Darbe güzelmiş, ancak!..

Abone Ol

15 Temmuz akşamında 22.30 civarlarında uyanıkken bir kâbus görmeye başladık. Önce her şey kötü bir şaka gibiydi. İstanbul’da köprülerin tutulması, havaalanlarının ve belli başlı polis merkezlerinin basılması, TRT’nin ele geçirilip ekranlardan bildiri okutulması vb. olaylar arka arkaya gelişmeye başlayınca olayın ciddiyeti iyice ortaya çıkmaya başladı.

Sonrasında özellikle Ankara’da alçaktan uçan F16’lar, halkın üzerine sürülen tanklar, halkın üzerine ateş açan helikopterler, meclisi ve önemli bazı noktaları bombalayan uçaklar!..

Olayın bir darbe girişimi olduğu netleştikten sonra ilk düşündüğüm şey, Cumhurbaşkanı ve Başbakan’ın rehin alınıp alınmadığıydı. İlerleyen dakikalarda özellikle Cumhurbaşkanımızın güvende olduğu ve olayları takip ettiği anlaşıldı. O zaman rahatladım ve bu kalkışmanın başarılı olmasının mümkün olmayacağını düşündüm. Çünkü Cumhurbaşkanımızın hiçbir şekilde meydanı bu çapulculara bırakmayacağından, şehadet şerbetini içmeden mücadeleden vazgeçmeyeceğinden emindim. Nitekim Cumhurbaşkanımız, TV’lere bağlanarak halkı meydanlara davet etti ve kendisinin de meydanlarda halkın içinde olacağını deklare etti. O andan itibaren de olayların seyri değişti!..

Şükürler olsun ki 200’den fazla şehit vermemize, birçok maddi zarara rağmen darbe girişimi dört saat gibi çok kısa bir sürede bertaraf edildi. Darbe girişiminin bertaraf edilmesinde başta Cumhurbaşkanımızın cesareti, liderliği, hızlı karar verip uygulaması; başbakanımızın ve kabinenin dik duruşu, milletimizin cesaretle tankların, uçakların, askerî araçların üzerine gitmesi etkili oldu. Bu bir milattır; bundan sonra hiçbir çete, cunta, darbeci, bu millete rağmen darbe yapmaya cesaret edemeyecektir; etse de başarıya ulaşamayacaktır.

Ancak darbe savuşturulduktan sonra sosyal medyada dikkat çeken, insanı hayrette bırakan paylaşımlar yapılıyor. Şehit olan yüzlerce vatandaşımıza değil de darbeye katılan ve ölen birkaç askere ağlayanlar… Darbecilerin vahşetini dile getirmektense darbeye karşı çıkanların öfkeyle yaptığı birkaç davranışa dikkat çekerek algı operasyonu yapanlar… Güya birkaç erin halk tarafından darp edilmesine üzülüyor gibi gözüküp darbeyi savuşturan kahraman milletimize hakaretler yağdırıyorlar. Doğrudan “Darbenin başarısız olmasına üzüldük.” diyemedikleri için de dolaylı yoldan darbeyi destekliyorlar. Ulusal bir kanalda haber sunan biri, kafası kesilen asker diye bir paylaşım yapıp olayı da ajite ederek algı operasyonu yapıyor. Sonra resmini kullandığı asker, olayı yalanlayan bir paylaşım yapıyor. Bu haberci gibi darbeyi destekleyip milletin başarısını sulandırmaya çalışanlar, en kısa zamanda içeri alınmalı ve yaptıkları yanlarına kâr bırakılmamalıdır.

Darbeden sonra dikkat çeken bir başka detay da şu: Paralelci olduğu şüphe götürmeyen, ciğerine kadar bildiğim FETHULLAHSEVER birçok kişinin darbe başarısız olunca DARBESAVAR gibi sokaklara çıkıp halkın içine karışmasıdır. Bunlar için de hem milletimiz hem devletimiz gereğini yapmalıdır. Bunları artık bu milletin içinde ve devlet kurumlarında barındırmamak gerekir.

Son olarak Rabbim, bu millete bir daha böyle günler yaşatmasın!.. Darbe güzelmiş, ancak darbecilere millet darbe yapınca güzelmiş!..