Anadolu Aslanları İşadamları Derneği-ASKON, geçtiğimiz ay sessiz sedasız kongre yaptı.
Sessiz sedasız değil aslında; önce Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da katılacağı açıklandı sonra protokolün ve basının davet edilmediği bir kongre gerçekleştirildi.
Kongrede kürsü işgallerinden hatip konuşmalarının engellenmesi, delegelere oy kullandırılmaması iddialarına kadar varan türlü türlü olayların yaşandığı içeride basın olmadığı için yeni yeni ortaya çıkmaya başladı.
Nitekim ben bu gelişmelerden ASKON Samsun Şubesi’nin olağanüstü genel kurula giderek kendini feshetmesiyle haberdar oldum.
ASKON Genel Merkez Teşkilat Başkan Yardımcısı’yla yaptığım görüşmeden kapanan şubelerin Samsun ile sınırlı olmadığını, Ankara, Bursa, Diyarbakır, Gaziantep gibi toplam sekiz şubenin kendilerini feshettiklerini öğrendim.
Şubelerin kapanma sebebi sadece destekledikleri adayın genel başkan olamamasından kaynaklanmıyor.
Öyle bir iddia var ki, ASKON içinden kimse bunu dışarıdan birisine özellikle de basına söylemek istemiyor, dillendirilmesinden hoşnut olmuyor.
‘Kol kırılır yen içinde kalır’ın iptidai tesellisine sığınıyorlar.
ASKON genel merkez kasasındaki ciddi bir miktar paranın buharlaşmasını sır gibi saklıyorlar.
Peki bu para nasıl buhar oldu?
Bu ve diğer iddiaları ASKON’un önceki başkanı Mustafa Koca’ya sordum.
Eski Başkan Koca, olayları bu aşamaya getiren ASKON içindeki “Dört Fitneci”den bahsetti ama isim vermekten imtina etti. Israrlarım sonucu fitnecilerin başındaki ismi ima yoluyla da olsa alabildim.
Dedi ki Koca, “Tüzük gereği şubeler her 10 üyeden bir kişiyi genel merkez kongresinden üç ay önce bildirmekle yükümlüler. Tüzüğün bu maddesini ihlal eden ve oy kullanmak üzere kongreye gelen üyelerin oy kullanmaları zaten mümkün değil. Tüzüğe bu maddeyi koyan ben değilim. Bildirim yapmayan şubelerden sadece şube başkanları ve disiplin kurulu üyeleri oy kullanabildi. Bunu bahane ederek kürsü işgallerine varana kadar her türlü yakışıksız işlere tevessül edenler ASKON içindeki dört fitnecinin oyununa geldiler. Bizim kongremiz tüzüğe ve hukuka uygun bir şekilde tamamlanmıştır. ”
Mustafa Koca ASKON’un kasasındaki paranın buharlaşması iddiasının yine bu dört fitnecinin iftiraları olduğunu da söyleyerek; “Büyük bir yalan, kocaman bir iftira. Genel Merkez Denetleme Raporu ortada. Öyle bir şey olsa bu raporda yer almaz mı?”
Sonra da “ASKON’da önemli bir değişime ihtiyaç var” diyerek aday olan fakat kongre günü oy kullanma işlemleri gerçekleşmeden yarıştan çekilen Maruf Vakfı Başkanı Adnan Danışman’a hem bu iddiaları hem de buhar olan parayı sordum;
“Genel merkezde kongrenin yapılacağı son geceye kadar 300 üye yapıldı. Bunlar oy kullandılar. Şube delegelerinin oy kullanamadığı yerde son gece üye olup delege yazılanlara nasıl oy kullandırıldı? Üç Denetleme Kurulu üyesinin ikisini eski yönetim belirledi. O kurulun raporundan aksi bir sonuç çıkabilmesi mümkün müydü?”
Danışman daha fazla bir şey söylemedi.
Tam bu yazıyı bitirdiğim sırada aradı ve Cuma günü için bir röportaj söz verdi.