Pazar akşamı Ürdün’ün başkenti Amman’daki İsrail Büyükelçiliği’nde ateş açıldığı, bir Ürdünlü’nün öldüğü ve biri İsrailli diğeri Ürdünlü iki kişinin de yaralandığı haberi geldi.
Daha sonra yaralı diğer Ürdünlünün de hastanede hayatını kaybettiği açıklandı.
İsrail’in Mescid-i Aksa’yı iki gün ibadete kapatması ve ardından kapılarına metal dedektörleri yerleştirmesi nedeniyle on gündür Kudüs’te yaşanan gerilim nedeniyle ilk başta İsrail Büyükelçiliği’ne bir saldırı girişimi olduğu sanıldı.
Fakat daha sonra olayla ilgili farklı rivayetler gelmeye başladı.
Olay, İsrail Büyükelçiliği’nin rezidans olarak kullandığı bir binada gerçekleşmişti.
Kurbanlardan birinin rezidansın mobilyalarını değiştirmeye gelen Ürdünlü genç ve diğerinin ise binanın sahibi Ürdünlü doktor olduğu açıklandı.
Katil ise İsrail Büyükelçiliği’nde çalışan İsrailli bir güvenlik görevlisi.
İsrail medyasına göre rezidansa mobilya değiştirmeye gelen Ürdünlü genç tornavidayla İsrailli güvenlik görevlisine saldırmış ve güvenlik görevlisini yaralamıştı.
Bunun üzerine güvenlik görevlisi silahını çekerek Ürdünlü gence ateş etmiş ve genci olay yerinde öldürmüştü.
Yine İsrail medyasına göre bina sahibi Ürdünlü doktor ise İsrailli güvenlik görevlisinin silahından çıkan mermilerden bazılarının yanlışlıkla kendisine isabet etmesi sonucu hayatını kaybetmişti.
Ürdünlü gencin ailesinin anlattığı ise çok daha farklı.
Aileye göre, Ürdünlü genç rezidansa yatak odası kurmak için gitmiş ve bilinmeyen bir nedenle İsrailli güvenlik görevlisi ile arasında tartışma çıkmış, tartışmanın büyümesi üzerine İsrailli güvenlik görevlisi silahını çıkararak her iki Ürdünlüyü de öldürmüştü.
İsrailli güvenlik görevlisinin Ürdünlü gencin kendisine saldıracağını zannedip paniğe kapıldığı ve gelişigüzel ateş açtığı iddiası da var.
Rezidansın içinde gerçekte neler yaşandığını tam olarak bilemiyoruz.
Olayın kahramanlarından ikisi ölü.
Diğeri de İsrailli fail.
Şu ana kadarki bilgilerden anlaşıldığı kadarıyla görgü tanığı da yok.
İsrail, Ürdün’ün güvenlik görevlisini sorguya çekme talebini güvenlik görevlisinin diplomatik dokunulmazlığı olduğunu öne sürerek reddetti.
Bu arada İsrail’den üst düzey bir heyet Amman’a giderek krizin çözülmesi için görüşmelerde bulundu.
Önceki akşam Arap sokağında, İsrail ve Ürdün’ün Meşal’in zehirlenmesi sonrasındakine benzer bir anlaşma yapmak üzere olduğu konuşuluyordu.
MOSSAD ajanları 1967’de Amman’da Halit Meşal’i zehirlemiş fakat Ürdün polisi tarafından yakalanmışlardı.
Bugün olduğu gibi o dönemde de İsrail hükümetinin başında Netanyahu vardı.
Ürdün Kralı Hüseyin, Netanyahu’yu arayarak MOSSAD ajanlarının ellerinde olduğunu söyledi ve ajanların serbest bırakılmasına karşılık panzehiri göndermesini istedi.
İsrail’in gönderdiği panzehirle Meşal yeniden sağlığına kavuştu ve ajanlar da İsrail’e geri döndü.
Tel Aviv ve Amman arasındaki yeni pazarlığın “İsrailli güvenlik görevlisine karşılık Mescid-i Aksa’daki kapı tipi metal dedektörlerin kaldırılması” üzerine olduğu ifade ediliyordu.
İsrail, dün sabaha doğru Mescid-i Aksa kapılarındaki dedektörleri kaldırdı.
Bir taşla iki kuş vurdu.
Gerginliğin düşürülmesi için dedektörlerin kaldırılması ve alternatif uygulamalara başvurulması zaten gündemdeydi.
Bu vesileyle İsrailli güvenlik görevlisi de Ürdün’de sorguya çekilmekten ve yargılanmaktan kurtuldu.
Ürdünlü kurbanların zavallı ailelerine ise acılı bağırlarına taş basmak kaldı.