Arapça medya ağı ihtiyacımız

Abone Ol

Araplar olarak Türkiye’nin aydınlarını yeterince tanımıyoruz. Onlardan bize aktarılmış olan çok az şey var. Din âlimlerinin isimlerini, İslam’ın ve Müslümanların hayatında onların nasıl bir rol üstlendiğini bilmiyoruz. Çünkü, bütün bunlar, Arap okuyucunun hala uzağında bulunan bir tercüme hareketine bağlıdır. Şimdiye kadar onlara sadece Türk solundan bazı yazarların eserleri ulaşabildi. Bu da uzun bir süre devam eden siyasi anlayışın gereği olarak yapıldı. Oysa bu çeviriler Arap toplumunda çoğunluğun umurunda bile olmadı. Zira onların başta kendi aydınlarıyla sorunları vardı. Dolayısıyla çoğu zaman toplumla yazarların arasında kopukluk yaşandı.

Arap toplumunda yaşanan olguyu kısaca ‘kültürel kaos’ olarak niteleyebiliriz. Zira, ‘Batı’dan her ne gelse tercüme etme’ üzerine kurulmuş bir anlayış var. ‘Fransız ve İngiliz kültürüne ait ne varsa tercüme yoluyla ithal edilmek zorunda’ anlayışı benimsenmiş. Batılı yazarları dünya çapında büyük düşünürler olarak gören laik aydınlarımız onların görüşlerini kutsayarak topluma takdim ettiler.

Kültür hayatımızda başka bir kaos daha var: Dağınık dinî söylemler karmaşası. Esasında bunları din kisvesine bürünmüş siyasi söylemler olarak tanımlamak daha doğru olacak. Arap toplumundaki dinî kurum ve kuruluşlar bu anlayış üzerine kurulmuştur. Özellikle son yıllarda bu kurumlar, Suriye, Mısır vb. ülkelerde görüldüğü üzere Arap halk hareketlerinin karşısında ve rejimlerin yanında yer almıştır.

Bu üzücü manzaradan hareketle şunu söyleyebiliriz: Arap toplumu bir kriz yaşıyor. Çünkü gerek din gerekse kültür alanının seçkinleri, toplumsal hareketlere karşı yöneticilerin zaferi için araç olarak kullanılıyor.

Burada Araplara has bir ‘Arap kültürü’nden söz edemiyorum. Çünkü Araplar, ümmeti oluşturan parçalardan sadece bir tanesidir. Buradan hareketle söylemek icap eder ki, Türkiye’nin boynuna tarihi sorumluluklar düşmektedir. Arap toplumuna ulaşmak için yeni yol ve yöntemler geliştirmek gerekir. Arap toplumu Türkiye’yi çepeçevre kuşatmış büyük bir güçtür. Bu toplumlar Osmanlı Devleti’nde hilafet sancağı altında birarada yaşadılar. Ondan önce Selçuklu Devleti’nde Abbasi hilafeti şemsiyesi altında birlikte bulundular.

Farklı dillerde de olsa bizi bir araya getiren tek bir kültürdür. Ümmetin geçmişinde ulemanın eserleri kolaylıkla dolaşıma girer, bir bölgeden öbürüne rahatlıkla ulaşırdı. Ancak Sykes-Picot Antlaşması* ve çirkin sömürgecilik bizi birbirimizden kopardı. Bu parçalanmışlık durumu daha fazla devam edemez.

Sömürgecilerin başlarına musallat ettiği önderlerinden kurtulmaya başlayan Arap halkları artık Türkiye’yi yeniden ‘ana ülke’ olarak tanımaya başlamıştır. Türkiye’nin başarısını kendi başarıları için bir fırsat olarak görüyorlar. Türkiye’nin kendi medeniyetini kurma yolunda kazandığı tecrübeye Arap toplumunun çok ihtiyacı var. Bu yüzden Türkiye büyük bir tarihi sorumlulukla karşı karşıya bulunmaktadır. Tarihte biz bir ve beraber idik. Bizlerin ve çocuklarımızın çok iyi kavraması gereken bir husus var: Bizi birbirimizden koparan İngiltere Avrupa Birliği’nin kurulmasında çok önemli bir rol üstlenmiştir. Onlarca ülkenin katıldığı AB’ye, -gelişmiş ülkelerin eşiğine bile ulaşmasını istemedikleri için- Türkiye’yi almadıkları da ortada.

Onlarca yıldır AB’ye katılma hayali gören Türkiye’ye Avrupa vaatten başka bir şey sunmamıştır. Ne zaman ki Türkiye kendi ayakları üzerinde durup kalkınmaya başladı, işte o zaman Batı’nın amacı açığa çıktı: Türkiye’yi zayıflatma ve geriye götürme girişimi. Elan yaşadığımız vaziyet budur.

