Yaşam

Birbirinden farklı 6 ejderha efsanesi: Yılanlardan canavarlara

Ejderhalar, dünya üzerindeki neredeyse her kültürde kendine yer bulmuş efsanevi yaratıklardır. Bu mitolojik canavarlar, keskin pençeler, aşılmaz pullar ve sivri dişlerin korkunç bir karışımı olarak, eski zamanlardan beri insanları büyülemiştir.

Abone Ol

Tuğçe Huy - Diriliş Postası 

Peki, yılanlar ve canavarlarla ilgili eski mitlerin, bugün bildiğimiz ejderhaları nasıl şekillendirdiğini hiç düşündünüz mü? İşte ejderhaların hayal gücümüzü ateşlemeye devam eden altı destansı efsane:

 1. Ngwhi - mitolojinin orijinal ejderhası

Ngwhi, Proto-Hint-Avrupa dilinde "orijinal ejderha" olarak bilinir ve geçmişi 4.000 ila 6.000 yıl öncesine dayanır. Bu üç başlı canavar, sığırları veya bazı masallarda kadınları kaçıran bir yılan olarak tanımlanır. Ngwhi’nin efsaneleri, popüler kültürdeki prensesleri kaçıran ejderha klişesinin kökeni olabilir. Günümüzde, Thor'un Jörmungandr'ı yakaladığı İskandinav mitinden, Susanoo'nun Yamata-no-Orochi'yi öldürdüğü Japon hikayesine kadar birçok yerde izlerine rastlamak mümkündür.

 2. Canavar - kötülüğün en güçlü temsili

Vahiy Kitabı’ndaki yedi başlı ve on boynuzlu “devasa kırmızı ejderha” kıyameti getirir ve kötülüğün en güçlü temsili olarak kabul edilir. Batı ejderha mitolojisinin kökleri antik Mezopotamya’ya dayanır ve bu erken dönem ejderha mitlerinin, zehirli yılanlar gibi tehlikeli vahşi yaşamın varlığından etkilenmiş olabileceği öne sürülmektedir.

 3. Kara ancalagon - dünyanın en büyük ejderhası

J.R.R. Tolkien’in yarattığı Smaug, Orta Dünya'nın son büyük ejderhalarından biridir ve yaklaşık 18 metre uzunluğundadır. Ancak, Tolkien’in “Silmarillion” eserinde bahsedilen Kara Ancalagon, Orta Dünya’da var olmuş en büyük ejderha olarak tanımlanır. Uzunluğu 25 kilometreye kadar çıkabilen Kara Ancalagon, düşüşü sırasında üç yanardağı yok etmiştir.

 4. Ryujin - okyanusun yüce ejderha tanrısı

Japon mitolojisinde Ryujin, okyanusların korkunç ejderha tanrısıdır ve fırtınaları, tüm deniz yaşamını kontrol etme yeteneği ile bilinir. Ryujin’in etkisi, popüler kültür ve anime dizisi “One Piece”teki Ejderha Sarayı’na kadar uzanır. Ayrıca, Ryujin’in tasarım unsurları Godzilla’yı etkilemiş olabilir.

 5. Qijianglong - ejderhaya en çok benzeyen dinozor

Çin’deki dinozor kemiklerinin keşfi, ejderha mitlerinin gelişimini etkilemiş olabilir. Özellikle 2006 yılında keşfedilen Qijianglong, 15 metre uzunluğunda bir gövdeye sahip olup, Asya mitolojisinin karakteristik uzun, yılan gibi ejderhalarını hayal etmeye ilham vermiş olabilir.

 6. Apep - antik ejderhaların arketipi

Antik Mısır’daki Apep, belki de mitolojideki en korkunç ejderha arketipidir. “Kaosun Efendisi” olarak bilinen Apep, ebedi karanlığa gömmek için güneş tanrısı Ra’ya karşı bitmek bilmeyen bir mücadeleye girişir. Apep’in kötücül gücü, depremler ve fırtınalarla kendini gösterir.

Ejderhalar, bu efsaneler aracılığıyla farklı kültürlerdeki korkuları, umutları ve hayalleri yansıtır. Her bir efsane, ejderhaların neden bu kadar etkileyici ve kalıcı figürler olduğunu anlamamıza yardımcı olur.