Gündem

ByLock, Bank Asya ve sahte kimlik kullandığını itiraf eden zanlı: Her zaman devletin yanında oldum

Abone Ol

“Ankesörlü telefon soruşturması” kapsamında itirafçı olan sözleşmeli subaylardan sorumlu mahrem imam Yaşar Turan, Akıncı Üssü’nden yöneten örgütün sivil imamlarından Harun Biniş‘i tanıdığını söyledi ve örgütle bağlantısını bildiği, bazıları mahrem imam 43 FETÖ üyesinin ismini verdi.

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nda TSK’daki “kripto” FETÖ üyelerini tespit etmek amacı ile yürütülen “Ankesörlü telefon soruşturması” kapsamında gözaltına alınan, Eskişehir’deki Hava Kuvvetleri Komutanlığına bağlı sözleşmeli subaylardan sorumlu mahrem imam Yaşar Turan, itirafçı olarak FETÖ ile ilgili bildiklerini anlattı.

2014 yılına kadar FETÖ’nün Hava Kuvvetleri Komutanlığı sözleşmeli subaylar mahrem yapılanması içinde “Sacit” kod ismi ile müdür yardımcısı olarak görev yaptığını söyleyen Turan, 2014’ten sonra Eskişehir’deki mahrem askeri yapılanmasında “Yahya” kod ismi ile müdür olarak çalıştığını açıkladı.

Turan, üniversite sınavlarına hazırlanmak için gittiği dershanede FETÖ ile tanıştığını, 1990 senesinde Amasya’da sınıf öğretmenliği bölümünü kazandığını söyledi.

“İZMİR’DE MAHREM YAPILANMA İÇİNE GİRDİM”

İzmir’de Numan A. adlı bir kişinin kendisine, “Çeşitli kamu görevlileri mevcut, bu insanları evinde ağırlayıp maneviyat yapar mısın?” teklifini kabul ettiğini söyleyen Turan, Ankara’da, 2009 yılında çalıştığı dönemde “Seçkin” kod adlı Mahmut T’ye bağlı olarak Hava Kuvvetleri yapılanmasında çalışmaya devam ettiğini anlattı. Turan, “Benimle birlikte ‘Seçkin’ kod adlı Mahmut T’ye bağlı ‘Hamza’, ‘Yusuf’ ve ‘Tamer’ kod isimli kişiler vardı. Mahmut T. tarafından bizlere hatlı tuşlu telefon ve USB bellek verildi. Bellek içinde ‘Ubuntu’ adlı program yüklüydü. Sorumlusu olduğum askeri personelin ne kadar maneviyat yaptığı, himmet parası, kurban parası gibi bilgileri USB bellek içerisinde bulunan ‘Ubuntu’ programı içerisinde Excel formatı şeklindeki tablolara yazıyordum ve Mahmut T’ye veriyordum. Tabloda ilgilenilen askeri öğrencinin adı, soyadı, telefon numarası, himmet, gazete aboneliği, kurban parası sütunları vardı. Bu tablo gelen bilgilere göre dolduruluyordu. Dizüstü bilgisayar verdi. Bu dönemde ben örgütsel manada müdür yardımcısı oldum. Bana bağlı Cengiz U., Ali T., Hamza Ö. ve Murat O. adlı kişiler vardı. Bu dönemde Mahmut T., bana kod adım olması gerektiğini söyledi. Ben de ‘Sacit’ kod ismini kullanacağımı söyledim.” dedi.

“GAYBUBET YAPIN”

Turan, 15 Temmuz 2016 tarihindeki darbe girişiminden tam iki gün sonra bir evde gerçekleştirdikleri toplantıda Mustafa K’nin, “Bizim darbeyle alakamız yok. Kumpasa getirildik. Bundan sonra dikkat etmemiz gerekiyor. Bu işi bizim üzerimize yıkacaklar. Evlerin kapatılması gerekiyor. Tüm dijital materyalleri imha edelim.” dediğini aktardı.

Yaşar Turan, “Bu dönemde kullandığımız operasyonel hatta yüklediğimiz ‘Eagle’ isimli program üzerinden görüşmelerimiz devam etti. Mustafa K., bizlere ‘Aranmanız olabilir, yakalanabilirsiniz. Onun için gaybubet yapın’ dedi. Son bir yıldır gerek ailemle gerekse bu yapı içerisinde birlikte faaliyet yürüttüğüm arkadaşlarla yurt dışı numaralı Whatsapp üzerinden görüştüm. ‘Eagle’ veya Whatsapp programından bu şekilde iletişimi kurmamızı Mustafa K. söyledi. Gözaltına alındığımda üzerimden çıkan Fedai Keskin adına düzenlenmiş Türkiye Cumhuriyeti kimliğini yaklaşık 10 ay önce eagle programından yazıştığımız Mustafa K. aracılıyla Zekeriya isimli kişiden edindim.

