Dünya

COP29: Net sıfır bir hayal mi yoksa ulaşılabilir bir hedef mi?

Dünya ısınmayı sınırlamaya çalışırken, COP29'da Net Sıfır hedefine ulaşmak en önemli gündemlerden biri. Peki bu hedef gerçekçi mi? Uzmanlara göre evet, ama kolay değil.

Abone Ol

Orta Avrupa Üniversitesi’nde Profesör ve Uluslararası İklim Değişikliği Paneli (IPCC) Başkan Yardımcısı Diana Ürge-Vorsatz konuştu. Ürge-Vorsatz, **"IPCC, Net Sıfıra ulaşmanın mümkün olduğunu gösterdi. Elbette bu yolların hiçbiri kolay değil. Ancak hâlâ mümkün,"** dedi. Net Sıfır hedefine ulaşmak için enerji tüketimini en aza indirmenin önemli olduğunu belirten Ürge-Vorsatz, Avrupa'da bu hedef için yeniden kullanma, geri dönüşüm, yeniden işleme ve ağaçlandırma gibi yöntemlerin önemini vurguladı.  

Şehirler Daha Fazla Ağaçla Hem Daha Yaşanabilir Hem Daha Verimli

Prof. Ürge-Vorsatz, şehirlerdeki ağaçların önemine de değinerek, "Kentsel ağaçlar yılda 400 megaton ek karbon dioksit tutarak, dünya genelinde yedi gigaton karbon dioksiti yakalıyor. Daha fazla büyük ağaç ve altyapı ile şehirlerimizin hem enerji tüketimini azaltabiliriz hem de yaşanabilir alanlar yaratabiliriz," dedi. Şehirlerde ağaçlandırma, hem enerji tasarrufu sağlıyor hem de yaşam kalitesini artırarak mülk değerlerini yükseltiyor.

Günümüzdeki teknoloji, binaların enerji tüketen yapılardan enerji üreten yapılara dönüşmesini sağlayabiliyor. Ancak petrol, çelik ve çimento gibi bazı endüstriler hâlâ karbon salımı yapmadan işleyemiyor. Bu sektörlerin karbon yakalama yöntemleri geliştirmesi şart, ancak bu teknolojiler maliyetli ve yaygınlaştırılması zor.  

Havadan Karbon Yakalama Kaçınılmaz mı?

Bu soruya yanıt arayan Solar Impulse Foundation Başkanı Bertrand Piccard, "Yenilenebilir enerji ve enerji verimliliği ile karbon nötr olabiliriz, ancak bunlar yeterince hızlı uygulanmıyor. Bu nedenle havadan karbon yakalama kaçınılmaz görünüyor. Bu gecikmenin bedelini doğrudan havadan karbon yakalamaya büyük paralar harcayarak ödememiz gerekecek," dedi.

Bilim insanları ve mühendisler, Net Sıfır'ın ulaşılabilir olduğuna inanıyor. Avrupa Birliği başta olmak üzere birçok ülkede bu hedef yasal bir zorunluluk. Ancak fosil yakıt kullanımı hâlâ artıyor ve henüz zirveye ulaştığı düşünülmüyor. Bu nedenle toplumda büyük bir dönüşüm ve teknolojik ilerleme gerekli olacak.