yapan anne Güzide Demir de, 5 senedir bu eylemi sürdürdüğünü aktardı. Demir, “Çocuklarımız gelmeyene kadar buradan kalkmayacağız. 9 yıldır evladımdan ayrıyım, 9 Anneler Günü geçti. Boynumuz bükük, içimiz buruktur. Çocuklarımız yanımızda olsaydı sevinirdik, Anneler Günümüz olurdu. Hiçbir Anneler Günümüz yok” şeklinde konuştu.
Kızına kavuşan Songül Akkuş ise şunları söyledi:
“Bütün annelere sesleniyorum. Sizde gelin bize katılın. Bize destek verin, bu çocukları dağdan kurtaralım. Çocukları dağda olan anneler için Anneler Günü ve bayram gelince çok zordur.”