Ülkenin Cumhurbaşkanı’nın canına kast etti.
Meclisi bombaladı.
Bayrağı ve ezanı hedef aldı.
Vatandaşı, tank paletlerinin altında ezdi.
251 insanımızı şehit etti.
2734 vatan evladını sakat bıraktı.
Bunlar bir gecede yaşananlar…
Ya, yıllara yayarak verdiği zarar!
Çocukları ailelerinden kopardı. Yavruları, robotlaştırarak kendine köle yaptı.
Zihinleri prangaladı.
Saf Anadolu insanının malını, aklını, ruhunu sömürdü.
Dine sempatiyle bakanların duygusunu yok etti.
Evet, FETÖ’den bahsediyorum.
Tüm bunları yaparken işlediği suçları sıralamaya kalksam sayfalar yetmez.
Devlet, millet el ele yıllardır mücadele ettiğimiz FETÖ, acaba ne durumda?
Bürokrasiden ve devlet kurumlarından tamamen temizlendiler mi?
Tabandaki çalışmaları bitti mi?
Örgüt dağıldı mı?
Medyaya yansıyan son haberler hiç iç açıcı değil.
Ordu ilimizde yapılan operasyonda gördük ki FETÖ yeni bir yapılanma girişimi içinde. Bu kapsamda 43 kişi gözaltına alındı. Yapılan operasyonla neyse ki; örgütün yeni mütevelli, eğitim ve kadın yapılanması çökertildi. Fakat buradan çıkaracağımız sonuç; FETÖ’nün hücrelerinin hala aktif olduğudur.
Bir diğer operasyon da terör örgütünün hala devlet kurumları içinde tutunmaya çalıştığını gösteriyor. 8 ilde yapılan operasyonda 21 şüpheli gözaltına alındı. Bu kişiler adliye çalışanı ve düzenli olarak kendi aralarında görüşerek faaliyetlerini sürdürüyorlardı.
FETÖ ile mücadele kapsamında özellikle 15 Temmuz sonrası çok ciddi adımlar atıldı ve fakat mücadeleyi canlı tutmaya, motivasyonu korumaya ihtiyacımız var.
“Yatakta basıp şafakta asacağız” diyebilen alçaklar sürüsüyle karşı karşıyayız. Durum rehaveti kaldırmaz.
FETÖ’nün şu anki durumunu kısaca özetleyelim.
*FETÖ şu anki siyasi konjonktür gereği, merdiven altına inmiş durumda.
*FETÖ üyelerinin özellikle “hıyanet” kısmı örgütlenmeye devam ediyor. Bu kesimin içinde cezasını çekip çıkmış ama akıllanmamış olanlar, suç zanlısı kaçaklar ve az da olsa yeni üyeler bulunmakta.
*FETÖ üyesi olup da hakkında herhangi bir delile rastlanmamış ve fakat sohbet halkısının yürütücüleri kısmında yer alanlar, kendi aralarındaki motivasyonu korumak için dışa açılmadan çok dar kapsamlı ev toplantılarına devam ediyorlar.
*Dışa kesinlikle açık olmayan gruplarda himmet parası toplanmaya devam ediyor. Özellikle hapiste olan veya hapisten yeni çıkmış ailelere nakdi yardım yapıyorlar. Böylelikle daha fazla zarar görmemek adına, üye kaybetmenin önüne geçmeye çalışıyorlar.
*Bürokrasideki kriptolar konusu zaten bilinen bir konu. Devlet kurumlarında yüzde yüz bir temizlik söz konusu değil. Son derece sofistike bir örgüt için böyle bir iddiada bulunmak gerçekçi de olmazdı zaten. Ve fakat devletin bu anlamda önemli bir başarı yakaladığı da açıktır.
*Yurt dışındaki FETÖ diasporasının devam eden faaliyetleri, Türkiye düşmanlarıyla olan temasları, dayanışmaları ve planları; dışarıda Erdoğan hükümetini düşürüp ülkeye yeniden dönmek için can atan vatan hainlerinin tek umududur, can suyudur, motivasyon kaynağıdır.
*Dışarıdan ürettikleri tezvirat, dezenformasyon ve iftiraların Türkiye’deki bir kısım siyasi ve medya mensubu tarafından zaman zaman dillendiriliyor olması da ayrıca üzüntü verici önemli bir husustur. Bu durum bir tespit olarak kalmaz, unutulmasın ki; FETÖ’ye kim yakın olursa millet bunun cevabını çok katmerli bir şekilde verir.
MİLLET İTTİFAKININ FETÖ POLİTİKASI VAR MI?
Doğru soru Millet İttifakı’nın “FETÖ ile mücadele” politikası var mıdır? Şeklinde olmalıydı.
Millet İttifakı varsa yoksa “aday” üzerinden bir tartışma yürütüyor. Erken seçim diyor ama aslında oralı da olmuyor, zaman kazanmaya gayret ediyor.
Gündemleri kuru laf kalabalığından öteye geçmiyor.
Fakat toplum merak etmekte.
Millet İttifakı FETÖ hakkında ne düşünüyor? FETÖ’yü terör örgütü olarak değerlendiriyor mu? FETÖ’ye, Türkiye düşmanı yabancı devletlerin tanımladığı gibi bir STK olarak mı bakıyor?
İktidar olma ihtimalleri doğarsa FETÖ'cülerin “affedileceğiz” beklentisi ne kadar doğru? Erdoğan hükümeti düşerse yurt dışındaki FETÖcüler ülkeye doluşacak mı?
İşte cevabı merakla beklenen sorular!