Medya işin başlama noktasıdır. Medya bugün olduğu kadar yarın da önemli olacaktır. Gördüğümüz odur ki, Türkiye’nin Araplara yönelik medya ağı yetersizdir. Arapça yayın yapan sadece bir uydu kanalı olması makul değildir. Aynı şekilde, Arapça yayın yapan tek bir haber ajansı bulunması da makul değildir. Bu ümmetin düşmanları, Arap ülkelerine yönelik onlarca uydu kanalı ve çeşitli medya organları kurdular. Bütün bu kanalların ve medya organlarının ümmetin vahdetini, birlik ve beraberliğini kırmak için biteviye yayın yaptıklarını görüyoruz. Keza, Türkiye aleyhinde alenen yayın yaptıklarını da…

Çeviri: Fethi Güngör

(*) 1916 yılında İngiliz subay Mark Sykes ile Fransız subay François Georges-Picot Kahire’de bir araya gelerek, iki ülke Ortadoğu’yu masa başında paylaşmış; Sykes-Picot Anlaşması ile oluşturulan yapay devletlerden Irak, Ürdün ve Filistin (daha sonra İsrail) İngilizlerin; Suriye ve Lübnan Fransızların nüfuz bölgesi olarak kabul edilmişti. Bilahare Milletler Cemiyeti’nin de bu emrivakiye boyun eğmesiyle Britanya, Nil’den İndus’a kadar imtiyazlı bir stratejik üstünlük sağlamıştı! (Çevirmen).

المطلوب شبكة اعلامية بالعربية

لا‭ ‬نعرف‭ ‬كعرب‭ ‬كثيراً‭ ‬عن‭ ‬المفكرين‭ ‬الأتراك‭ ‬وما‭ ‬تسرب‭ ‬إلينا‭ ‬عنهم‭ ‬قليل‭ ‬جداً،‭ ‬ولا‭ ‬نعرف‭ ‬أسماء‭ ‬علماء‭ ‬الدين‭ ‬عندهم،‭ ‬ودورهم‭ ‬في‭ ‬حياة‭ ‬الاسلام‭ ‬والمسلمين،‭ ‬ويرجع‭ ‬ذلك‭ ‬كله‭ ‬الى‭ ‬الترجمة‭ ‬التي‭ ‬لا‭ ‬تزال‭ ‬بعيدة‭ ‬عن‭ ‬متناول‭ ‬القارئ‭ ‬العربي‭. ‬الذي‭ ‬لم‭ ‬تصله‭ ‬سوى‭ ‬مؤلفات‭ ‬الكتاب‭ ‬اليساريين‭ ‬الاتراك،‭ ‬وهي‭ ‬ترجمة‭ ‬ذات‭ ‬طابع‭ ‬سياسي،‭ ‬يحكي‭ ‬حقبة‭ ‬معينة،‭ ‬لم‭ ‬يكترث‭ ‬لها‭ ‬عموم‭ ‬الشارع‭ ‬العربي،‭ ‬الذي‭ ‬إشكالية‭ ‬مع‭ ‬مثقفيه،‭ ‬فهناك‭ ‬في‭ ‬أغلب‭ ‬الأحيان‭ ‬حالة‭ ‬انفصال‭ ‬بين‭ ‬الكاتب‭ ‬والمؤلف‭ ‬وبين‭ ‬الشارع‭.‬

