Çevre

Deniz suyunu tuzdan arındırmak tatlı su ihtiyacını karşılar mı?

Tuzdan arındırma (desalination) süreci, yüzyıllardır var olmasına rağmen insan kullanımına uygun tatlı su sağlama konusunda sınırlı başarıya ulaşabilmiştir.

Abone Ol

AB, bu süreci gelecekte yaşanabilecek su sıkıntılarına çözüm olabilmesi adına daha uygulanabilir hale getirmeyi araştırıyor. Tuzdan arındırma, deniz suyundan veya tuzlu sudan tuzun uzaklaştırılmasıyla elde edilen ve içme suyu, tarım gibi amaçlarla kullanılabilir hale getirilen bir süreçtir. Özellikle kuraklık riski altındaki güney AB ülkeleri için bu yöntem su kaynaklarına alternatif olarak görülmektedir. Ancak tesislerin inşası ve işletilmesi maliyetlidir ve yoğun enerji gerektirir. Yeni teknolojiler bu maliyet ve çevresel etkiyi azaltmaya çalışsa da, işlemden çıkan yoğun tuz çözeltisi (brine) deniz canlılarına zarar verebilmektedir.

AB'nin Tuzdan Arındırma Politikaları

AB, tuzdan arındırma tesislerini genişletmekte ve bu süreci "yeşil yatırım" olarak sınıflandırmaktadır. Ancak bunun için sıkı çevresel kriterlerin karşılanması gerekmektedir. Bu tesislerin inşası, yalnızca çevreyi koruma çabalarının ve suyun verimli kullanımı gibi diğer seçeneklerin tükenmesinden sonra düşünülmektedir.

AB'de su kıtlığını gidermek amacıyla özellikle Akdeniz ülkelerinde tuzdan arındırma kullanımı artıyor. AB'deki tesisler yılda 2.89 milyar m³ su arındırma kapasitesine sahiptir. Bu suyun büyük bir kısmı kamu su temini, endüstriyel kullanım, enerji santralleri ve sulama için kullanılmaktadır.

Tuzdan Arındırmanın Zorlukları ve Maliyetler

Tesislerin inşası ve işletilmesi yüksek maliyetlidir ve suyun fiyatı oldukça yüksektir. Ayrıca bu süreç, yenilenebilir enerji kullanımı gerektiren enerji yoğun bir süreçtir. Yan ürün olan yoğun tuz çözeltisinin çevreye zarar vermemesi için uygun şekilde bertaraf edilmesi gerekmektedir.

AB, 2014-2019 yılları arasında tuzdan arındırma araştırmalarına 81.5 milyon euro yatırım yapmıştır. Tuzdan arındırma projelerinin çevresel sürdürülebilirliği ve biyolojik çeşitliliğin korunması gibi kriterlere uygun olarak gerçekleştirilmesi şart koşulmuştur.

Tuzdan arındırma, Avrupa'nın su ihtiyacını karşılamak için önemli bir alternatif olarak ortaya çıksa da, bu sürecin etkinliği ve çevresel etkileri konusunda dikkatli planlama yapılması gerekmektedir.