Ekonomi

Bakan Şimşek: Sürdürülebilir ve kapsayıcı büyüme için çalışmamız sürecek

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, üçüncü çeyrek büyüme verisine ilişkin bir değerlendirme yaparak, büyümenin öngörüleri doğrultusunda ılımlı ve dengeli seyrettiğini dile getirdi.

Abone Ol

Hazine ve Maliye Bakanlığı, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in 2024 yılı üçüncü çeyrek GSYH büyümesine ilişkin değerlendirmesini yayınladı.

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, değerlendirmesinde, toplumun tüm kesimlerinin refahını gözeterek sürdürülebilir, yüksek ve kapsayıcı büyüme için çalışmaya devam edileceğini şöyle aktardı:

Türkiye ekonomisi 2024 yılı üçüncü çeyreğinde yıllık yüzde 2,1 büyüdü. Böylece ilk üç çeyrekte büyüme yıllık yüzde 3,2 gerçekleşti. Milli gelir yıllıklandırılmış olarak 1 trilyon 260 milyar dolara ulaştı.

Milli gelirimizin yaklaşık 4'te 3'ünü oluşturan sanayi hariç sektörlerde yıllık büyüme devam ediyor.

Sürdürülebilir yüksek büyüme için gerekli olan yeniden dengelenme, programımız sayesinde sağlandı. İlk üç çeyrekte iç talep büyümeye 1,3 puan, net diş talep ise 1,9 puan katkı verdi.

İş gücü piyasasındaki görünüm dezenflasyon sürecinin kısa vadeli etkilerinin sınırlı olduğunu gösteriyor. Üçüncü çeyrekte mevsimseldüzeltilmiş istihdam yıllık 1 milyon kişi artarken, işsizlik oranı 0,5 puan gerileyerek yüzde 8,7 gerçekleşti.

"MALİ DİSİPLİN GÜÇLENİYOR"

Kurala dayalı ve öngörülebilir politikalarımızla önemli kazanımlar sağladık. Haziranda başlayan dezenflasyon sürecinde yıllık enflasyon 26,9 puan azaldı. Mali disiplin güçleniyor. Yıllıklandırılmış cari açığın milli gelire oranı üçüncü çeyrekte 2023 yılının aynı dönemine göre 3,6 puan düşerek yüzde 0,8'e geriledi. Türk Lirasına artan güven ve dış kaynak girişiyle önemli ölçüde rezerv birikimi sağlandı. Üç büyük kredi derecelendirme kuruluşu ülkemizin kredi notunu bu yıl iki kademe yükseltti.

"BÜYÜME, ÖNGÖRÜLERİMİZ DOĞRULTUSUNDA ILIMLI SEYREDİYOR"

Dezenflasyon sürecinde büyüme, öngörülerimiz doğrultusunda ılımlı ve dengeli seyrediyor. Enflasyondaki düşüşle birlikte artan öngörülebilirlik, ticaret ortaklarımızdaki toparlanma, küresel ticaretteki iyileşme ve destekleyici küresel finansal koşullar sayesinde gelecek yılın ikinci yarısından itibaren ekonomik aktivitenin ivme kazanmasını öngörüyoruz.