Almanya Başbakanı Olaf Scholz, ülkesinin göçmen iş gücüne ihtiyaç duyduğunu ifade ederek, hükümetinin göç politikasını savundu. Scholz, Federal Meclis'teki bütçe oturumunda yaptığı konuşmada, işgücündeki daralmanın büyük ekonomik sorunlara yol açabileceğini vurguladı. “Hedefimiz, insanların burada çalışmasını, Alman dilini öğrenmesini, yasalara uymasını ve işlerini yapmasını sağlamaktır. Aynı zamanda, bu kişilerin hayatlarını kazanmalarını ve topluma katkıda bulunmalarını istiyoruz,” dedi.
Düzensiz göç ile mücadele edilmesi gerektiğini belirten Scholz, Almanya'nın göçmen kabul etme sürecini daha sıkı yönetmesi gerektiğini ifade etti. “Almanya'ya kimin geleceğini belirleyebilmeliyiz. Bu, düzensiz göçü yönetme, kaçak gelenlerin sayısını azaltma ve ülkelerine geri gönderme anlamına geliyor,” diye konuştu.
Scholz, ağır suç işleyen ve mahkemelerce sınır dışı edilme kararı alınan kişileri Afganistan’a geri gönderdiklerini hatırlatarak, bu tür sınır dışı etme işlemlerinin devam edeceğini açıkladı. Ayrıca, Avrupa Birliği üyesi ülkelerden Almanya'ya gelerek refah hizmetlerinden yararlanmak isteyenlere karşı dikkatli olunacağını belirtti: “Portekiz, Yunanistan ve Finlandiya gibi ülkelerden Almanya'ya gelerek refah hizmetlerimizden faydalanmak isteyenleri kabul etmeyeceğiz.”
1 Eylül'de yapılan eyalet seçimlerine de değinen Scholz, aşırı sağcı Almanya için Alternatif Partisi'nin (AfD) birinci parti çıkmasını “iç karartıcı bir sonuç” olarak nitelendirdi. “AfD'nin yeniden zemin kaybetmesini sağlamak için elimizden gelen her şeyi yapacağız,” diyen Scholz, “Thüringen ve Saksonya’daki seçim sonuçları iç karartıcı ve bu durumu değiştirmeye kararlıyız. AfD ülkemiz için tehdit oluşturuyor ve bu partinin önemini kaybetmesi için her türlü çabayı göstereceğiz,” şeklinde konuştu.
Scholz, Ukrayna'ya koşulsuz destek verme taahhüdünü yineleyerek, “Rusya'nın acımasız savaşı korkunç bir durum yaratıyor. Bu nedenle Ukrayna’yı sonuna kadar destekleyeceğiz,” dedi.
Göçün sınırlandırılması konusunda hazırlanan yasa tasarısı ile ilgili de bilgi veren Scholz, muhalefetteki Hristiyan Birlik partilerine (CDU/CSU) kapıyı kapatmadıklarını ve görüşmelere açık olduklarını belirtti.