CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Bülent Tezcan, parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında Ankara’daki Erdoğan-Putin-Ruhani 3’lü Suriye zirvesinin sonuç deklarasyonuna ilişkin kullandığı skandal ifadelerle hem istismar siyasetine başvurdu hem de cehaletini ispatladı. Bildirideki “Terörle mücadele kisvesi altında sahada yeni gerçeklikler yaratılmasına dair her türlü girişim reddedilmiştir” ifadesiyle aleni şekilde PYD/YPG terör örgütünün hedef alındığı gerçeğini görmezden gelen Tezcan, PYD isminin geçmemesine adeta havada uçarcasına sevinerek, şu rezalet demeçleri verdi:
Ne oldu sevindiniz mi?
“Üçlü zirve sonrası yayınlanan resmi sonuç bildirgesinde terör örgütleri sayılırken, PYD/ YPG ve PKK’dan bahsedilmemiştir. Burada mücadele için iş birliği yapılması teyit edilen terör örgütleri sayılırken, DAEŞ, Nusra Cephesi, El Kaide veya DAEŞ’la bağlantılı yapılardan bahsedilmiştir. Şimdi AK Parti Genel Başkanı Sayın Erdoğan’a soruyoruz: Böyle önemli zirvede altına imza attığın bu yazıya bu ifadeleri niye koyamadın, kim itiraz etti?”
Kemal’e tek söz yok
Suriye PKK’sı PYD/YPG’ye aleni tavır alınan deklerasyonuçarpıtan Tezcan’ın, PYD-YPG’ye “Terör örgüte değil, vatanını kurtarmak için örgütlenmiş bir oluşum” yorumunda bulunan Kemal Kılıçdaroğlu ile PYD’yi terör örgütü olarak görmek için istihbari bilgi bekleyen Selin Sayek Böke’ye yönelik tek söz etmesi iki yüzlü CHP siyasetini gözler önüne serdi.
OHAL papağanlığı
Tezcan, OHAL’e ilişkin de akla ziyan yorumlar yaptı. FETÖ ve PKK ile mücadele kararlılıkla sürdürülürken OHAL’in kaldırılmasını isteyerek terör örgütlerine can suyu olma telaşına düşen Tezcan, “Türkiye derhal OHAL düzeninden kurtulmak zorundadır. Bu iktidar uyuşturucu bağımlısı gibi OHAL bağımlısı haline gelmiştir. OHAL yetkileri olmadan bırakın yönetmeyi, iktidarlarının dahi güvencede olmadığını görüyorlar” dedi.