Zekeriya’yı telefonla aradım ve Osmangazi Üniversitesi tarafında bir kafede buluştuk. Kimlik ihtiyacımın olduğunu söyledim. O da bana bin 500 lira ücret karşılığı bu işi yaptırabileceğini söyledi. Zekeriya’nın soyadını bilmiyorum. Eskişehir bölge yapılanmasında görevliydi. Rizeli olduğunu biliyorum. Yaklaşık 8 ay önce tutuklandığını duydum. Zekeriya bize üç seferde kişi başı 5 bin lira ve 8 telefon hattı da getirdi. Ben de bu para ve telefon hatlarını Aydın K. ve Hakan E’ye teslim ettim. Bu kişilere Zekeriya aracılığıyla sahte kimlik de yaptırdık.” dedi.

Mustafa K’nin gaygubet evlerinde kaldıkları dönemde, Eagle üzerinden “Dışarı çıkmayın, faturaları açık ev tutmayın, GBT denetiminin yüksek olduğu kalabalık yerlerden geçmeyin, umuma açık yerleri fazla kullanmayın, sahte kimlik çıkarın, haftalık erzak alın ve ailelerinizle sık görüşmeyin” gibi talimatlar verdiğini anlatan Turan, “Mustafa K., Eagle programı üzerinden örgüt elebaşının yazdığı notlar, rüyalar, ümit verici sözler gibi yazıları bizlere iletiliyordu.” İfadelerinde bulundu.

“TELEVİZYONDA GÖRÜNCE TANIDIM”

Darbe girişimini Akıncı Üssü’nden yöneten sivil imamlardan biri olan sanık Harun Biniş’i tanıdığını belirten Turan, Akıncı Üssü’nden kaçarken yakalanan Biniş’i darbe girişiminden sonra televizyonda görüp hatırladığını bildirdi. Şüpheli, Biniş’in örgüt içerisindeki kod isminin “Turan” olarak bildiğini aktardı.

Turan, Biniş ile tanışmasıyla ilgili, “2009 yılı temmuz ayı içerisinde Ankara Etlik Samanyolu İlkokuluna tayin oldum. Cafer S. isimli şahsı aradım. Evi nereden tutacağımı sordum. O da bana ‘Okuluna yakın bir yerden tut.’ dedi. Bir süre sonra Cafer S’nin Etlik semtinde bulunan evine gittim. Cafer S, bana ‘Yahya’ kod ismini ve hatlı bir telefon verdi. Bana Ankara’da Hava Kuvvetleri yapılanması ile ilgili olarak görev vereceğini söyledi. Bu konuşmadan sonra evinden ayrıldım. Cafer S. isimli şahıs beni kullandığım operasyonel hat üzerinden arayarak görüşeceğim örgütsel manada bana bağlı olan şahısların telefon numaralarını ve ismini veriyordu ve bunlarla görüşmemi istiyordu. Verdiği numaraları arayarak müsait ise aynı gün veya başka bir gün için randevulaşıyorduk. Daha sonra bu şahısları kendi evimde topladım. Bu kişiler, Muammer A, Mahir B, ve Musa K. idi. Cafer S. isimli şahsa örgütsel anlamda bağlı olarak ‘Seçkin’ kod adlı Mahmut T, ‘Turan’ kod isimli Harun Biniş ve ben vardım. Cafer S. ile iki haftada bir Öveçler semtinde öğrenci evi gibi bir evde toplanıyorduk. Sohbet ve toplu namazdan sonra yaptığımız faaliyetlerle ilgili olarak başka odada bizimle teke tek görüşüyordu.

Cafer S. isimli şahıs, Ankara’da Hava Kuvvetleri yapılanmasından sorumlu kişidir. Medikal firmasında çalışıyordu. 1.65 boylarında, normal kilolu, evli, dört çocuklu bir şahıstı.

Mahmut T, Keçiören’de bir dershanede PDR öğretmenliği yaptı. Harun Biniş’in Pozitif Medikal A.Ş’de çalıştığını hatırlıyorum. 1.70 boylarında, normal kilolu, gözlüklü, Konyalı, evliydi, üç çocuğu vardı. Etlik tarafında oturuyordu. Medyada darbe girişiminde Akıncılar Üssü’ndeki kamera görüntülerinde kendisini gördüm.”

“HER ZAMAN DEVLETİMİN YANINDA OLDUM”

Örgütün şifreli haberleşme programı olan ByLock’u kullandığını, Bank Asya üstünden para alışverişi yaptıklarını ve yakalanana kadar sahte kimlik kullandığını da itiraf eden Turan, her zaman devletin yanında olduğunu ve olmaya da devam edeceğini, emniyette yaptığı FETÖ/PDY silahlı terör örgütü ile bağlantılı 43 kişiyle ilgili teşhisinin doğru olduğunu, bundan sonraki süreçte ise bu yapının çözülmesi için devlete her konuda yardımcı olacağını söyledi. Turan, geçmişte dini saikler ile bu örgütün içinde yer aldığı için pişman olduğunu ancak terör örgütü olduğunu bilmediğini belirterek etkin pişmanlıktan yararlanmak istediğini ifade etti.

Soruşturmayı yürüten Cumhuriyet Savcısı, Turan’ın “Silahlı terör örgütü kurma ve yönetme” suçlarından cezalandırılmasını, ancak cezasının TCK’nın 221. maddesi gereği etkin pişmanlık hükümlerinden yararlandırılarak verilmesini talep etti.