Bu satırları gazetemizin 1.Yıl etkinlikleri kapsamında ziyaret ettiğimiz Akçakale Süleyman Şah Çadır kentinde kaleme alıyorum. Geçen hafta Suriye-Azez’e yaptığımız gözlem seyahatinden sonra bu hafta da AFAD yönetiminde bulunan 11 mahallelik bu çadır kenti-yaklaşık 300 bin kişi yaşıyor. Ziyaretimiz Suriyeli misafir kardeşlerimizle ve bilhassa çocuklarıyla gönül ve hedef birliğimizin pekişmesi açısından son derece yararlı oldu. Etkinliğimiz muhteşemdi ve detaylarını bir sonraki yazımda sizlerle paylaşmış olacağım nasipse.
Bir anda buradaki atmosferden sıyrılıp Ankara siyasetinin kimi zaman ve özellikle bugünlerde iç daraltan havasına girmek her ne kadar zor olsa da köşemizi takip eden okuyucumuzun beklentilerini karşılamak gibi bir sorumluluğumuzda var. Geçtiğimiz hafta mecliste bütçe görüşmeleri kapsamında siyasi parti başkanları boy gösterdi. Muhalafet bütçe dışında yaklaşık eleştirel her şeyi dillendirdi. Hiç bir gelecek vizyonu çizemeyen CHP yine Cumhurbaşkanı Erdoğan üzerinden AK Parti ve genel başkanını güya sıkıştırmak istedi ve Başbakanı adeta yok hükmünde olmakla suçlayan sözler sarf etti. Sayın Kılıçdaroğlu’nun bütçeye ilişkin ettiği bir kaç söz ise gerçek veriler olmaktan çok uzaktı.
Uzunca bir aradan sonra bakanlar kurulunun belki de rekor bir süre Cumhurbaşkanı Erdoğan başkanlığında toplanması, kulislerde ülkenin geleceğine ilişkin son derece hassas konuların ele alındığı bir toplantı olarak değerlendirilmesine neden oldu. AK Parti MKYK toplantıları ve terörle mücadele konusunda gerek hükümet kanadı gerekse Genel Kurmay tarafından verilen mesajlar devletin tepesinde mutlak, tam ve sarılmaz bir ittifak ve irade olduğunu ortaya koydu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Artvin Şerattepe’deki eylemcileri ”küçük geziciler” olarak nitelendirdiği konuşması ise oldukça geniş bir yankı buldu ve devletin tepesinin gelişmelere ne şekilde baktığını açıkça ortaya koyması bakımından manidardı. Yine Can Dündar ve Erdem Gül’ün yargılandıkları casusluk ve devletin sırların ifşa davası sürecinde başvuru yaptıkları Anayasa mahkemesinin hak ihlali olduğunu kabul edip sanıkların tahliyesi yönünde verdiği karar yoğun bir şekilde tartışıldı. En son Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın gerekçelerini sıralayarak bu kararı tanımadığını belirtmesi önümüzdeki günlerde de bu konunun sıcaklığını koruyacağını gösteriyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan dün itibariyle 5 gün sürecek ve Fildişi, Gana, Nijerya ve Gine’yi kapsayan Batı Afrika seyahatine çıkmış olacak. Bu temasların Afrika-Türkiye ilişkilerine önemli katkılar sağlaması bekleniyor.
Suriye konusu ise olanca hararetiyle yine gündemin baş sıralarında… Üzerinde anlaşmaya varıldığı ilan edilen ateşkes anlaşmasının hiç bir anlamı olmayacağını önceki yazılarımızda belirtmiştik ve bir kaç saattir Rusya Türkmen dağını bombalamaya devam ediyor. Akçakale’nin karşısında bulunan Tel Abyat’da YPG ve IŞİD arasında yoğun çatışmalar dün sabah saatlerine kadar sürdü. Esed güçleri Guta ve diğer birçok bölgeyi vurmak konusunda hız kesmişe benzemiyor…
Bu haftalık Ankara Ajandası bu kadar… Zira yazıma son vermezsem uçağı kaçırabilirim… Selamlar ve en iyi dileklerimle…