Gündem

Dört ülkenin misyoner kanalı gençlerimizi 'zehir'liyor

Abone Ol

Taner Timur / Özel Haber

Almanya, İngiltere, Fransa ve ABD devlet medyalarının ortak kurduğu +90 YoTube kanalı, Türkiye'de sapkın düşüncelerini gençlere aşılayarak, kültürel savaşını sürdürmeye devam ediyor.

İsmini Türkiye'nin uluslararası telefon kodundan alan kanalın, Alman Meclisi tarafından fonlandığı iddia ediliyor.

DW Genel Müdürü Peter Limbourg, sapık kanalın Alman Meclisi'nde tanıtımını yaparak, Mecliste grubu bulunan bütün partilerin milletvekillerinin projeyi desteklediklerini dile getirmişti.

DW, BBC, France24 ve Amerikan'ın Sesi olarak bilinen Almanya, İngiltere, Fransa ve ABD devlet kanallarının ortak kurduğu kanalın, süreklilik haline getirdiği ve sapkın düşüncelerin sık sık yer aldığı videolar Türkiye'de tepkiyle karşılanmaya başlandı.

GENÇLERİ FUHUŞA TEŞVİK EDİYOR

Yayınladığı birçok videoda sapkın LGBT kuruluşunu adeta ' destek hattı' olarak nitelendiren ve çektiği kısa 'belgesel'de de sapık kadına "işini seviyor" güzellemesi yapan kanal, videoda gençleri "hızlı para" adı altında fuhuşa teşvik etti.

'Tarafsız gündem' sloganıyla ortaya çıkan ve LGBT propagandası da yapan kanalın fuhuşa teşvik, sapıklığı sıradanlaştırma ve meşrulaştırma çalışmaları hız kesmeden devam ediyor.

Örneği görülmemiş dört devlet kanalının iş birliği içerisinde Türkiye'de kurduğu YouTube kanalının, sözde 'özgür basın' adı altında yürüttüğü misyonerlik görevine tepki gösteren vatandaşlar, sosyal medyada başlattığı kampanyada kanalın sapıklığını durdurması için yetkilileri göreve çağırdı.

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, sosyal medyadan yaptığı açıklamada, fuhuşa teşvikin amaçlandığı kısa 'belgesel'in erişim engeli için yetkili kurumlara gerekli başvuruları yaptıklarını duyurdu.

Yanık, yaptığı açıklamada, "DW Türkçe yaptığı bu haberle tüm basın meslek ilkeleri ve toplumsal değerlere hakaret etmektedir. Öte yandan TCK 227/2. maddede düzenlenen 'fuhşa teşvik' suçunu da işlemektedir. Kadınları aşağılayan, ahlaksızlığı normalleştiren bu yaklaşım kabul edilemez. Yayıncılık adına bir utanç vesikası olan bu içeriğin engellenmesi için yetkili kurumlara gerekli başvuruları yaptık." ifadelerini kullandı.