Araştırmalara göre, Barnaba’nın asıl adı Yusuf’tur ve Kıbrıslı bir Yahudi ailesinin oğludur. Kendisi Hz. İsa’yı bizzat görmüş ve öğrencisi olmuştur.
Barnaba’nın Hz. İsa’dan duyduklarını, onunla yaşadıklarını ve hakkında diğer şeyleri ‘Barnabas İncili’nde anlatır.
Barnaba, Hz. İsa’nın göğe çekilmesinden sonra bu mesajı sürdürmek için yollara düşmüş ve birçok nüsha halinde Hz. İsa’nın mesajını ve onun hayatını anlatmaya çalışmıştır.
Barnaba’nın Hz. İsa’nın sadık bir öğrencisi olduğuna dair su götürmez deliller vardır. Kendisi Hz. İsa’nın ashabıdır. Ve ondan öğrendiklerini, değiştirmeden yaymaya çalışmıştır.
Şimdi, Barnabas İncili ile ilgili ortalıkta dolaşan iddialara bir bakalım.
1981 yılında Şırnak’ın Uludere ilçesinde, köylüler avlanırken bir mağara keşfederler ve mağaranın içerisinde bir lahit ve bir de kitap bulurlar. Jandarmaya haber verilir ve jandarma da kitaba el koyar. Jandarmadan da ”Özel Harp Dairesi”nin eline geçer. Bulunan Kitap, Hz. İsa’nın konuştuğu dil olan Aramca yazılmıştır ve Genelkurmay bunu tercüme ettirir. Tercümede ortaya çıkan en önemli yazı ise şudur: “Senden sonra bir peygamber gelecek, ona tabi olanlar, dolgun başaklar gibi olacaklar.”
Derin yapı, Barnabas İncili’nin Yunanistan’a satılmasına karar veriyor ve Kuşadası’na gidip Yunan yetkililerle pazarlık yapılması görevini Susurluk kazasında ölmeden önce Abdullah Çatlı’ya veriyor.
Abdullah Çatlı Kıbrıs’tan yola çıkıp Kuşadası’nda pazarlık yaptıktan sonra İstanbul’a dönüş yolunda Balıkesir’in Susurluk ilçesinde kaza gerçekleşiyor. Böylece yıllarca Türkiye Susurluk kazasını tartışıyor.
Barnabas İncili tercüme eden Hamza Pektaş “2009 yılına kadar bu işle Genelkurmay ilgilendi ve nüshalar onların kozmik odalarındaydı” diyor.
Oyuncu ve yönetmen Ahmet Yenilmez, Anadolu Ajansı’na yaptığı açıklamada merhum Muhsin Yazıcıoğlu’nun vefatından 15 gün önce kendisine cep telefonundan Barnabas İncili’nin fotoğraflarını gösterdiğini belirterek, “(Bunu gören herkes ölmüş, biliyor musun?) dedi. Bir arkadaş da ‘Başkanım siz gördünüz mü?’ dedi. ‘Görüyoruz işte’ dedikten 15 gün sonra öldü.” ifadesini kullandı.
Yenilmez, “Barnabas İncili, İslam Peygamberi Hz. Muhammed’i (sas) ismen müjdeleyen bir İncil’dir.” diyen Yenilmez, ajansa şu açıklamaları yaptı:
“Bu, kurban hadisesini ve Hz. İsmail’i zikreden bir İncil’dir. Parayı kontrol eden Vatikan, bu İncil’in ortaya çıkmasını istemiyor. Çünkü bu İncil ortaya çıkarsa samimi İsevilerle Müslümanlar’ın ittifakı söz konusudur. FETÖ elebaşı Vatikan’da bu adamın elini öpmüştür. FETÖ, orada kaybolan incili bulmakla görevlendirilmiştir. Bu incili ya Coşan ya Çatlı ya da Yazıcıoğlu bulurdu. Bunun ortaya çıkması istenmiyor. Gözümle gördüm. Cep telefonunun kayıp hafıza kartının içinde… Bulmuş ve çekmiş. Büyük ihtimalle ya devlete verdi ya da devletin elindekini buldu. Bu ülkede paşalar, başbakanlar öldürüldü yine de Kozmik Oda’ya girilmedi. Ama Çukurambar’da patlamamış bir silahtan Kozmik Oda’ya girildi.”
Susurluk kazası sonrası olay yerine ilk giden gizemli kişiler çantayı aldı. Yazıcıoğlu suikastı sonrası olay yerine gidenler de bir şeyler alıp gitti. Yazıcıoğlu suikastında adı geçenler Cumhurbaşkanı Erdoğan’a da suikasta yeltendiler.
FETÖ’nun alçak ihanetlerinin gizeminde bu anlatılanların ne kadarı var, zamanla daha iyi anlayacağız. Gerçekler elbet bir gün gün yüzüne çıkacak.
Selam ve dua ile…