Eğitimde nasıl bir müfredat hazırlanmalı?

Abone Ol

Millî Eğitim Bakanlığı, eğitim sistemini doğrudan etkileyecek uygulamaları hayata geçirmeye devam ediyor. Okullarda ortak sınav uygulaması, öğretmen atamalarında mülakat uygulamasının yeni formata dönüştürülmesi gibi pek çok yeni uygulama, eğitim sitemine dâhil edilmiş oldu.

Geçtiğimiz günlerde Millî Eğitim Bakanlığından yapılan açıklamada, eğitimde tüm sınıfları kapsayan yeni müfredat çalışması yapılacağı ifade edildi. Kamuoyunda müfredat çalışması ile ilgili öneriler ve beklentiler paylaşılmaya başlandı. 2017 yılından beri en kapsamlı müfredat değişikliğinin yapılacağı ve aralık ayında planlanan değişikliklerin kamuoyuyla paylaşılacağı belirtildi.

Mevcut müfredat hangi yönlerden uygun bulunmuyor?

Millî Eğitim Bakanlığından yapılan açıklamalarda müfredatın sadeleştirileceği ifade edilmektedir. Güncel müfredat, haftalık 40 saatlik ders yükünü içermektedir. Bu derslerin neredeyse tamamı akademik gelişmeye kaynaklık eden konulardan oluşuyor. Haftalık 40, günlük 8 saatlik ders yükünün çok fazla olduğu konusunda eğitim camiasının tüm kesimleri ittifak etmiş durumda.

Türk eğitim sisteminde tüm öğrencilere, bütün branşların her ayrıntısının verileceği anlayışı etkili olmuş vaziyette. İlk, orta ve lise kademelerinde öğrencilerin sanatsal, kültürel ve ahlaki gelişimlerine yönelik planlamalar ise yetersiz.

Tüm çalışmalar LGS ve YKS sınavları tarafından istila edilmiş durumda. Okulların çoğunda müzik dersleri fizik derslerinin işlendiği göstermelik derslere dönüşmüş hâlde. Resim dersleri zaten yok hükmünde. Meslek liseleri bir türlü akademik yönü güçlü öğrencilerin tercih ettikleri liselere dönüşemediler.

Şayet bir müfredat değişikliği yapılacaksa söz konusu düzenleme; yükseköğretim kademesini de kapsayan, içinde çok yönlü ve farklı bakış açılarını barındıran çalışmalar sonucunda hazırlanmalıdır. Mesela meslek liselerinden mezun olan öğrencilere, alanları ile ilgili mühendislik fakültelerine yerleşmede ek puanlar ve farklı avantajlar sunulmalıdır.

Ezberci eğitimden uzaklaştıracak, daha çok uygulamaya yer veren, öğrencilerin kabiliyetlerini ortaya çıkaracak bir eğitim müfredatı planlanmalıdır. 19 milyon öğrencinin sağlam bir karakterle, bilimsel bilginin kuşatıcılığı ile yetişmelerine zemin sağlayacak ve elbette millî ve manevi değerlerin ötelenmediği bir müfredat çerçevesi çizilmelidir.

Yapılacak müfredat değişikliklerinde öğrencilerin girişimcilik yönünün tespiti ve geliştirilmesi ihmal edilmemelidir. 12 sene eğitim alıp üniversitede herhangi bir bölümü bitirdikten sonra senelerce KPSS sonucuna göre atanmayı bekleyen, öz güveni eksik, girişimcilik yönü sıfır bir nesil artık arzu edilen bir nesil değildir.

Ders yoğunluğu ve çeşitliliği az, sade, anlaşılır, uygulanabilir, öğrencileri gelecek yüz yıllara hazırlayacak ve onlara farklı alternatifler sunacak, millî ve değerler boyutu olan bir müfredat elzemdir.

Özellikle bu müfredatın uygulanmasında millî düşünen, değerlerine düşman olmayan, sağlam karakterli öğretmenler yetiştirme konusuna odaklanarak işe başlanmalıdır. Millî Eğitim Bakanlığı ne kadar faydalı uygulamalar yaparsa yapsın, öncelikle eğitimcilerin Bakanlıkla aynı yöne bakması gerekmektedir.

Eğitim fakültelerinin eğitiminin millîleşmesi gerekmektedir. Seküler ve Batı bakış açısıyla hazırlanan eğitim fakülteleri müfredatıyla işe başlamak gerekir belki de.  Aracınız ne kadar kaliteli olursa olsun şoförün çizdiği istikamete varırsınız.

Müfredat değişikliğine evet ama asırlık planlamalar yapılacaksa…