الفوضى‭ ‬الثقافية،‭ ‬هي‭ ‬مختصر‭ ‬الحالة‭ ‬التي‭ ‬نعيشها‭ ‬في‭ ‬الشارع‭ ‬العربي،‭ ‬وهي‭ ‬فوضى‭ ‬تقوم‭ ‬على‭ ‬ترجمة‭ ‬كل‭ ‬ما‭ ‬هو‭ ‬غربي،‭ ‬واستيراد‭ ‬كل‭ ‬ما‭ ‬ينتمي‭ ‬للثقافة‭ ‬الفرنسية‭ ‬والانجليزية،‭ ‬وتعميم‭ ‬افكار‭ ‬فلاسفتهم‭ ‬كمفكرين‭ ‬عالميين،‭ ‬ومنحهم‭ ‬درجة‭ ‬عالية‭ ‬من‭ ‬القدسية‭ ‬وهذه‭ ‬تتم‭ ‬بأيدي‭ ‬المثقفين‭ ‬الذين‭ ‬يقدمون‭ ‬انفسهم‭ ‬كمثقفين‭ ‬علمانيين‭. ‬بمقابل‭ ‬ذلك‭ ‬هناك‭ ‬فوضى‭ ‬من‭ ‬نوع‭ ‬اخر،‭ ‬هي‭ ‬فوضى‭ ‬الخطاب‭ ‬الديني‭ ‬المشتت،‭ ‬وهو‭ ‬خطاب‭ ‬يمكن‭ ‬اختصاره‭ ‬بانه‭ ‬مجرد‭ ‬خطاب‭ ‬سياسي‭ ‬بثوب‭ ‬ديني،‭ ‬وهو‭ ‬ما‭ ‬تقوم‭ ‬به‭ ‬المؤسسات‭ ‬الدينية‭ ‬العربية،‭ ‬وهذه‭ ‬المؤسسات‭ ‬هي‭ ‬التي‭ ‬وقفت‭ ‬في‭ ‬السنوات‭ ‬الاخيرة‭ ‬بوجه‭ ‬حركة‭ ‬الشعوب‭ ‬العربية‭ ‬واصطفت‭ ‬الى‭ ‬جانب‭ ‬الحكام‭ ‬كما‭ ‬في‭ ‬مصر‭ ‬وسوريا‭ ‬وغيرها‭.‬

بعموم‭ ‬هذا‭ ‬المشهد‭ ‬المأساوي‭ ‬يمكن‭ ‬القول‭ ‬ان‭ ‬الشارع‭ ‬العربي‭ ‬يعيش‭ ‬في‭ ‬ازمة‭ ‬لان‭ ‬النخب‭ ‬العربية‭ ‬دينية‭ ‬وثقافية،‭ ‬تستخدم‭ ‬خطابها‭ ‬لنصرة‭ ‬الحكام‭ ‬في‭ ‬وجه‭ ‬حركة‭ ‬الشارع‭.‬

لا‭ ‬استطيع‭ ‬ان‭ ‬اقول‭ ‬ان‭ ‬هناك‭ ‬ثقافة‭ ‬عربية‭ ‬خاصة‭ ‬بالعرب،‭ ‬لان‭ ‬العرب‭ ‬هم‭ ‬جزء‭ ‬من‭ ‬مكوّن‭ ‬هذه‭ ‬الامة‭ ‬وانطلاقا‭ ‬من‭ ‬ذلك‭ ‬هناك‭ ‬مسؤوليات‭ ‬تاريخية‭ ‬تقع‭ ‬على‭ ‬عاتق‭ ‬هذا‭ ‬البلد،‭ ‬الذي‭ ‬بدوره‭ ‬عليه‭ ‬التفكير‭ ‬بطرق‭ ‬جديدة‭ ‬للوصول‭ ‬الى‭ ‬الشارع‭ ‬العربي،‭ ‬باعتبار‭ ‬الشارع‭ ‬العربي‭ ‬هو‭ ‬القوة‭ ‬الكبيرة‭ ‬المجاورة‭ ‬لتركيا،‭ ‬والذي‭ ‬عاش‭ ‬ضمن‭ ‬دولة‭ ‬الخلافة‭ ‬العثمانية‭ ‬مع‭ ‬أهل‭ ‬هذا‭ ‬البلد،‭ ‬وقبل‭ ‬ذلك‭ ‬عاش‭ ‬ضمن‭ ‬الخلافة‭ ‬العباسية‭ ‬التي‭ ‬كانت‭ ‬تحت‭ ‬حماية‭ ‬الدولة‭ ‬السلجوقية‭ ‬اثناء‭ ‬ضعفها‭.‬

نحن‭ ‬عملياً‭ ‬تجمعنا‭ ‬ثقافة‭ ‬واحدة،‭ ‬ولكن‭ ‬بلغات‭ ‬متعددة،‭ ‬وقد‭ ‬كانت‭ ‬الأمة‭ ‬فيما‭ ‬مضى‭ ‬تنتقل‭ ‬بينها‭ ‬كتب‭ ‬ومصنفات‭ ‬العلماء‭ ‬بسهولة،‭ ‬ولكن‭ ‬سايكس‭- ‬بيكو،‭ ‬والخبث‭ ‬الاستعماري‭ ‬البغيض،‭ ‬أوصلنا‭ ‬الى‭ ‬هذه‭ ‬الحالة‭ ‬من‭ ‬الانفصال‭ ‬عن‭ ‬بعض،‭ ‬وهذا‭ ‬ما‭ ‬لا‭ ‬يجب‭ ‬ان‭ ‬يستمر‭ ‬طويلا‭.‬

