Bir grup barbar vardı. Kin doluydular, hırs doluydular. Kendilerine Müslüman diyen bu vahşilerin Müslümanlara karşı nefreti paçalarından akıyordu. Keskin mi keskin, adına strateji dedikleri bir kafir kılıcı geldi bu nefret dolu barbalarları ortadan kesip ikiye ayırdı. İlk parçayı IŞİD diye tanıdık. Sonra Cumhurbaşkanı Erdoğan “adı Arapça olan bu örgüte niye Türkçe isimle sesleniyorsunuz, niyetinizi biliyoruz” anlamına gelen bir çağrı yaptı ve DAEŞ dedik. Kafirin kestiği diğer parça ise kendi arasında bir sürü isimler aldı. Hizbullah, Zülfikar Tugayları, Husiler, Haşdi Şabi ve PKK gibi gösterdi kendini.
Şeytanın, gözleri kamaştıracak kadar parlak planına göre DAEŞ herkesin başına bela olacaktı. Çok büyük bela olacaktı. O kadar büyük bela olacaktı ki, DAEŞ yayın organlarında sıkça geçen bir cümleye göre “akan kandan canlı hayvanlar bile sürüklenecek” hepimiz çok korkacaktık.
Sonra Suriye’de İran ve PKK, Irak’ta İran ve ABD dünyayı bu belalardan kurtarıp kahraman olacaklardı. Pazarlık masaları kurulacaktı ve kahramanlar hakkı olan bölgeleri babalarının malı gibi alacaklardı. Petrolü isteyen petrolü alacaktı. İran, Suriye’ye doğru devam ve Pers rüyasında vaat edilmiş Akdeniz sınırına uzanmış bir Şia nüfuz alanı kuracaktı.
Bu plan çalışır mıydı? Bal gibi çalışırdı. Çünkü şeytana göre Türkiye, “Yurtta sulh, cihanda sulh” kuralıyla bastırılmış haddini bilen ezik bir ülkeydi.
Olmadı! “Yurtta sulh” başarısız oldu ve bütün hesaplar tersine döndü. İran ve ABD kahraman olup işgal edecekleri bütün stratejileri çöktü. Şeytan mülhem bir rüya uçtu gitti. Bundan sonra ne İrancılar ne de DAEŞ’ciler gevezelik yapmasın artık. DAEŞ, İran askeridir ve bundan sonraki mesele Bağdadi’nin Hamaney’e sadık kalıp kalmayacağı meselesidir.
Tiyatro bitti!
Musul’da dönen tezgah suçsuz Müslüman halkın, DAEŞ’in mi, yoksa İran’nın mı katledeceği ve sonunda kimin işgal edeceği pazarlığı üzerine yürüyor. DAEŞ bahanesiyle Şii milisler Musul’a girerlerse neler olacağının çok farkında değiliz ama Iraklılar farkında. Emperyalizmin DAEŞ tiyatrosu Musul’da biter. Yerine Horosan mı gelir, Hizbullah mı, yoksa başka bir isim mi onu 2017 Haziran ayında öğreniriz.