Kimi çalışmalara göre 2-5 yıl, kimi çalışmalara göre ise 2-7 yılda bir tekrarlayan bir okyanus atmosfer olayı; El Nino - Güney Salınımı… Ekvatoral orta ve doğu Pasifik Okyanusu özelinde gözlemlense de başta Güney Yarımküre olmak üzere dünyayı etkiliyor. Rekor sıcaklıklar denilince akla ilk onun adı geliyor.
El Nino şimdilerde yeniden gündemin ilk sıralarında. Nedeni ise 2023 yılının haziran ayında başlayan bu hava akımı olayının nisan ayı ortalarında etkisini kaybetmeye başlaması.
Peki bundan sonra ne olacak? Hangi hava koşulları bizleri bekliyor? Yaz mevsimi nasıl geçecek? Artan sıcaklıklarla birlikte daha da merak edilen bu sorulara, Boğaziçi Üniversitesi İklim Değişikliği ve Politikaları Uygulama ve Araştırma Merkezi Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Murat Türkeş ile yanıt aradık.
Bu kadar geniş ölçekli bir okyanus atmosfer olayı bir günde sona ermez. Bir geçiş dönemi vardır. Normal ya da La Nina yılları da bir geçiş döneminden sonra gelişir.
Boğaziçi Üniversitesi İklim Değişikliği ve Politikaları Uygulama ve Araştırma Merkezi Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Murat Türkeş
El Nino etkisi hemen bitmiyor
Prof. Dr. Türkeş, El Nino’nun 3 fazı olduğunu anlatarak sözlerine başlıyor. Bunlar; El Nino sıcak olayları, La Nina soğuk olayları ve normal atmosfer okyanus olayları… Ekvatoral orta ve doğu Pasifik’te başlayan El Nino - Güney Salınımı, oluştuktan sonra genel olarak Güney Yarımküre’de, Tropikal Kuşak'ta ve Subtropikal Kuşak'ta ana etkilerini gösteriyor.
“Geçen yıl en çok El Nino'yu konuştuk çünkü onun etkisiyle 2023 yılı küresel ortalama yüzey sıcaklıkları yıllık olarak, yaz mevsimi olarak ve pek çok ayda sanayi öncesi döneme göre tarihsel rekor sıcaklıklara çıktı” diye konuşan Türkeş, El Nino’nun zayıflama evresinde olduğunu belirtiyor. Sona ermesi ise bir anda gerçekleşmiyor:
“El Nino şu anda zayıflıyor. Nereden anlıyoruz? Ekvatoral orta ve doğu Pasifik'te Güney Amerika'nın bir bölümünde, Orta Amerika'da ve Hint Okyanusu'nda pek çok bölgede özellikle deniz yüzeyi sıcaklıklarında normale dönme eğilimi var.
Bu kadar geniş ölçekli bir okyanus atmosfer olayı bir günde sona ermez. Bir geçiş dönemi vardır. Normal ya da La Nina yılları da bir geçiş döneminden sonra gelişir.”
Peki El Nino’nun etkisini yitirmesi tahminlere göre ne kadar sürer? Bu soruya Türkeş şöyle yanıt veriyor:
“Haziran büyük olasılıkla El Nino olayının nötr geçiş dönemi olacak. Yüzey sıcaklıkları giderek normallerine yaklaşacak.”
Zaten devam eden bir iklim değişikliği var. El Nino eğer yine etkisini az ya da çok sürdürürse yaz ortasına kadar biz hala yüksek sıcaklıkları Türkiye'de ve dünyanın pek çok ülkesinde görebileceğiz.
El Nino sonrası dünyayı ne bekliyor?
Prof. Dr. Türkeş öngörü çalışmalarına dikkat çekerek El Nino sonrası olası tabloyu şöyle anlatıyor:
“Geçiş döneminin arkasından yüzde 50-60 olasılıkla sonbahar döneminde La Nina olayının gelişme olasılığı söz konusu. Ama olasılık çok yüksek değil. El Nino nötr dönemde de etkisini sürdürebilir. Bunun tahmini çok zor.
