Uzun yıllar boyunca akademik başarı, bireyin hayat başarısının en önemli göstergesi olarak kabul edilmiştir. Ancak son yıllarda duygusal zekanın da en az akademik başarı kadar önemli olduğu fark edildi. Peki, hayatta gerçek başarıyı getiren faktör nedir?
Duygusal zeka, bireyin kendi duygularını tanıması, başkalarının duygularını anlayabilmesi ve bu duyguları yönetebilmesi anlamına gelir. Bu beceriler, sosyal ilişkilerde, iş dünyasında ve kişisel hayatta büyük bir öneme sahiptir. Akademik başarı, teknik bilgi ve beceriler sağlarken, duygusal zeka bireyin toplumsal hayatta başarılı olmasını destekler.
Gerçek başarı, aslında her iki alanın birleşimiyle mümkündür. Duygusal zekası yüksek olan bireyler, yalnızca akademik başarıya sahip olanlara göre daha mutlu, tatmin olmuş ve sosyal hayatında daha başarılı olma eğilimindedir.