“Erdoğan da Refah partisinden ayrıldı, hain mi oldu?” diyenin analizleri çöptür.
Bir: Erdoğan AK Partiyi kurarken Refah Partisinden ayrılmadı, Fazilet Partisinden ayrıldı.
İki: O dönemde Fazilet Partisi için siyaset yapmak imkansızdı. Çünkü o da kapatılacaktı, nitekim kapandı da.
Üç: Erdoğan iktidara yürümek için yeni bir yol inşa etti, Erbakan’ı iktidardan düşürmek için sağa sola koç başlığı yapmadı.
“Davutoğlu ve Babacan’ın kuracağı yeni parti” diyenin analizleri çöptür.
Bir: “Yeni parti kuracaklar” denilen Abdullah Gül, Ali Babacan, Beşir Atalay ve Nihat Ergün gibi siyasetçilerle Davutoğlu başka yollarda. Davutoğlu o ekiple iş yapmaz, o ekip Davutoğlu’yla iş yapmaz. Davutoğlu’nun hedefi Erdoğan’ı ekarte edip AK Parti’nin başına geçmek.
İki: 2015 yılında beliren plana göre Erdoğan onursal başkan, Davutoğlu Başbakan, Hakan Fidan da Dışişleri Bakanı olacaktı. Bu Türkiye’nin kurtuluşu için yıldızlar takımıydı ve bu planda Gül’e yer yoktu. Sonra plan bozuldu, şartlar değişti. Ama Davutoğlu’nun hedefi hâlâ bir yolunu bulup fazla gürültü çıkarmadan AK Parti’nin başına geçmek. Gül’ün eline silah verip “bir mermin var” deseniz Davutoğlu’nu vurur, eğer ikinci mermiyi bulursa Erdoğan’ı vurur.
Üç: Davutoğlu AK Parti’yi bırakmaz. AK Parti içindeki Davutoğlu kliği, Gül ve Babacan kliğinden farklıdır. Gül ve Babacan’ın adamları Erdoğan’dan nefret ederler, Davutoğlu’nun adamlarına göre Erdoğan bir rakiptir.
“Abdullah Gül ve Babacan’ın kuracağı parti” diyenin analizleri çöptür.
Bir: Partiyi Ali Babacan kuracak. Abdullah Gül mümkün olduğu kadar uzakta duracak. Abdullah Gül yaşlı. Abdullah Gül’ün sağlıktan kaynaklanan bazı sağlık yetersizlikleri aktif siyasette onu yavaşlatır. Abdullah Gül o partide “mentor, saygıdeğer büyüğümüz, akıl hocası, onursal başkan” gibi bir koltuğa oturacak.
İki: Abdullah Gül meşhur “Cuma çıkışı” açıklamasında, “İttifak oluşsaydı çatı adayı olurdum” açıklamasıyla siyasi hayatını “çatı adayı” olarak nihayete erdirmiştir. Bir parti, herhangi bir parti için kimseden oy isteyemez, istese de alamaz. Bu sebeple de kendisi tam da şu ana kadar sergilediği “sembolik” pozisyonda kalmak zorundadır.
Son: Berat Albayrak düşmanlığı oy kazandırır mı?
Berat Albayrak düşmanlığı halktan oy getirmez ama hızlıca teşkilat kurdurabilir. Yıllardır AK Parti de siyaset yapıp, şimdi o ya da bu sebeple dışarıda olan binlerce profesyonel siyasetçi yeni bir fırsat bekliyor. Meslek olarak siyasetçilik şeker hastalığına yakalanmak gibidir. Tedavi edemezseniz sedece onunla yaşamayı öğrenirsiniz. Türkiye’nin her yerinde bir sürü şeker hastası insülin ister gibi siyaset için yalvarır durumda. Hemen hemen hepsinin bir Berat Albayrak nefreti vardır. Yeni kurulacak siyasi oluşum bu düşmanlığı motivasyona dönüştürürse hızlıca teşkilatlanır. Teşkilatları kurarlar kurmasına da, o kadar profesyonelle nasıl trajik bir nihayete varırlar meselesi başka bir tartışma konusu.