Dünyadaki öngörülerde de bir kesinlik yok. Yani El Nino nötr dönem etkisini sürdürebilir ya da bir La Nina'ya bu yaz ortasından sonbahara doğru bir geçiş gerçekleşebilir.”
Yüksek sıcaklıklar görmeye devam edebiliriz
Son haftalarda Meksika ve Hindistan’dan rekor sıcaklık haberleri sıklıkla gündeme gelmişti. El Nino zayıflarken görülen yüksek sıcaklıklar kafalarda da soru işaretlerine yol açtı. Prof. Dr. Türkeş, bu bölgelerdeki sıcak hava dalgalarının küresel ısınma ve sonlanmakta olan El Nino’nun etkisiyle bağlantılı olduğunu vurguluyor. İkisi üst üste geldiği için, geçiş dönemi de olsa, El Nino’nun etki bölgelerinde aşırı sıcakların görüldüğünü ifade ediyor.
“Zaten devam eden bir iklim değişikliği var. El Nino eğer yine etkisini az ya da çok sürdürürse yaz ortasına kadar biz hala yüksek sıcaklıkları Türkiye'de ve dünyanın pek çok ülkesinde görebileceğiz.”
“Türkiye’de sıcaklık ve sıcaklıkla ilişkili göstergeler günümüzden 30-40 yıl önceye göre çok daha yüksek” diyen Türkeş, ülkemizin büyük bir bölümünde sıcaklıkların normalinden daha fazla olma eğiliminin süreceği görüşünde.
Ortalama, yüksek ve düşük sıcaklıklarda, sıcak hava dalgalarının sıklık, süre ve şiddetinde artış yaşandığına vurgu yaparak “Bu yıl da çok farklı olacağını düşünmüyoruz” değerlendirmesinde bulunuyor.
İklim modellerine de değinen Prof. Dr. Türkeş, Türkiye ve bölgesinde, Karadeniz ve Kuzeydoğu Anadolu’nun dışındaki bölümlerde önümüzdeki 100 yılın ortasından sonra belirgin şekilde daha kurak, daha sıcak, yağış rejiminin çok değişken olduğu bir geleceğin bizleri bekliyor olabileceğini söylüyor.
Yaz aylarında orman yangını riski artık daha da fazla
Bilindiği üzere sıcak ve kuru koşullar orman yangınlarını da tetikliyor. Türkeş, bu riskin arttığına dikkati çekiyor:
“Artık yüksek sıcaklıklar, yaz kuraklıkları ve özellikle devam eden kuraklık olayları üst üste geldiğinde unutmamak gerekiyor ki çıkabilecek orman yangınlarının büyük yangınlara dönüşme olasılığı var.
Bu aydan başlayarak alarm durumunda olunması gerekiyor. Çünkü özellikle yüksek rüzgar hızları, düşük hava nemi ve Akdeniz sahillerinde görülen fön rüzgarları ya da kuru ve hamleli rüzgarların büyük oranda yangına neden olma ve çıkan yangınların büyük yangınlara dönüşme tehlikesi var.”
La Nina soğuk ve kuraklık getirebilir
El Nino’dan sonra La Nina’nın etkili olması durumunda devreye bu kez “soğuk” koşullar girebiliyor. “Kuvvetli La Nina yıllarında ortalama yüzey sıcaklıkları normalleri civarında ya da normallerden daha soğuk olabiliyor” diyen Türkeş, Türkiye’ye etkisini ise şu sözlerle anlatıyor:
“La Nina etkili olursa genellikle Türkiye ve bölgesinde önümüzdeki sonbahar sonu ve kış aylarında normalinden daha kurak koşullar beklenebilir. Yani bu geçmişteki etkilere baktığımızda klimatolojik bir değerlendirme.
Henüz kuvvetli bir La Nina oluşumu çok net şekilde beklenmediği ve El Nino etkisi sürdüğü için önümüzdeki birkaç ay içinde yani haziran, temmuz, ağustosta önemli bir değişiklik beklemiyoruz.”