Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde yaklaşık 9 ay süren bir araştırma sonucunda başlatılan operasyonda, farklı illerdeki 133 şüpheli gözaltına alındı. Gözaltına alınan kişiler, Antalya’ya getirildi ve İl Emniyet Müdürlüğü’nde ifade işlemlerinin ardından yarın adliyeye sevk edilmeleri bekleniyor.
Örgütün Çalışma Yöntemleri
Operasyon kapsamında haklarında gözaltı kararı verilen şüpheliler arasında, suç örgütünün elebaşı olduğu iddia edilen A.K. da bulunuyor. A.K. ve diğer 62 şüphelinin yakalanması için çalışmalar devam ediyor.
Yürütülen araştırmalar, örgütün farklı kentlerde 206 paravan şirket kurduğunu ve bu şirketler aracılığıyla "FOREX" uygulamasının internet sitesine girerek yatırım yapmak isteyen vatandaşlarla irtibata geçtiğini ortaya koydu. Örgüt, Londra'da faaliyet gösteren bir şirketin Türkiye’de lisanslı ve yasal yatırım danışmanlığı veya aracılık faaliyetleri yürüttüğü izlenimi yaratarak, dolandırıcılık faaliyetlerine yönelmişti.
Dolandırıcılık Faaliyetleri ve Maddi Zarar
Örgüt üyeleri, vatandaşları kendi paravan şirketleri üzerinden sözde yatırım yapmaya ikna ederek, hesaplarına para göndermelerini sağladıkları anlaşıldı. Yapılan incelemeler sonucunda, bu yöntemle 66 kişiyi toplam 48 milyon 198 bin 208 lira dolandırdıkları tespit edildi.
Mali Suçları Araştırma Kurulu (MASAK) tarafından alınan rapor, bu suç örgütünün toplamda 18 milyar 440 milyon 666 bin 481 lira hacminde bir para trafiğini yönettiğini ortaya koydu. Ayrıca, şüphelilere ait yaklaşık 2,5 milyar lira mali değere de el konuldu.
Gözaltı Operasyonu ve Geniş Kapsam
24 Eylül tarihinde başlatılan eş zamanlı operasyon, Antalya, İstanbul, İzmir, Ankara, Konya, Afyonkarahisar, Kütahya, Eskişehir, Balıkesir, Manisa, Aydın, Gaziantep, Yozgat, Muğla, Hatay, Nevşehir, Osmaniye, Kahramanmaraş, Kars, Mardin, Zonguldak, Samsun, Kocaeli, Bursa, Denizli, Niğde, Mersin, Adana, Diyarbakır ve Bitlis gibi 30 ilde gerçekleştirildi.
Soruşturma, dolandırıcılık faaliyetleriyle ilgili daha fazla bilgi edinmeyi ve diğer şüphelilerin yakalanmasını hedefliyor. Bu durum, dolandırıcılık faaliyetlerinin ne denli geniş bir ağa yayıldığını gösterirken, ilgili makamların bu tür suçların önlenmesi adına gerekli tedbirleri alma gerekliliğini bir kez daha gözler önüne seriyor.