Ortalık şeddeli şerefsizden, şeddeli alçaktan, şeddeli İslam ve Türkiye düşmanından geçilmiyor…
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu şeddeli alçakların ve ağa babalarının canına okumuştur. Türkiye üzerindeki 150 yıllık “sömürü düzenlerine” dur demiştir. 1000 yıldır Türkiye üzerinden İslam dünyası üzerine kurmak istedikleri “emperyalist düzene” çomak sokmuştur…
ABD’nin emirlerini harfiyen yapmaz, AB’nin kapısında kul olmazsan sana diktatör derler tabi…
NATO’nun darbesine taş koyarsan…
ABD’nin çöpe gidecek savaş gemilerine çuvallarla para vermek varken, gider yerli savaş gemisi yaparsan…
Yerli uçak gemisi yapmak için start verirsen…
ABD’den bavullar dolusu para vererek Cobra almak varken, kendi ATAK savaş helikopterini yaparsan…
Almanya’dan 1 milyar dolara bir deniz altı almak varken, sen aynı parayla iki tane yerli ve milli deniz altı yaparsan…
ABD’nin tedavülden kaldıracağı Patriotları almaz da gider şuanda en gelişmiş hava savunma sistemi olan S400’leri daha ucuza alırsan…
İsrail’den tanesini 10 milyon dolara İHA almak varken, daha iyisini 1 milyon dolara üretip orduna teslim edersen…
Yerli savaş uçağı, yerli füze yaparsan…
Almanya veBelçika’dan G3 almak varken, kendi milli tüfeğini üretip ordunu donatırsan…
Milletin köhne hastane kapılarında sürünüyorken, sen gidip 5 yıldızlı devasa şehir hastaneleri yaparsan…
%99’u Müslüman olan halkının camilerini yıkmak, ahır yapmak, Kur’an öğrenmeyi yasaklamak, kadınların başını zorla açmak varken, sen Müslüman halkının tüm dini, insani ve vicdani haklarını verirsen…
Bin yıldır birlikte yaşadığın Kürt kardeşinin Kürtçe konuşması bile yasakken, sen Kürt kardeşlerine tüm haklarını verirsen…
Kürtçe, Arapça, İngilizce yayın yapan TRT kanalları kurarsan…
2003’den beri girdiğin tüm seçimleri büyük zaferlerle kazanırsan…
Gazeteci kimliğiyle Batı’nın ajanlığını yapanlara hesap sorarsan…
Irak’ta, İsrail’in kendisine uydu devlet kurmasına izin vermezsen…
Suriye’de, zalimlere karşı Müslümanları koruyan kalkan olursan…
Balkanlara el atıp Avrupa’nın içlerine ilerlersen…
Onlar Afganistan’da taş üstünde taş bırakmazken; sen okul, hastane, yetimhane yaparsan…
Batı’nın çirkin yüzünü, kanlı ellerini, kurumuş vicdanını dünyanın gözleri önüne serip, “Dünya 5’ten büyüktür” dersen…
Darbelere alkış tutan meclisin yerine “yerli ve milli” milletvekillerinden oluşan meclis istersen…
IMF’den borç almaz, hatta borç verirsen…
Faizleri %7000’lerden %10’lara düşürürsen…
Onların ilaç şirketlerinin bizi soymasına izin vermezsen…
Bulgaristan, Ukrayna’dan elektrik satın almayı bırakıp; gider 3 tane nükleer santral yaparsan…
Bir ekmeğe muhtaç Somali’nin kanını emen “emperyalistlere” karşı gidip orada askeri üs kurarsan…
Katar’a askeri üs kurup, satılmış komşularının darbe yapmasına engel olursan…
Sana diktatör derler tabi…
Sen onların dedelerinden İstanbul’u alan Oğuzların Kayı Boyu’ndan Ertuğrul Gazi’nin oğlu Osman Bey’in torunu olan Fatih’in torunu ve kılıcısın.
Sen onların dedelerinden Kudüs’ü alan Kürt Selahaddin’in torunu ve gürzüsün…
Sen Allah’ın elçisi Arap MUHAMMED’in (sav) torunu ve ümmetinin umudu, liderisin…
Biz onların sana neden diktatör dediklerini biliyoruz reis. Varsın desinler. Ama bundan onlardan hesap sormayacağımız anlaşılmasın…
Onlar senin için “İşte bizim adamımız. Sonuna kadar seni destekliyoruz” derlerse sıkıntı var demektir. Onlardan bu sözleri duymak sana da bize de zul olurdu.
Bak halkın, mazlumlar, yetimler, öksüzler, savaş mağdurları, vatanını kaybetmiş mülteciler, dünya Müslümanları; “Allah’ım onu başımızdan eksik etme. Onun ömrünü uzat. Onu doğru yoldan ayırma. Düşmanlara karşı ona zaferini ver. Düşmanlara ve içerdeki satılık şeddeli hainlere karşı onu destekle, onu koru” diyorlar…
Bundan daha büyük şeref ve güzellik var mı?