الشعوب‭ ‬العربية‭ ‬التي‭ ‬بدأت‭ ‬تتحرر‭ ‬من‭ ‬طغيان‭ ‬زعمائها‭ ‬الذين‭ ‬فرضهم‭ ‬الاستعمار‭ ‬هم‭ ‬يتطلعون‭ ‬اليوم‭ ‬الى‭ ‬تركيا،‭ ‬بوصفها‭ ‬البلد‭ ‬الأم،‭ ‬وهم‭ ‬يرون‭ ‬في‭ ‬نجاحها‭ ‬فرصة‭ ‬لنجاحهم،‭ ‬وهم‭ ‬يحتاجون‭ ‬هذه‭ ‬التجارب‭ ‬التي‭ ‬استطاع‭ ‬شعب‭ ‬هذا‭ ‬البلد‭ ‬من‭ ‬خلالها‭ ‬النجاح‭ ‬في‭ ‬بناء‭ ‬حضارته،‭ ‬ولذلك‭ ‬أنتم‭ ‬في‭ ‬هذا‭ ‬البلد‭ ‬أمام‭ ‬مسؤولية‭ ‬تاريخية،‭ ‬فنحن‭ ‬كان‭ ‬الماضي‭ ‬يجمعنا،‭ ‬ونحن‭ ‬يجب‭ ‬ان‭ ‬نفهم،‭ ‬ويفهم‭ ‬ابناؤنا،‭ ‬أن‭ ‬انجلترا‭ ‬التي‭ ‬فرقتنا‭ ‬عن‭ ‬بعضنا‭ ‬البعض،‭ ‬هي‭ ‬اليوم‭ ‬من‭ ‬تجمع‭ ‬الاتحاد‭ ‬الاوربي،‭ ‬وتضم‭ ‬اليه‭ ‬عشرات‭ ‬الدول،‭ ‬ولا‭ ‬تنظر‭ ‬سوى‭ ‬الى‭ ‬تركيا،‭ ‬التي‭ ‬لا‭ ‬يريدون‭ ‬لها‭ ‬أن‭ ‬تسير‭ ‬بركب‭ ‬الدول‭ ‬المتقدمة‭.‬

عشرات‭ ‬السنين‭ ‬من‭ ‬حلم‭ ‬تركيا‭ ‬بدخول‭ ‬الاتحاد‭ ‬الأوربي‭ ‬لم‭ ‬يقدم‭ ‬الغرب‭ ‬لتركيا‭ ‬سوى‭ ‬الوعود،‭  ‬وعندما‭ ‬نهضت‭ ‬تركيا‭ ‬معتمدة‭ ‬على‭ ‬نفسها،‭ ‬أصبح‭ ‬الهدف‭ ‬الغربي‭ ‬واضحاً،‭ ‬وهو‭ ‬محاولة‭ ‬إضعاف‭ ‬تركيا،‭ ‬وإعادتها‭ ‬إلى‭ ‬الوراء،‭ ‬وهذا‭ ‬ما‭ ‬نعيشه‭ ‬الآن‭.‬

الإعلام‭ ‬هو‭ ‬نقطة‭ ‬البدء،‭ ‬وهو‭ ‬المهم‭ ‬اليوم‭ ‬وغداً،‭ ‬وما‭ ‬نشاهده‭ ‬أن‭ ‬شبكات‭ ‬الاعلام‭ ‬التركية‭ ‬الموجهة‭ ‬للعرب‭ ‬قليلة‭ ‬جداً،‭ ‬فمن‭ ‬غير‭ ‬المعقول‭ ‬أن‭ ‬تكون‭ ‬هناك‭ ‬فضائية‭ ‬واحدة‭ ‬ناطقة‭ ‬بالعربية،‭ ‬ومن‭ ‬غير‭ ‬المعقول‭ ‬أيضا‭ ‬أن‭ ‬تكون‭ ‬وكالة‭ ‬أنباء‭ ‬واحدة‭ ‬كذلك‭. ‬فيما‭ ‬أعداء‭ ‬هذه‭ ‬الأمة‭ ‬وجهوا‭ ‬للوطن‭ ‬العربي‭ ‬عشرات‭ ‬الفضائيات‭ ‬ووسائل‭ ‬الاعلام،‭ ‬ونحن‭ ‬نشاهد‭ ‬أن‭ ‬برامج‭ ‬تلك‭ ‬القنوات‭ ‬هي‭ ‬موجهة‭ ‬لضرب‭ ‬وحدة‭ ‬شعوب‭ ‬الأمة،‭ ‬وموجهة‭ ‬بشكل‭ ‬سافر‭ ‬ضد‭ ‬تركيا‭.‬