Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, “Kira uyuşmazlıklarında bugüne kadar çözümlenen ara bulucuya intikal eden uyuşmazlıkların 10 bin 46'sı anlaşmayla sonuçlandı. Bu ne demek; 20 bin ev sahibinin ve kiracının, adliye kapısına düşmemesi demek. 20 bin insan önemli'' dedi.
Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Arabulucu Avukat Umut Metin şu ifadeleri kullandı: “Arabulucuda anlaşma oranlarında artış var. Daha iki hafta öncesinde anlaşma sayısının 7 bine yaklaştığı gözlenmişken bugün 10 bini aştığını görüyoruz. Son 2 haftada kira uyuşmazlıklarında 3 binden fazla anlaşma sağlanmış durumda.
Arabuluculuğun 2 ay uygulama süresi var. Bu süreye bakıldığında geçmişte her ay 20 bin kira uyuşmazlığı davası vardı. Bugün ise aylık kira davasının 3500 seviyesine düştüğünü görüyoruz. Bu davaların önemli oranda azaldığını gösteriyor. Anlaşma oranlarının da yükseldiğini gösteriyor. Bir taraftan dava sayısı düşerken diğer taraftan anlaşma oranları artıyor.
EN ÇOK HANGİ UYUŞMAZLIKTA ANLAŞMA VAR?
Şu anda kirada sorun daha çok olduğu için daha çok anlaşmayı burada sağlıyoruz. Bir de ortaklığın giderilmesi davalarında, aile içi sorunlarda, malda, gayrimenkule ortak olan kişiler arasındaki sorunlarda güzel anlaşma örnekleri yaratılabiliyor.
‘DAVA SAYISI YÜZDE 80 AZALDI’
Arabulucuya intikal eden uyuşmazlıkları gideriyoruz. Bugün anlaşma oranı 10 bini aştı. Yargıya intikal eden dava sayısını arabuluculuk yüzde 75-80 oranında azaltmış durumda.
BÜYÜK ÖLÇÜDE ÇÖZÜM OLDU MU?
Doğru, anlaşma oranları çok daha yüksek. Nitelikli arabuluculuklar yapılıyor. Kira sorununa büyük ölçüde çözüm oldu. Bu alanda arabuluculuk özgün çözümler üretti. Tarafların uzun yıllar davalaşması vs. yerine arabuluculukla anlaşmayı sağlaması toplumsal barışı da sağladı.
KİRA SORUNUNA ‘TAHLİYE’ ÇÖZÜMÜ!
Anlaşma ile sonuçlanan bir arabuluculuk örneğinden bahsedecek olursak taraflar arasında 10 yılı aşan bir kira ilişkisi vardı ve aralarında geçmiş kira bedellerine ilişkin tartışma bulunmaktaydı. Taraflar arasındaki uyuşmazlık davaya dönmüştü, biz arabuluculukla mevcutta görülen davayı ortadan kaldırdık.
‘EV SAHİBİ KİRACININ TAHLİYESİNİ İSTİYORDU’
Uyuşmazlıkta kira bedeli emsallerin çok altında bir yerdeydi. Aralarındaki ilişki o kadar bozulmuştu ki kiraya veren yeni kira bedelinden ziyade kiracısının tahliyesini istiyordu.
Konuyu şöyle çözdük: Taraflar arasında tahliye tarihini belirledik. Kiracı arabuluculukta anlaşılması halinde tahliye beyanında bulundu. Tahliye etmeme ihtimalinin olabileceği de konuşuldu. Bu durumda da emsallere yakın yüksek bedelde kira belirlenmiş oldu.
Kiracı ‘ben zaten çıkacağım’ diyordu. Ancak olası bir terslik durumunda ise eski düşük kiradan değil de güne uygun daha anlamlı bir kira bedeli ödenmesi hususunda mutabakat sağlandı.
ARABULUCUYA ANAHTAR TESLİMİ KARARI!
Örnek arabuluculukta kiracının tahliyeyi kabul etmesiyle anlaşma sağlandı. Burada dikkat çeken özelliklerden birisi şuydu: Uygulamada kiralanan evlerin, konutların, iş yerlerinin tesliminde anahtar teslimi sorunu yaşanıyor. Tahliye gününde anahtarı ev sahibi teslim almazsa, arabulucunun teslim alması halinde teslimin yapılmış sayılacağı konusunda da anlaşıldı.
Mülk sahibi anahtarı teslim almayıp kiracıyı zor durumda bırakmak isteyebiliyor veya tam tersi durum olabiliyor. Bunları aşmak için böyle bir çözüm ürettik. Bu da arabuluculuk anlaşmasının getirdiği farklı çözümlerden birisi.
Mahkemenin bir davada anahtarı teslim alması söz konusu değildir. Arabuluculukta tahliye, kira bedeli, anahtar teslimi gibi sorunlar çözüme kavuşturulmuş oldu.
DAVA SAYILARINDA DÜŞÜŞ VAR MI?
Evet var, eylül ekim döneminde toplam 7 bin dava açıldığına baktığımızda aylık 3500 dava açıldığını görüyoruz. Bu önceki aylarda aylık 20 bindi, yani 20 bin değil artık 3500 dava var. Arabuluculuk başarı ile devam ediyor. Arabuluculuğun desteği ile dava sayıları çok daha aşağılara çekilebilecektir.”