Cezayir’de geçtiğimiz cumartesi günü yapılan cumhurbaşkanlığı seçimini beklendiği gibi mevcut Cumhurbaşkanı Abdülmecid Tebbun kazandı.
Cezayir Bağımsız Ulusal Seçim İdaresi, Tebbun’un oyların yüzde 94,65’ini alarak yeniden cumhurbaşkanı seçildiğini ve seçime katılım oranının yüzde 48 olduğunu açıkladı.
Seçim günü öğle saatlerinde katılım oranı resmî rakamlara göre sadece yüzde 13,11 iken sandıkların kapanmasına üç saat kala oranın yüzde 26,45 olduğu duyuruldu.
Oy verme işlemi bittikten sonra ise ülke içindeki katılım oranının yüzde 48,03 olduğu söylendi.
Ülke dışındaki seçmenlerin katılım oranının da yüzde 19,57 olduğu belirtildi.
Diğer bir ifadeyle son üç saat içerisinde ne olduysa Cezayirliler âdeta sandıklara akın etmişler ve seçime katılım oranı neredeyse iki katına çıkmıştı.
Tabii buna pek inanan olmadı.
Resmî olarak ilan edilen oranın aksine seçimlere katılımın gerçekte çok daha düşük olduğu ve halkın boykotu sebebiyle yüzde 20’leri geçmediği ifade ediliyor.
Müslüman Kardeşler cemaatinin partisi Barış Toplumu Hareketi, oy verme merkezlerinde görevlilerin gelmeyenlerin yerine oy kullandıklarını ve katılım oranının şişirildiğini söyledi.
Sonuçların açıklanmasının ardından Tebbun ve diğer iki adayın birlikte yaptıkları ortak açıklamada, sonuçlara ilişkin açıklanan rakamların tutarsız olduğu belirtildi.
Cezayir’de ülke içinde 23 milyon 486 bin ve dışında 865 bin civarında kayıtlı seçmen var.
Seçime katılım yüzde 48,03 ise 11 milyon 273 binden fazla seçmen oy kullanmış demektir.
Oysa seçim sonuçlarıyla ilgili resmî açıklamada kullanılan toplam oy sayısı 5 milyon 630 bin ve Tebbun’un aldığı oy sayısı 5 milyon 329 bin olarak bildirildi.
Doğal olarak herkes şu soruyu soruyor:
Aradaki 5 milyon 600 binden fazla oy nereye gitti?
Şayet kullanılan toplam oy sayısı gerçekten 5 milyon 630 bin civarındaysa katılım oranının yüzde 24 olması gerek.
Önümüzdeki günlerde nihai sonuçları açıklayacak Cezayir Bağımsız Ulusal Seçim İdaresi’nin rakamlar arasındaki tutarsızlığı gidermek için önünde iki seçenek var.
Ya seçime katılım oranını düşürecekler ya da kullanılan toplam oy sayısını artıracaklar.
Her hâlükârda seçimin kazananı değişmeyecek.
Cezayir’deki seçimlerin Mısır’daki seçimlerden tek farkı; geçen yıl aralık ayında oyların yaklaşık yüzde 90’ını alarak yeniden cumhurbaşkanı seçilen Abdülfettah es-Sisi’nin bizzat kendisi, asker kökenli ve seçilmiş cumhurbaşkanını darbeyle deviren ordunun başındaki komutan iken Abdülmecid Tebbun, asker kökenli olmayan ancak ordu tarafından desteklenen bir sivil.
Tıpkı es-Sisi gibi onun da yeniden cumhurbaşkanı seçileceği zaten biliniyordu.
Türkiye-Cezayir ilişkileri gayet iyi ve daha da gelişmesini istiyoruz.
Cumhurbaşkanı Erdoğan seçim sonuçlarının açıklanmasının ardından Tebbun’u kutladı ve sonuçların “Cezayir halkının son beş yılda atılan adımlara verdiği desteğin göstergesi olduğunu” söyledi.
Erdoğan’ın seçime katılım oranının çok düşük olduğunu ve halkın seçimi boykot ettiğini bilmemesi mümkün değil.
Cezayir’de yapılan seçimlerin demokratik olmadığının ve halkın özgür iradesini yansıtmadığının mutlaka o da farkında.
Ancak dış politikanın realiteleri ve iki ülke arasındaki ilişkiler böyle bir açıklamayı gerektiriyor.